Tarihi değiştiren gece

Bir yıl önce bugün, 15 Temmuz’da, Türkiye siyasi tarihinin en ağır saldırısı yaşandı. Tarih yapıcı milletimiz, Anadolu’daki bin yılı boyunca hiç tanık olmadığı, en alçak ihanet girişimi ile karşı karşıya kaldı.

Tarihi değiştiren gece

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üzerinden ülkemize açık bir saldırı yapıldı. Elli yıl boyunca Batılı istihbarat teşkilatları tarafından devlet içine yerleştirilen bir terör örgütü, Türkiye Cumhuriyeti’ni rehin almaya çalıştı.

HEDEF İŞGAL VE İÇ SAVAŞ

Hedef; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı devirip, devleti işlemez hale getirmek, ardından milleti birbirine kırdırmak ve Türkiye’yi parçalamaktı. Türkiye, darbe görünümlü işgal ve iç savaş senaryosu ile yüz yüze kaldı. Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı’nın parçalanması gibi bir yok oluşa mahkum edilmek istendi. Suriyeleştirme süreci başlatılıp, FETÖ üzerinden “Türkiye cephesi” açılacaktı.

15 Temmuz’a tiyatro diyen vatan hainidir

48 Yaşında 15 Temmuz Gazisi olan Ahmet Arık, 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçtiğini hatırlatarak, kendisinde o günün etkisinin devam ettiğini söyledi. Darbe girişimini anlar anlamaz meydanlara çıktığını ve yanına hiçbir silah almadığını söyleyen Arık, “O gece yanımıza aldığımız tek silahımız bayrağımızdı. Türk milletinin kutsal emaneti bayrağı alarak o gece meydanlara indik. Bu alçaklar, hainler memleketimizi ele geçirmek için planlar ve hesaplar yapmışlar ama bir şeyin hesabını yapmamışlar. Onlar, bu yüce milletin kahramanlarını unutmuşlar” dedi.VÜCUDUMDA SAYISIZ ŞARAPNEL PARÇASI VAR15 Temmuz gecesi Genelkurmay’ın önünde ayağından vurulduğunu söyleyen Arık, “İlk olarak Akay Hastanesine götürüldüm. Orada iki ameliyat oldum. 4 gün sonra ise Atatürk Araştırma Hastanesi’nde 2 operasyon daha geçirdim. Daha sonra tedaviye evde devam edildi. 75 seans fizik tedavi aldım. Diz kapağımda şarapnel parçaları bulunuyor. Diz kapağımın değişmesi gerekiyor. Ayrıca vücudumda çok fazla şarapnel parçası var. Gazilik gururunu yaşıyorum. 15 Temmuz günü yaklaştıkça strese girdim ve o güne tekrar gittim” diye konuştu.BU VATAN İÇİN BİR BACAK GİTMİŞ ÇOK MU?Bu vatan için şehit olmaya hazır olduğunu söyleyen Arık, “Tepemizden F-16’lar uçarken ve kurşun yağmuru yağarken hiç korkumuz yoktu. Bu vatan için bir bacak gitmiş çok mu? Bu güzel memlekete canımızı vermeye hazırız. Arkadaşım Celalettin İbiş yanımda şehit oldu” dedi.MAHKEMEDE TİYATRO OYNANDIĞINI GÖRÜNCE VÜCUDUMDAKİ ŞARAPNEL PARÇALARI AKLIMA GELİYORŞarapnel parçalarının diz kapağını parçaladığını belirten Arık,” İki bacağımda 40 civarında şarapnel parçası var. Davalar sürüyor. Davaları takip ediyoruz. Mahkemede hainler tiyatro oynuyor, bu benim zoruma gidiyor. Vatanım için canımı vermeye hazırım. Onların ‘biz yapmadık, etmedik’ dediği o anlarda aklıma şarapnel parçaları geliyor” diye konuştu. ZERRE KORKU YOKTU15 Temmuz gazisi Cafer Alagöz de o gece yaşadıklarını ilk kez Yeni Şafak’a anlattı. “Bundan bir yıl önce 15 Temmuz gecesinde Cumhurbaşkanı sokağa çıkma çağrısı yapmadan önce uçakların semada yükseldiği anlarda, televizyonda da Boğaziçi Köprüsü’nün kapandığını görünce darbe olduğunu anladım” diyen Alagöz, “Arkadaşlarla iletişime geçtik. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın havaalanına geleceğini düşünerek oraya doğru hareket ettik. Teşkilata üye olan 50 bin kişiye mesaj atarak meydanlara çıkmalarını istedik. Daha sonra Mecliste olmamız gerektiği söylendi, oraya gitmeye karar verdik. Yol üzerinde Sıhhiye’de bir tank ile karşı karşıya geldik. Bütün arkadaşlarımızla tankla mücadele ettik. Ve o tankın Sıhhiye’de durmasını sağladık. Orada çok yaralanan arkadaş oldu. 1.30 civarında Genelkurmay meydanına geldik. Polis, bizi “Gitmeyin insanları vuruyorlar. Gerçek mermi kullanıyorlar” diye uyardı. Korkusuzca grupla birlikte yürümeye devam ettik. Zere kadar korku yoktu” dedi. ATLETİM İLE KAN FIŞKIRAN AYAĞI BAĞLADIMGenelkurmaya yaklaştıkça tekbir seslerinin de yükseldiğini söyleyen Alagöz, o saatleri “Helikopterler alçak uçuş yaparak korkutmaya çalıştı. Helikopterden ateş açtılar. O sırada yaralananlar oldu. Genelkurmay’a geldiğimizde hain askerler birçok insanı hedef alarak vurdu. ‘TRT kurtuldu’ diye bilgiler gelince tekbir sesleri ile Genelkurmay’ın demirlerine yüklenerek insanların geçebileceği şekilde açtık. Hep birlikte içeri girdik. Vatandaşlara ‘Genelkurmay’daki odaları yağmalamayın, burası bizim’ diye uyarıda bulunduk. Genelkurmayın içinde bir anda arkamızdan hainler ateş açmaya başladılar. Bir arkadaş ayağından vuruldu bir anda kanlar fışkırdı ama kimsede kemer yoktu hemen atletimi çıkardım ayağını bağladım” diye anlatıyor. BURASI VATAN TOPRAĞI, DARBEYE MÜSAADE ETMEYİZO geceden hiç unutamadığı bir olayı ise Alagöz şöyle anlattı: “İki hain asker ‘burası Genelkurmay’ın içi. Sizi vurma yetkimiz var. Yaklaşmayın. Burayı terk edin. Vurmak zorunda bırakmayın’ dedi, bizde kendilerine ‘Burası vatan toprağıdır. Biz Türk milleti olarak darbe yapılmasına müsaade etmeyeceğiz.’ O sırada başka bir hain rastgele ateş açtı. Birkaç kişi vuruldu. Asansöre bindik o esnada hain asker asansörü durdurdu, silahı başımıza dayadı, çok yüksek sesle ‘çapulcular bu memleketi size bırakmayız. Terk edin burayı. Terk etmeyen herkesi vuracağım” dedi.ARKAMDAN GELEN MERMİNİN KAPIYA VURDUĞUNU GÖRDÜMHainlerin arkasından ateş açtığını anlatan Alagöz, “Yarım açılmış kapıdan çıkarak duvar dibinden koştum. O arkamdan gelen merminin kapıya vurduğunu net duydum. Bir odaya girdim camı kırıktı, kırık camdan aşağıya atladım. 1,5 katlık mesafeden aşağıya atlamışım” dedi. AYNA İLE YÜZÜMÜ GÖSTERİNCE YARALANDIĞIMI GÖRDÜMZorda olsa Atatürk Bulvarı’na geldiğini ifade eden Alagöz, “O esnada bir arkadaş aradı yaralandığını söyledi onun olduğu yere gittim. Gittiğimde bacağı ezilmişti. Hemen hastaneye götürdüm. Hastanede doktor beni görünce hemen müdahale etmeye çalıştı. Bana bir tokat attı kendime geldim. Ayna ile yüzüme baktırdılar. Yüzümden yaralanmışım. Daha sonra tedavi gördüm” diye konuştu. 2. İSTİKLAL MÜCADELESİNİ YAŞADIK“15 Temmuz’u unutmamak ve unutturmamak için elimizden ne geliyorsa onu yapacağız” diyen Alagöz, “O gece Çanakkale ruhunu yaşadık. Atalarımızın siperden çıkar çıkmaz 15 saniyede vurulacağını bildikleri halde çıktıklarını dinledik. O gece biz 2. İstiklal mücadelesini yaşadık. O gece 80 yaşında dedelerimiz, 18 yaşında gençlerimiz sırt sırta mücadele etti. Vatana kim el uzatırsa o eli her an kırmaya hazır bir millet var” dedi. KOPAN BACAĞIMI BİR DERİ TUTUYORDU46 yaşındaki 15 Temmuz Gazisi Kazım Çakır ise aradan geçen bir yıla rağmen dün o geceyi dün gibi şöyle anlatıyor: “15 Temmuz akşamı evde televizyon izliyorduk. Köprünün kapandığını görünce darbe olduğunu anladım. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın havaalanına gideceğini düşünerek karşılamaya gittim. Sonra arkadaşlarla konuştuk ve Genelkurmay’a geçtik. Bahçeye adım atar atmaz içeriden ateş etmeye başladılar. Biz bahçe dışına çıkmaya çalışırken Celalettin İbiş arkadaşımız vuruldu ve orada şehit oldu. O esnada bende ayağımdan vuruldum. 8 kişi beni Güvenpark’a kadar taşıdılar. Hastaneye kadar bilincimi kaybetmedim. Yoğun bakıma girince ondan sonrasını hatırlamıyorum. Ameliyat olmuşum. Sabah gözümü açtığımda ayağımın koptuğunu hatırlıyorum. Bir deri tutuyor. Diğer ayağıma da şarapnel parçaları dolmuş o da tutmuyordu. 3 ameliyat oldum. Doktorlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bu ülke için bir kol, bir bacak önemli değil. Şarapnel parçaları zaman zaman kendisi çıkıyor. Sol bacağım 4,5 cm kemik kaybı vardı. Leğen kemiğimi aldılar ayağa eklediler şuan kaynamasını bekliyoruz.”15 TEMMUZ’A TİYATRO DİYENLERİ VATAN HAİNİ İLAN EDİYORUM15 Temmuz darbe gecesinin tiyatro, anlaşmalı darbe olduğunu söyleyenlere ve özellikle CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na büyük tepki gösteren Çakır, “Kontrollü darbe diyenleri vatan haini olarak ilan ediyorum O gece vatanımıza, bayrağımıza sahip çıkma adına meydanlardaydık. Yine olsa yine çıkarız. Ben gazi halimle bayrağımı alarak yine çıkarım” dedi.

SUİKAST, İNFAZ, TOPLAMA KAMPI

Tanklar kışlalardan çıkmış, ordu içindeki vatan hainleri sokaklara salınmış, köprüler tutulmuş, ülkenin Cumhurbaşkanı için suikastçiler gönderilmiş, binlerce kişilik infaz listeleri hazırlanmış, on binlerce insan için toplama kampları belirlenmişti. Milletin Meclisi bombalanmış, sivil insanlar tanklarla ezilmiş, sokakta insanlar kurşun yağmuruna tutulmuş, bir katliam başlatılmıştı.

BİR MUCİZE GERÇEKLEŞTİ

Ama onların hesap edemediği bir mucize gerçekleşti. Milletimiz birkaç saat içinde vatan ekseninde birleşti. Türkiye’nin her köşesinde yüzbinler sokaklara aktı. Kitleler tanklara, kurşunlara karşı yürüdü. Yaşlılar, gençler, kadınlar kurşunlara meydan okuyor, tarih değiştiriyordu. Millet Çanakkale ruhu ile yeniden ayağa kalkmıştı.

Dünya tarihinde bir ilk

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Ticaret Odası’ndaki 15 Temmuz panelinde konuştu. Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: Milletleri millet yapan semboller 15 Temmuz gibi karanlığın aydınlığa döndüğü, acı ile sevincin bir arada yaşandığı hadiselerden ortaya çıkar. Milletimiz tankların önünden kaçmak bir yana üzerine üzerine gitti. Silahları görünce darbecilerin yakalarına yapıştı. Bomba yağdıran helikopterlere baş kaldırıp, darbecilerin planlarını bozdu. 15 Temmuz dünya demokrasi tarihinde bir ilk. Bu adımı atanları biz millet olarak affetmiyoruz.ABD MÜSAADE EDERSE DİYORUtanmadan “Amerika müsaade ederse Türkiye’ye giderim” diyor, seni ben çağırdım niye gelmedin. Buraya gelirse ne olacağını biliyor. Allah bütün şehitlerimizin hesabını soracaktır, intikamını da alacaktır. Nasıl bir örtülü darbe, gel VIP’e tanklar gitti mi diye sor. Tankların çekildiğini öğren. Otellerde yer bulamadı beyefendi. Belediye başkanının evine gitti. Ekrandan örtülü darbeyi izliyor. Hayatı yalan, bunlarda dürüstlük yok. Bu Türkiye’nin daha önce gördüğü 27 Mayıs’tan, 12 Eylül’den çok farklı bir darbe girişimidir. 15 Temmuz’un amacı milleti ve devleti topyekün esir almaktı. 15 TEMMUZ İŞGAL GİRİŞİMİYDİDaha önceki darbelere fiili mukavemet göstermeyen milletimizin sokaklara dökülmesi bu gerçeği görmesinden kaynaklanıyor. Darbecilerin döktükleri kan gerçek niyetlerini açıkça ortaya koymuştur. 15 Temmuz aynı zamanda insan haklarının ağır şekilde ihlal edildiği bir eylemdir. 15 Temmuz 1 dolara satın alınanlarla yapılan işgal girişimidir. EN ÖNEMLİ SORUN 657Diyorlar ki bu kadar kişi işinden oldu, ne olacak onlara? Gitsin özel sektörde çalışsınlar bize ne, devlet mi besleyecek bunları? Bunları devlet besledi gelip devlete ihanet ettiler. Devlet besledi, devlete ihanet ettiler bunlar. Zaten Türkiye’nin en önemli sorunlarından bir tanesi de 657’dir (Devlet Memurları Kanunu). Bu 657’nin de eğer bir mutabakat sağlanabilse aynen batıda olduğu gibi, 657’nin memur-işçi ayrımı değil, tamamıyla çalışanlar olarak değiştirilmesi lazım. Bu olduğu zaman zaten çok daha isabetli adımların atıldığını göreceğiz.85 KOLİ TESLİM ETTİKSeçilmiş hükümetten yana tavır almalarını bekleyen pek çok ülkenin derin bir sessizliğe bürünmesinden fevkalade rahatsız olduk. Teröristlere gösterilen şefkati masumlardan esirgeyen bir insan hakları anlayışını kabul etmiyoruz. Ada’da geldiler aynı şekilde proje çalışmalarını yürüttüler. Polis bunları yakalayınca G20 toplantısında bana bunları soruyorlar. Onların gazeteci olduğunu kim söylüyor, bunlar ajan provokatör. ABD’ye FETÖ’yle ilgili 85 koli teslim ettik, aldığımız bir netice yok. Hani nerede insan hakları. Kusura bakmayın bizde de yargı var.Ülkemize Nobel verilmeli15 Temmuz darbe girişiminin nasıl bir gözü dönmüşlük olduğunu anlamak için o geceyle ilgili görüntülere şahit ifadelerine bakmanız yeterlidir. Aslında ülkemize nobel barış ödülü verilmesi gerekir. Barış ödülü de siparişle verildiği için buraya böyle bir ödül gelmez. Millet Camii’nde şehitlere hatim duasıErdoğan ve Yıldırım, cuma namazını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi içinde bulunan Beştepe Millet Camisi’nde kıldı. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in kıldırdığı cuma namazı öncesinde, Türkiye genelinde şehitler için okunan binlerce hatmin duası okundu.OHAL’e ihtiyacımız varOHAL’i ne zaman kaldıracağımızı soruyorlar, bütün bu huzursuzluklar bittiği zaman OHAL’i kaldıracağız. Terörle mücadelede hedefe ulaştığımız zaman OHAL’i kaldıracağız. Son bir yıl içinde yoğun bir şekilde terörün üzerine gidiyoruz. Onların anlayacağı dilden onlara konuşuyoruz. Şu anda OHAL var. OHAL olmasaydı başka şeyler de olabilirdi, bak huzur içinde yaptın. Acaba bir teşekkür geldi mi? Gelmez bunların kitabında o yok. Mardin Belediye Başkanı hastalığı sebebiyle serbest bırakıldı, o da yürüyor. Sayın Bakan bunlar tam teşekküllü hastaneden rapor aldılar mı? Bunlar kontrollü göz hapsinde olması gerekirdi. OHAL komisyonunu faaliyete geçirdik. Bizim derdimiz kimseyi mağdur etmek değil, terör örgütlerinin kökünü kurutmaktır. Tek bir vatandaşın haksızlığa uğramasındansa tüm işlemleri gözden geçirmeyi göze alıyoruz. Pazartesi MGK toplantısında OHAL’i tekrar masaya yatıracağız. Şu anda OHAL’e hala ihtiyacımız var. Yürümeni biz sağladıkSözde adalet yürüyüşlerine çıkan muhalefetin geçmişi insan hakları ihlallerine verdiği desteklerle dolu. Bunlar Menderes ve iki arkadaşı ipe gittiği zaman alkışlayanlardan değil miydi? AK Parti olarak bizi kapatma girişiminde, Ankara’da yargıçlar var diyorlardı. Hayatları hep böyle geçmiş. Ankara’dan İstanbul’a devlet korumasında yürüyenlerin insan hakları konusundaki eleştirilerin hiçbir karşılığı yoktur. Yürüyüşü de yaptın rahatça, mitingi de yaptın. Bunu sana biz sağladık.

DEVRİM YAŞANIYOR İŞGALCİLER ŞOKTA

Darbeciler de, onları yöneten küresel efendileri de şoktaydı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısıyla milyonlar Türkiye’nin kaderine el koydu. Darbe ve işgale karşı bir devrim gerçekleşiyor, bir destan yazılıyordu. O gece, yüz yılın mücadelesi birkaç saate sığdırıldı. O gece bütün Türkiye’de; selalarla kendine gelen, ezanla dirilen, dualarla korunan bir millet vardı.

ŞEHİTLERİMİZE SAYGI VE RAHMET

O gece canlarını verenleri, kanlarını akıtanları, sakat kalanları, yetim kalanları saygı ve hürmetle selamlıyoruz. Aziz şehitlerimize rahmet diliyoruz.

Yiğitler aslanlar burda yatıyor

Darbe girişiminde şehit düşen vatandaşlarımız için Edirnekapı’da kurulan 15 Temmuz Şehitliği’nde 2’si polis şehitliğinde olmak üzere 19 şehidin kabri bulunuyor. Şehitliğin kapı girişinde “Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’” demeyin. Bilakis onlar diridirler, lâkin siz anlayamazsınız” ifadeleriyle Bakara Suresi’nin 154’üncü ayeti yer alıyor. Kanlı darbe girişiminin yıldönümü haftasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kur’an-ı Kerim tivaletiyle açıldı.En genç şehit burada yatıyor15 Temmuz’un en genç şehidi 15 yaşındaki Halil İbrahim Yıldırım ve 17 yaşındaki Mahir Ayabak’ın naaşları da Edirnekapı’daki şehitlikte yer alıyor. 15 Temmuz’un en genç şehidi Şanlıurfalı Halil İbrahim Yıldırım darbe girişiminin en genç kurbanı oldu. 15 yaşındaki Yıldırım işçilik yaptığı İstanbul’da Bayrampaşa Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’ne gitti. Burada darbe girişimcilerinin açtığı ateş sonucu şehit oldu. Darbe girişimini öğrenir öğrenmez sokağa çıkan 17 yaşındaki Mahir Ayabak Atatürk Havalimanı’nı işgal eden darbeci askerlerce şehit edildi.2 Polisin naaşı da buradaArtvin doğumlu 48 yaşındaki Erol İnce evli, 13 ve 8 yaşlarında 2 erkek çocuk babasıydı. Özel Harekat Polisi olan İnce, darbe girişimi gecesi Ankara Gölbaşı Özel Harekat Dairesi Başkanlığı’na darbecilerin yaptığı saldırıda şehit düştü. Rize doğumlu 51 yaşındaki Fikret Metin Öztürk, evli ve 2 çocuk babasıydı. Gölbaşı Özel Harekat Dairesi Başkanlığı’nda 3. Sınıf Emniyet Müdürü olarak görev yapan Öztürk 15 Temmuz gecesi darbecilerle girdiği çatışmada şehit düştü.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ