Tansiyonda ‘tuzsuz’ altın kurallar

Yüksek tansiyon ile tuz tüketimi, kilo ve spor arasındaki hassas dengeye dikkat çeken kardiyolog Dr. Murat Şener, bu hastalığın belirtilerini ve basit önlemlerle nasıl üstesinden gelinebileceğini anlattı.

Tansiyonda ‘tuzsuz’ altın kurallar

Kilo aldıkça tansiyonun yükseldiğine ve kullanılan ilaçlarının dozunun arttığına dikkat çeken Dr. Şener, doktor kontrolündeki diyet ve spor programıyla ilaç kullanımından kurtulunabileceğine dikkat çekti. Tansiyon yüksekliğinin en önemli nedeninin tuz kullanım alışkanlığı olduğuna dikkat çeken Şener, “Bu yüzden tedaviye de öncelikle tuz kısıtlaması ile başlamak gerekir. Eğer hasta tuz kısıtlaması yapmazsa, sadece ilaç ile tedavi etmek yarım bir tedavi olacaktır.

Hastalar sadece yemeklerine tuz atmamanın tuz kısıtlaması için yeterli olduğunu düşünmektedirler. Tuz, bir tansiyon hastası için adeta bir zehir, panzehiri ise tansiyon ilaçlarıdır. Eğer zehri vücuttan uzak tutarsak panzehirine de ihtiyaç olmayacaktır. Bu yüzden tansiyon hastaları için ‘ne kadar az tuz o kadar iyidir’ kuralı doğrudur” dedi. 

Kepek, çavdar ekmeği tuzsuz değildir

Şener, tuz tedavisindeki  altın kuralları ise şöyle sıraladı: Ekmeği tuzsuz olarak tüketin. Kepek ekmek, diyet ekmek, çavdar ve buğday ekmeği tuzsuz değildirler. Ekmeğin tuzsuz olması için adında da tuzsuz sözü geçmelidir. Yemeklerde bir tutam tuz dahi kullanmayın. Çok az tuzun zararlı olmayacağı düşüncesi yanlıştır. Yemeklerde salça yerine domates kullanın. Salçanın içinde zaten tuz olduğu için yemeğin tuzlu olmasına sebep olmaktadır. Özel olarak hazırlanmış tuzsuz salçalar kullanılabilir. Tuzla hazırlanan her türlü turşudan kesinlikle uzak durun. Peynir ve zeytini tuzsuz tüketin. Tuzsuz peynir ve zeytinin bile bir miktar tuzu vardır. Bu yüzden bunları tüketmemden önce bir süre suda bekletin. 

ENSE AĞRISINA DİKKAT

Ensede ağrı ve boyun kaslarında sertlik hissi, baş ağrısı, çarpıntı ve sersemlik gibi şikayetler tansiyon yüksekliği sonucu hastalarda ortaya çıkabilir. Şikayetin olmaması her şeyin yolunda olduğu veya yüksek tansiyonun vücuda zarar vermediği anlamına gelmez. Şikayeti olmayan hasta tansiyonunun yükseldiğini de bilemez ve doktora başvurmadığı için tanı koymada gecikme olur. Böyle hastalarda genellikle tanı, kalp krizi, böbrek yetersizliği veya beyin kanaması olduktan sonra konur. 

KAYNAK : STAR GAZETESİ

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ