Rüyalarında görünce türbedarlığına başladılar

Eskişehir’de, rüyalarında gördükleri Sühreverdiyye tarikatının kurucusu Şehabüddin Sühreverdi hazretlerinin Odunpazarı bölgesindeki türbesi, 8 yıldır gelin görümceye emanet.

Rüyalarında görünce türbedarlığına başladılar

Sühreverdi hazretlerine ait olduğu belirtilen Kemal Zeytinoğlu caddesi üzerindeki türbeye hizmet eden, bakım ve temizliğini yapan görümce Ayşe Şavor ile gelin Hanım Seven, gördükleri rüyayı anlatmak istemediklerini belirterek günlerinin büyük bölümünü burada geçirdiklerini söylediler. Şehabüddin-i Sühreverdi Hazretlerini rüyasında gördükten sonra türbenin bakımını üstlendiğini vurgulayan Seven, “Daha önceden burada yaşlı bir teyze görev yapıyordu. O vefat edince, bir süre ablam baktı. Daha sonra ben ve görümcem ilgilenmeye başladık. Bir gün ben, bir gün görümcem gelip, türbenin temizliğini, bakımını yapıyoruz. Ziyaretçilerle ilgileniyor, dua ediyor, namaz kılıyoruz. Buraya gelenler huzur buluyor, sıkıntısı olan, çocuğu olmayan, evlenenler gelip dua ediyor. Duası kabul olanlar tekrar gelip dua ediyorlar, şeker dağıtıyorlar” dedi.   “Burada ölene kadar hizmet etmek istiyorum”   Ölene kadar Şehabüddin-i Sühreverdi Hazretleri’nin türbedarlığını yapmak istediğini anlatan Seven, “Maddi, manevi olarak çok faydasını gördüm. Hem ev sahibi oldum, hem Umre’ye gittim. Her şey birdenbire oldu, oğlumun da düğününü yaptık. Buraya geldim mi kendimi daha huzurlu, daha mutlu hissediyorum. Görülmeyen bir şekilde evimize bereket geldi” ifadelerini kullandı.   “Çocuğum olmuyordu, türbedarlığa başladıktan sonra çocuğum oldu”   Türbedarlık yapmadan önce, çocuğunun olmadığını, bu işi gönüllü olarak yapmaya başladıktan sonra çocuğunun olduğunu dile getiren Türbedar Ayşe Şavor, “Sabah gelip türbemizi açıyoruz. Ziyaretçiler geliyor onlarla ilgileniyoruz. Kur’an-ı Kerim okuyup sohbet ediyoruz. Temizlik işleri olursa onlar ilgileniyoruz. Ziyaretçilerimiz geliyor. Biz oturuyoruz, sohbetimizi yapıyoruz. Kur’an okuyoruz. Tespihimizi çekiyoruz. Temizlik olursa temizliğimizi yapıyoruz. 8 sene oldu. Önceden görümcem vardı. O zaman çok gelip giderdik. İşte görümcem evlenince anahtarı bize verdiler. Biz gönüllü olarak başladık. Türbedarlığa başlamadan önce çocuğum olmuyordu. Rüyamda gördüm. Bana dediler ki ‘iki rekat namaz kıl, çocuğun olacak’ dediler. Geldim, ziyaret ettim. 1 buçuk seneden sonra bir oğlum oldu. Beş sene sonra bir kızım oldu. Sekiz senedir de burada hizmet ediyorum” şeklinde konuştu.       “Türbedarlık manevi izinlerle yapılıyor”   Eskişehir’deki türbelerin ser türbedarlığını yapan Ali Mehmet Levend Başerdem, Şehabüddin-i Sühreverdi Hazretleri, zarar görmüş olan fütüvvet ve ahilik teşkilatının canlanmasını tesis etmek için, 34’üncü İslam Halifesi Rükneddin’in ricalarıyla Anadolu’ya gönderildiğini belirtti. Başerdem, şunları söyledi;   “Şehabüddin-i Sühreverdi Hazretleri Anadolu’da geziler yapıyor. Çeşitli vilayetleri, ilçeleri illeri geziyor ve nihayetinde Eskişehir’e geliyor. Bugünkü burada medfun bulunduğu yere dergahını kuruyor. Uzun süre hizmet verdikten sonra burada vefat ediyor. Türbedarlık gönüllü olarak yapılan bir şey. Manevi işaretler ve manevi izinlerle mübareklerin tensipleriyle oluşan bir olay. Onların istediği kişiler bu hizmetleri yapıyor. Türbedarlar, türbelerin günlük temizliğini, haftalık temizliğini, yıllık temizliğini yapıyorlar. Bakım, onarım, çatı, duvar, badana, pencere, aklınıza gelebilecek bir evde ne gibi ihtiyaçlar oluyorsa türbelerde de aynı ihtiyaçlar hasıl olabiliyor. Hatta buralar daha fazla ziyaret edildiği için daha fazla hassasiyetle, temiz tutmakla gereklilik arz ediyor. Bizler de bunu temin etmeye çalışıyoruz”   Türbe ziyaretçilerinden Nurcan Bilgin, bayan türbedarların hiç bir maddi menfaati olmadan buranın temizliğini, bakımını yaptıklarını, onlar sayesinde temiz bir ortama girerek rahat ve huzurlu bir şekilde ziyaret yapabildiklerini ifade etti.   “Şehabüddün-i Sühreverdi kimdir?”   Asıl adı Ebu Hafs Ömer Bin Muhammed. Şafi’i mezhebindendir. Fıkıh alimi ve ekabir evliyadan olup Sühreverdiyye tarikatının kurucusu ve piridir. Ebu Bekir Sıddık soyundandır. İran’ın Sühreverdi kentinde doğmuştur. Hicri 632’de (M.1234) Muharrem ayının onuncu günü Eskişehir’de türbesinin olduğu dergâhında vefat etti. Şehabüddün-i Sühreverdi, Mogol istilasından sonra Anadolu’da oluşan sistem boşluğunu doldurmak için, Ahi Evran ile birlikte gelerek, fütüvvet teşkilatının tesisi ve inşası için uğraşmıştır.  

KAYNAK : STAR Gazetesi

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ