Kütüphanenin asıl hamisi padişahlardı

Osmanlı’da kitap ve kütüphane kültürü İstanbul’da düzenlenen iki farklı etkinlikle masaya yatırıldı. 17. Yüzyılda Osmanlı’da İlim ve Fikir Dünyası sempozyumunda konuşan Prof Dr. Hatice Aynur, kütüphanelerin en büyük hamisinin padişahlar olduğunu söyledi.

Kütüphanenin asıl hamisi  padişahlardı

Osmanlı’nın kuruluşundan, 17. yüzyıla değin geçen süreçte kitap ve kütüphane kültürü konusunda iki farklı etkinlik gerçekleştirildi. Zeytinburnu Kültür Merkezi’nde “17. Yüzyıl Sahn-ı Semân’dan Darülfünün’a Osmanlı’da İlim ve Fikir Dünyası – Alimler, Müesseseler ve Fikrî Eserler”, Koç Üniversitesi Anadolu Araştırmaları ve Medeniyet Merkezi(ANAMED)’nde ise “Osmanlı Kitap Koleksiyonerleri” konuları ele alındı.

EN BÜYÜK DESTEK III. AHMED’DEN

Zeytinburnu Kültür Merkezi’ndeki sempozyumda Prof. Dr. Hatice Aynur, Berat Açıl, Özgür Kavak ve Sami Arslan kadı, alim ve bibliyofil olan Cârullah Efendi’yi merkeze alarak 17. yüzyıldaki kütüphanecilik hakkında konuştu. Moderatör Hatice Aynur dönemin kütüphane kültürü ile ilgili şunları söyledi: “Cami, medrese, hayır için yapılan binaların bir bölümünde mutlaka kütüphane vardı. Köprülü Kütüphanesi ile birlikte kütüphaneler bağımsız bir yapıya geçti. Osmanlı’da kütüphanelerin en büyük hamisi padişahlardır. Özellikle de I. Mahmud ve III. Ahmed’i söyleyebiliriz.” Özgür Kavak ise, “Gelen her kitaptan haberim var” diyen Carullah Efendi’yi şöyle anlattı, “Haşiyelerde yazara itirazlar, üsluba dair notlar, kitabın alınış hikayesi gibi otobiyografik bilgiler, şiirle süsleme, başka bir eser üzerinden karşılaştırmalı okumalar yer alıyor. Bu sayede kitap kültürünün farklı yönleri ortaya konuyor.”

KİTAPSEVER ŞEHZADELER

ANAMED’teki etkinlikte ise kitap koleksiyonerliği ele alındı. Osmanlı’nın ilk koleksiyonerlerinden Mahmud Paşa’dan II. Bayezid’in oğlu Mehmed’in kitap sevdasına, Şeyh Vefa’nın vakıf kütüphanelerinden 16. yüzyıl taşra ulemasının kullandığı kitaplara dek pek çok konu yerli ve yabancı akademisyenler tarafından tartışıldı. Zeynep Atbaş, II. Bayezid’in oğlu Şehzade Mehmet’in çok fazla bilinmeyen kitap sevdasını anlattı. Atbaş, şehzadenin ilim, fıkıh gibi çok sayıda kitap biriktirdiğini söyledi. Kadir Turgut ise Şeyh Vefa’nın Konya ve İstanbul’da kütüphaneler oluşturduğunu fakat bu kütüphanelerin günümüze ulaşmadığını belirtti. Turgut, Şeyh Vefa’nın 38 kitap vakfettiğini de sözlerine ekledi.

Medreselerin büyük kaynağı

İlk özel kütüphane olan Köprülü Kütüphanesi’nin bu dönemde açıldığını belirten Yrd. Doç. Dr. Berat Açıl ise Carullah Efendi’nin hedefinin medrese kütüphanesi kurmak olduğunu söyledi. Açıl, haşiyelerde yer alan bir anekdodu da şöyle anlattı: “Fatih Camii bahçesinin kitap müzayedelerinin merkeziymiş. Cârullah Efendi bir müzayedede 125 paraya alamayıp cahile gitti diye üzüldüğü kitabı, birkaç ay sonra Mısır’dan 60 paraya getirtmiş. Bu gibi notlar dönemin ilmi hayatının yanında sosyal yaşamla ilgili de bilgi veriyor.”

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ