Klasik otomobil tutkunlarını buluşturan müze

Sarıyer’deki Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi renkli dekoru, her biri zamanının kilometre taşı olan motorlu araçlarıyla ziyaretçilerini bekliyor. Müzede sergilenen koleksiyonun yaklaşık 35 yılda bir araya getirildiğini anlatan Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi Müdürü Selim Terzibali, otomobillerin 2000 yılından bu yana 4 bin metrekarelik alanda, iki farklı salonda sergilendiğini dile getirdi.

Klasik otomobil tutkunlarını buluşturan müze

Sarıyer’deki Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi renkli dekoru, her biri zamanının kilometre taşı olan motorlu araçlarıyla ziyaretçilerini bekliyor.

Tarabya Ferahevler’deki Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi Müdürü Selim Terzibali, müzenin kuruluşu, otomobiller ve etkinlikleri hakkında bilgi verdi.

Müzede sergilenen koleksiyonun yaklaşık 35 yılda bir araya getirildiğini anlatan Terzibali, otomobillerin 2000 yılından bu yana 4 bin metrekarelik alanda, iki farklı salonda sergilendiğini dile getirdi.
Amerikan ve Avrupa üretimi klasik araçların yer aldığı müzenin Ural Ataman ve kızı Ayşe Ataman tarafından oluşturulduğunu kaydeden Terzibali, “Müzemiz, otomobillerin yaşayabilmesi, otomobil tarihinin insanlara daha iyi anlatılabilmesi için kuruldu. Biz de oluşturulmuş bu koleksiyonu korumakla mükellefiz” dedi.

Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi Müdürü Selim Terzibali.

Hafta sonları belirlenen bir araç çalıştırılıyor

Müzede sadece otomobillerin yer almadığını olmadığını belirten Terzibali, şunları kaydetti:
“Otomobil derken aslında motorlu taşıtlarımız var. Koleksiyonumuzda otomobillerin yanı sıra motosiklet, kamyonet, traktör, askeri cip ve itfaiye aracımız var. Zeytinyağı üretiminde kullanılan 3 güç türbini de müzemizde yer alıyor. Bunların yanı sıra olmazsa olmaz maket otomobil koleksiyonumuz var. Otomobil tarihinin ilk üretim yıllarından, sonlandırıldığı zamana kadar bizim bildiğimiz ve bulabildiğimiz 450 jant kapağından oluşan koleksiyonumuz da sergileniyor. Müzede, dönemlerine ait neon ışıklarımız, çeşitli petrol şirketlerine ait antika benzin pompalarımız, otomobillerin üretildikleri yıllara ait afişler ve fotoğraflar bulunuyor.”

Ziyaretçiler için bu yıl yeni bir uygulama başlattıklarını, hafta sonları müzenin bahçesinde belirlenen bir otomobili çalıştırdıklarını ve hem bu otomobil hem de otomobil tarihi hakkında bilgi verdiklerini kaydeden Terzibali, “Ziyaretçilerimiz koleksiyonumuzu görürken bu arabanın sesini ve kokusunu da hissediyor.” dedi.
Müzeyi ziyaret edenlerin yüzde 70’inin erkek olduğunu belirten Terzibali, sözlerini, “Ziyaretçilerimiz arasında öncelikle otomobil meraklıları var ama tarihe merakı olanlar ve gençler de yoğun ilgi gösteriyor. Müze binamızın müthiş dekorunda özel davetler, doğum günü, nişan, düğün, ürün tanıtımı gibi etkinlikler de gerçekleştirebiliyoruz” diye tamamladı.

Paris’teki Türk Hat sergisi iptal edildi

Önceki gün bir polisin hayatını kaybettiği terör saldırısın ardından Paris’te yapılacak Türk hat sergisi iptal edildi. Saldırının yapıldığı yerde bulunan Türkiye Turizm ve tanıtım ofisinde düzenlenecek olan sergi, bölgede alınan güvenlik önlemleri nedeniyle Büyükelçilik ve Fransız yetkililerin ortak kararı ile iptal edildi. Serginin düzenleneceği salona da çatışma sırasında kurşunlar isabet etti. Saldırı anında serginin başlamamış olması nedeniyle herhangi bir yaralanma yaşanmadı. “Kur’an-ı Kerim’e ihtiyaç belki de tarih boyunca bu kadar büyük olmamıştı”Serginin küratörü ve Kumbaracı4’ün sahiplerinden Erhan Geyik, “Bu sergiyi özellikle Paris’te yapmayı planlamamız şehirde daha önce yaşanan terör saldırı ile gelişen ön yargıları aşmak ve en azından sanat aracılığı ile gerçekleri gösterebilmekti. Sergimizin adı Kur’an-ı Kerim’in ilk emri ’Oku’. Bütün dünyanın huzura, rahata ve barışa ihtiyaç duyduğu bugünlerde insanlığın ortak noktalarından sanat ile insanların hem gözüne hem ruhuna dokunmaktı maksadımız. İslam’ın yüce kitabı Kur’an-ı Kerim’e ihtiyaç belki de tarih boyunca bu kadar büyük olmamıştı. Bütün insanlığın yol göstericisi olan Kur’an-ı Kerim’in ilk emri ’Oku’ dur. Kur’an’daki ’Oku’mak sadece sıradan basit bir okurluk durumu değildir. Arapçada ’İkra’ kelimesi okumak, anlamak, arkasından gitmek ve yasamayı ifade eden talimat bildiren bir kelimedir. İnsanın hayatını aydınlatacak bu talimatı Kur’an-ı Kerim 1406 sene önce bütün insanlığa emretti. Aynı surenin (Alak) 4. ayetinde ise “O Rab ki kalemle yazmayı öğretti” buyrulmaktadır ki ’Kalem’in ve ’yazma’nın önemi vurgulanmaktadır” diye düşüncelerini ifade etti.Anlama ihtiyacıErhan Geyik daha sonra, günümüzde yaşanan sıkıntılara da değinerek, “Hemen her gün yaşadığımız güvensizlik, endişe, huzursuzluk ve adını koyamadığımız birçok tedirginliğin sebebi insanların yeterince ve doğru okumamasından ve anlamamasından kaynaklanıyor. Dün yaşanan üzücü olay aslında bu serginin önemini ortaya çıkartıyordu fakat maalesef saldırı sergi alanımızın çok yakınında yaşandı ve bölge güvenlik gerekçesiyle kapatıldı. Çok uzun bir çalışmanın böyle üzücü bir olayla sanatseverlerle buluşamaması çok büyük talihsizlik oldu. İnşallah daha güzel günlerde daha güzel haberle burada sergimizi yapacağız” dedi

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ