Kilitlenen dünyanın anahtarı Türkiye

Rusya-Ukrayna krizindeki duruşu, Doğu Akdeniz’deki projeleri, Körfez ile yakınlaşması Türkiye’yi siyasi ve ekonomik olarak ön plana çıkardı.

Kilitlenen dünyanın anahtarı Türkiye

Rusya-Ukrayna krizindeki duruşu, Doğu Akdeniz’deki projeleri, Körfez ile yakınlaşması Türkiye’yi siyasi ve ekonomik olarak ön plana çıkardı.

Rusya’nın Ukrayna topraklarını işgali ile sürerken, ABD’nin önde gelen gazetelerinden “Washington Post”ta yayımlanan bir makalede dikkat çekici analizler yapıldı. Metinde “Putin’i barış anlaşmasına kim ikna edecek?” sorusuna cevap arandı. Her iki ülkenin lideriyle ilişkileri açısından değerlendirildiğinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İsrail Başbakanı Naftali Bennett’in, bu göreve uygun olduğu ifade edilen yazıda, Çin’in de, aslında Rusya’ya Batı’dan çok daha yakın olduğu hatırlatıldı.

Türkiye ile Ermenistan arasında başlayan normalleşme görüşmeleri, bölgede barış, istikrar ve iş birliği için umutları arttırdı. Bu konuda karşılıklı adımlar gelmeye devam ediyor. Ukrayna ve Rusya’nın açıklamasının ardından Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan da 11-13 Mart’ta Antalya’da düzenlenecek Antalya Diplomasi Forumu’na katılacağını açıkladı. İkinci Karabağ Savaşı’nın ardından, Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin normalleştirilmesi çalışmaları kapsamında özel temsilciler arasında Erivan ve Cenevre’de iki tur görüşme yapılmıştı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç “Ararat Mirzoyan’ın katılacağına ilişkin açıklaması memnuniyetle karşılanmıştır. Bu tür karşılıklı adımlar, iki ülke arasında diyaloğun artırılmasına ve tam normalleşme hedefi doğrultusunda güven artırıcı tedbirlerin istişare edilmesine katkı sağlayacaktır” dedi.


Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, bugün Türkiye’ye gelecek. Herzog, 2008’den bu yana Türkiye’yi ziyaret eden ilk İsrailli lider olacak. Görüşme, iki ülke arasındaki ilişkilerin seyrini belirleyecek. İsrail basını, ziyareti “Önemli bir fırsat” diye değerlendirdi. İsrailli uzmanlara göre Binyamin Netanyahu döneminde kopma noktasına gelen Türkiye-İsrail ilişkileri, yeni bir döneme girecek. Herzog’un ziyaretiyle olumlu bir sayfa açılacak. Kudüs İbrani Üniversitesinden araştırmacı Roni Shaked “İsrail’in Türkiye üzerinden bir gaz boru hattı açarak gazını Avrupa’ya satması, iki ülke açısından çok yararlı olacaktır” dedi.


İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog

İsrail’in Ankara Büyükelçiliği eski Maslahatgüzarı Alon Liel “Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Türkiye ile ittifakı, 30 yıl önce 1992’de gerçekleştirdiği ziyaretle inşa eden babasının izinden yürüdüğünü düşünüyor. Bu cumhurbaşkanlığı ziyareti, yaklaşık 10 yıldır boş kalan bardağın yarısını doldurabilir, bir temel oluşturabilir” ifadelerini kullandı. İsrailli Türkiye uzmanlarından Dr. Alon Liel, Maariv’e yaptığı açıklamada İsrail’in hangi şart pahasına olursa olsun Türkiye’yi kaybetme lüksünün olmadığını vurguluyor.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Bu yeni başlangıcın arkasından hangi adımların hangi eylem planı çerçevesinde atılacağı, ikili ilişkilerdeki diğer adımlar ve büyükelçilik meselesi bu ziyaretler çerçevesinde netleşecek. Ukrayna krizi çıkmadan evvel, bu işgal olmadan evvel dünyadaki siyasi krizin ağırlık noktası Akdeniz’di. Türkiye-İsrail arasında Akdeniz’de yapılabilecek iş birlikleri konusunda kapsamlı bir dosyamız var” dedi. Türkiye ile İsrail’in son 5 yıldır artış gösteren ticaret hacmi, geçen yıl rekor kırarak 8,4 milyar dolara ulaştı. Bu ülkeye yapılan ihracat da 2021’de yıllık bazda yüzde 35,1 artarak 6,4 milyar dolarla en yüksek seviyesine çıktı. Türkiye’nin dış ticaret fazlası verdiği ülkelerden biri olan İsrail, bu dönemde Türkiye’nin en çok ürün sattığı 9’uncu ülke olarak kayıtlara geçti.

Arap Baharı’ndan sonra Türkiye ile Birleşik Arap Emîrlikleri (BAE) arasındaki ilişkiler bozulmuş, bu ülkeler Mısır, Katar ve Libya dâhil pek çok konuda ayrı taraflarda yer almıştı. İlişkiler yeniden ivme kazanıyor. ABD’li düşünce kuruluşu Atlantic Council’in haber portalında Amjad Ahmad ve Defne Arslan imzalarıyla yayımlanan makalede, stratejik bir perspektiften bakıldığında, ABD’nin Orta Doğu politikasında daha pratik, daha az iddialı ve daha az hırslı bir yaklaşıma geçmesinin Türkiye-BAE ilişkilerini etkilediği belirtildi. Çin, Rusya ve ekonomi gibi iç meselelere odaklanmak isteyen ABD’nin Orta Doğu’da istikrar istediği ve iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesini desteklediği belirtilen makalede şu görüşlere yer verildi:

BAE stratejik hesaplamalar sonrasında sadece ABD’ye bağımlı kalmamaya karar verdi ve müttefiklerini genişletmek istedi. Türkiye-BAE ilişkilerinin düzelmesinde iç meseleler etkili oldu. Her iki ülke de pandemi sebebiyle bozulan ekonomileri düzeltme çabası içine girdi. Türkiye’de bugün doğrudan yabancı yatırımının (DYY) yüzde 7’sini Körfez ülkeleri oluşturuyor. Bu, çok daha büyük bir ekonomiye sahip ABD ile benzer bir miktarda. ABD’nin yatırımlardaki payı yüzde 8.

Mehmet Emin Arvas

Pandemi, gerilimleri azaltması, iş birliğini kuvvetlendirmesi ve karşılıklı menfaat için ekonomik entegrasyonu artırmaları için bölge ülkelerine bir uyanış çağrısıydı. Artan borç, enflasyon, yükselen faiz oranları, döviz oynaklığı, tedarik zincirlerindeki bozulmalar ve küresel belirsizlikler bölge ülkelerini bir araya gelme çabasına itti. Türkiye-BAE yakınlaşması şu sonuçlara yol açabilir:

1- Bölge genelinde daha fazla ekonomik iş birliği için zemin teşkil edebilir. Türkiye ve BAE, Mısır ve Suudi Arabistan gibi büyük ekonomileri bölgesel ekonomik entegrasyon çabalarına dâhil etmek için çalışmalıdır. Bunu yaparak ülkeler, Çin’in bölgedeki artan faaliyetlerine karşı koyabilir ve bölgeye ticari ve ekonomik faydalar sağlamak için büyük bir blok oluşturabilir.

2- Resmî ilişkiler, özel sektörü de etkiler. Her iki taraftaki özel sektörde de yatırımları ve ticari faaliyetleri artırmaya yönelik bastırılmış talep var.

3- S. Arabistan’ın Vizyon 2030 projesi, Türk inşaat, gayrimenkul ve turizm firmaları için muazzam bir fırsat sunuyor.

4- Körfez İşbirliği Konseyinin destek ve yatırımı, Türk lirasının istikrar kazanmasına da yol açabilir.

Ukrayna işgali nedeniyle ABD ve müttefiklerinin Rusya’ya uyguladığı sert yaptırımlar Rus ekonomisi üzerinde etkili olmaya başladı. Uzmanlar, Türkiye’nin yürüttüğü ‘Barış Yolu diplomasisi’nin uzun dönemde olumlu dönüşler getireceğini vurguluyor. AB’nin Rusya’ya hava sahasını kapatmasıyla Rus turistlerin tatil için Türkiye tercihlerinin artacağı görüşü hâkim. Bu arada hâlen Rusya’da çalışan 5 bine yakın Amerikan şirketinin, işlerini Türkiye’de yürütüp yürütemeyeceği konusunda ABD’nin Ankara Büyükelçiliğine başvuruda bulunduğu ve olumlu cevap aldığı öğrenildi. Müzakereleri de eski bir siyasetçi iş adamının yürüttüğü öğrenildi.

KAYNAK: turkiyegazetesi.com.tr
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ