Kılıçdaroğlu’nun kardeşinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mektup

FETÖ’yü protesto amacıyla Söke’den Didim’e yürüyerek dikkatleri üzerine çeken Celal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a mektup yazarak görüşme talebinde bulundu.

Erdoğan’a yazdığı mektubu sosyal medya hesabından yayınlayan Celal Kılıçdaroğlu, şu görüşlerine yer verdi:

Sayın Cumhurbaşkanım,

Siz AK Partili olmadan önce bir Türksünüz, Cumhuru olduğunuz insanlarla bağınız temel olarak üzerinde yaşadığımız vatandır. Bunu biliyorum.

Bu vatan üzerinde her kim olursa olsun, inançları ne olursa olsun, size karşı olsalar bile onların da Cumhurbaşkanısınız. Hepimizin Cumhurbaşkanısınız. Bunu da biliyorum.

Işığınızdan önderliğinizden, şefkat ve merhametinizden hepimizi eşit biçimde faydalandırmak istediğinizden ise zerre kadar şüphem yoktur. Bu ülkeye bir şans olduğunuzdan da…

Vatandaş olarak “böyle gelmiş böyle gider” mantığına cepheden karşı duruşunuza hayranlığımı ayrıca bildirmek istiyorum.

Türkiye eski Türkiye değil. Özellikle 15 Temmuz’dan bu yana ülkemizde yaşananları bir “Temiz Eller Hareketi” gibi algılıyorum.

Buna ben vatandaş olarak kalbimle, bedenimle ve eylemimle destek olmaya çalışıyorum.

Bunun bir ifadesi olarak belediyelerden ve tüm yönetim birimlerinden FETÖ yapılanması sökülüp atılsın diye geçtiğimiz günlerde Söke’den Didim’e protesto yürüyüşü yaptım.

Açıkçası FETÖ meselesi tek başına ne AK Parti’nin ne de CHP veya MHP’nin meselesidir. Bu ülkemizin karşı karşıya kaldığı defedilmesi gereken beladır. Bunu ağabeyim CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu’na da anlatmaya çalıştım.

Eylemimle ilgili olarak partiden atılmakla tehdit edildim. Bu işi onlara bırakmayıp bizzat kendim istifa ettim. Onların beni anlamasını çok isterdim aslında. Böyle olmadı. Şimdi de açlık grevindeyim.

Umudum sizin önderliğinizde parti ayrımı gözetmeksizin herkesin FETÖ belasına aynı tepkiyi göstereceği günlerde. Topyekun bir vatan savunmasında…

Çocuklarına haram ekmek yedirmemiş, bin lira emekli maaşıyla geçinen bir vatandaş olarak yaşadığım yerde CHP’li görünüp FETÖ’cülere kaynak sağlayan belediye başkanını ve onunun nezdinde kınadığım FETÖ’cülerin ölüm ve linç tehditlerine aldırmıyorum.

Bu konuda Didim Cumhuriyet Başsavcılığına verdiğim bilgi ve belgelerin arkasındayım. 2 Aralık günü Beyaz TV Dinamit Programında Didim’le ilgili açıklanan bütün ifadeler ve öne sürülen düşünceler benim de ifade ve düşüncelerimdir.

Düşüncelerimi ve elimdeki bilgileri daha ayrıntılı olarak size de iletmek istiyorum. Bu yüzden sizinle görüşme arz ve talebi içindeyim.

Saygılarımla.

Celal Kılıçdaroğlu

Celal Kılıçdaroğlu: Ağabeyim FETÖ’den yana kararını kullandı

Aydın’ın FETÖ/PDY’den temizlenmesi amacıyla Söke’den Didim’e yaptığı yürüyüş ve sonrasında başladığı ölüm orucuyla gündeme gelen Kılıçdaroğlu, CHP’den kesin ihraç istemiyle disipline sevk edilmesine ilişkin değerlendirmede bulundu.Verdiği mücadeleye CHP’nin destekte bulunmadığını, tercihini kendisini ihraç etmekten yana kullandığını aktaran Kılıçdaroğlu, bu karara saygı duyduğunu ancak mücadelesini sürdüreceğini dile getirdi.Kılıçdaroğlu, “O kadar yol yürüdüm, mücadele de ettim, şimdi böyle bir karar almışlar. Saygı duyarım. Tüm bu mücadeleme rağmen CHP hiçbir adım atmamış ve kılını kıpırdatmamıştır. Sevgi gösteren de oldu tepki gösteren de tehdit eden de oldu. Fakat ben her şeye rağmen onurum ve şerefimle mücadelemi sürdürüyorum. Beni ihraç edeceklerse de etsinler. Partisiz kalabilirim ama onursuz yaşayamam.” ifadesini kullandı.Kendisinin sıradan bir vatandaş olarak fakirin fukaranın hakkını aramak amacıyla bu yola çıktığının altını çizen Kılıçdaroğlu, “Ağabeyim bana sahip çıkacağına, FETÖ’den yana kararını kullanmıştır. Bu konuda benim görüşüm budur. Bu durumda da çok üzgünüm. Et tırnaktan ayrılmaz derler ama demek ki et tırnaktan ayrıldı. Tepki yürüyüşümü bitirdikten sonra ölüm orucuna başladım. Bu iş sonuçlanıncaya kadar da devam edeceğim. Tüm siyasi partilerden destek almama rağmen CHP’den bir destek alamadım, üstüne de partiden ihraç edildim” şeklinde konuştu. Yürüyüş kararı aldığı günden bu yana hem telefondan hem sosyal medyadan tehditler aldığını ancak bunları önemsemediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, Didim’de FETÖ’ye para aktaranların ortaya çıkması için verdiği mücadeleyi sürdürmekte kararlı olduğunu kaydetti.Kılıçdaroğlu, “Başlattığım ölüm orucuna devam edeceğim. Bu mücadeleyi bırakmayacağım. Ağabeyime de küçük bir not: Namuslu insanlar da namussuz insanlar kadar cesur olmalı.” diye konuştu. Celal Kılıçdaroğlu CHP’den istifa etti

Ağabeyi ihracını isteyince istifa etti

Disipline sevk edilme kararını öğrenen Celal Kılıçdaroğlu ise, ihracı beklemeden istifa etti. Celal Kılıçdaroğlu, yaptığı yazılı basın açıklamasında istifasının disipline sevk edilmesine tepki olduğunu söyledi. PENSILVANYA’DAN MI TALİMAT ALIYORLARAmacının FETÖ’nün Didim Belediyesi ile olan ilişkisini ortaya çıkarmak olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, karardan onur duyduğunu belirtti. Celal Kılıçdaroğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “FETÖ’cülerle kol kola olan Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ı içine sindirebilen bir parti ile benim zaten işim olmaz. Bunca olanlardan sonra aklıma gelen soru şu; Acaba Genel Merkez yöneticileri beni ve Atatürkçüleri partiden atmak için talimatı Pensilvanya’dan mı alıyor? Bu saatten sonra ben zaten CHP’de durmam. Hiç zahmet etmesinler, istifamı veriyorum”

Kılıçdaroğlu’nun kardeşi ‘FETÖ temizliği’ için yürüyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kardeşi Celal Kılıçdaroğlu, “Aydın’ın, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’ndan (FETÖ/PDY) temizlenmesi ve örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile yandaşlarının hesap vermesi” amacıyla Söke’den Didim’e başlattığı yürüyüş 3. gününde de devam etti.Kılıçdaroğlu, Söke’den cuma günü başlattığı, güvenlik güçleri eşliğinde sürdürdüğü yürüyüşte Didim ilçe sınırlarındaki Akköy’e ulaştı.Kılıçdaroğlu, 56 kilometrelik yolun 40 kilometreden fazlasını tamamladığını, sabah 9’da başlattığı yürüyüşü akşam saat 5’te sonlandırdığını, yaşı gereği yürümekte zorluk çektiğini bildirdi. Yürüyüşünü yarın Didim’de sonlandırmayı hedeflediğine değinen Kılıçdaroğlu, yol boyunca sevgi ve destekle karşılaştığını belirterek “Bana büyük destek verdiler. Yeri geldi akşamları arabada yattım, yeri geldi köylü vatandaşlar evlerine davet etti. Bu yaşıma rağmen mücadelemden vazgeçmedim, vazgeçmeyeceğim de.” dedi.Ağabeyimi de kandırmışlar! “Tehdit telefonları alıyorum”Tanımadığı telefonlardan ve gizli numaralardan tehdit edildiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, “Yürüyüş yapma diyorlar. ‘Yürüyüşe devam edersen seni öldürürüz, şunu yaparız bunu yaparız’ diyorlar. Ben buradan İçişleri Bakanlığına sesleniyorum, gelsinler bu duruma el atsınlar. Duruma el atılmadığı zaman yürüyüş sonrası evimde ölüm orucuna başlayacağım. Amacım Didim Belediyesi başta olmak üzere tüm belediyelerdeki FETÖ’cülerin devlete hesap vermesi.” ifadesini kullandı. Türkiye’deki CHP’li belediyelerde, özellikle de Didim Belediyesinde FETÖ’cülerin yoğun olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, sıradan bir vatandaş olarak üzerine düşen görevi yaptığını vurgulayarak, “Parti ayrımı falan gözetmiyorum, yeter ki bu FETÖ’cüler temizlensin. Didim Belediye Başkanı, gelsin bir televizyon programında tartışalım. Yüreği varsa gelsin ‘Celal Kılıçdaroğlu yalancıdır’ desin.” diye konuştu.Ağabeyi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan tüm CHP’li belediyelerdeki FETÖ’cülerin temizlenmesini konusunda desteğini beklediğini belirten Kılıçdaroğlu, kendisine destek verenlerle birlikte yarın Didim Belediyesine önünde sonlanacak yürüyüşün ardından basın açıklaması yapacağını kaydetti.Kılıçdaroğlu’na kardeş isyanı “Korkumuz yok”Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay ise Celal Kılıçdaroğlu’nun bu eylemi tek başına yapmadığını savundu. Atabay, bir takım eski siyasetçiler ve çıkar odaklarının Türkiye’deki sisli ortamı kullandıklarını ve kendilerini FETÖ’cü gösterip kamuoyu baskısı oluşturmaya, çıkarlar elde etmeye çalıştıklarını ifade etti.Atabay şunları kaydetti:”Olay Celal Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi değildir. Kendisinin arkasında bazı iş adamları ve bazı eski siyasetçiler var. İstanbul’da Sayın Genel Başkanımızla görüştüm. Bana ‘Didim halkının çıkarlarını, imkanlarını hiç bir insana kullandırtma ve yedirtme’ dedi. Mücadelemiz budur, kimseden korkumuz yok. İçişleri Bakanlığını göreve davet ettiklerini söylüyorlar. Bizler aylar önce başsavcılığın bizden istediği evrakı klasörle gönderdik. Hiç kimseden korkumuz yok, çünkü biz çiğ yemedik. Hiç kimseyle de bir ilişkimiz yok, anlımız açık.”

KAYNAK : Yenişafak