IMF’den Yunanistan’a kredi onayı

Uluslararası Para Fonu (IMF), Yunanistan’ın üçüncü kurtarma paketi programı kapsamında 1,6 milyar avroluk krediyi onayladığını açıkladı.

IMF’den Yunanistan’a kredi onayı

IMF’den yapılan açıklamada, yönetim kurulu tarafından Yunanistan için 1,6 milyar avroluk ihtiyati kredinin program bitimine kadar taahhüt edildiği bildirildi.

Yunanistan’ın borcunu hafifletmeye ihtiyaç duyduğuna vurgu yapılan açıklamada, kredinin şartlı olarak onaylandığı ve ülkenin Avrupalı kreditörlerinden borç sürdürülebilirliğine ilişkin teminat alınması halinde yürürlüğe gireceği belirtildi.

Açıklamada, “Makamların ekonomik uyum programını destekleyen taahhüt prensipte, yani fonun Yunanistan’ın borç sürdürülebilirliğine ilişkin Avrupalı ortaklarından kesin ve güvenilir teminat aldıktan sonra ve Yunanistan ekonomik programının yolunda gitmesi şartıyla, onaylanmıştır” ifadelerine yer verildi.

IMF Direktörü Christine Lagarde da programın başarıyla uygulanması halinde bile borç sürdürülebilirliğinin sağlanamayacağını ve Avrupalı kreditörlerin Yunanistan’ın borcunu hafifletmesi gerektiğini ifade etti.

IMF, 2015 yılında imzalanan Yunanistan’ın üçüncü kurtarma paketi programına ülkenin borcunun sürdürülebilir olmadığı ve bütçe disiplini hedeflerinin çok yüksek olduğu endişeleri dolayısıyla katılmayı reddetmişti.

IMF ve başta Almanya olmak üzere Yunanistan’ın Avrupalı kreditörleri arasındaki anlaşmazlık dolayısıyla son kredi dilimine ilişkin uzlaşma sağlanamamıştı.

Yunanistan’ın bu yılın ilk çeyreği itibarıyla 310 milyar avro kamu borcu bulunuyor. Milli gelirinin yüzde 176’sına ulaşan borç yükü Avro bölgesinin en yükseği konumunda.

‘Türkiye mali şeffaflıkta ilerleme kaydetti’

IMF Türkiye Mali Şeffaflık Değerlendirme Raporunda, “Türkiye son mali şeffaflık uygulamalarını geliştirmek için son 15 yıl içerisinde dikkate değer mesafe kaydetti” ifadesine yer verildi.IMF heyetinin mali şeffaflık üzerine Türkiye’de incelemelere başladığı 2000 yılından bu yana, kamuya açık bilgilerin kapsamı, zamanlaması ve güvenilirliği alanlarında dikkate değer gelişme kaydedildiği vurgulandı.IMF raporunda, “Türkiye’nin mali öngörüleri ve bütçeleri daha fazla bütünlük taşıyan, daha performans odaklı, daha ileriye odaklı bir hal aldı. 2000 yılında bütçe hükümetin temel harcamalarının sadece üçte birini kapsıyordu. Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın (GSYH) yüzde 3’üne denk gelen 13 ek bütçe fonu dışarıda bırakılıyordu. Sadece bütçe yılına odaklanılıyor, makro ekonomik gelişmelerlere ilişkin sınırlı bilgi sağlanıyordu. Hükümetin mali ve sektörel hedeflerine ilişkin açık bir ifade kullanılmıyordu. Bugün bütçe, kapsamlı yasal çerçeve içerisinde hükümetin öncelikli harcamalarının yaklaşık yüzde 90’ını kapsayacak şekilde hazırlanıyor.” ifadeleri kullanıldı.Türkiye önemli mesafe kaydettiRaporda, Türkiye’nin önemli reformlarını gerçekleştirerek, IMF’nin Yeni Mali Şeffaflık Düzenlemesi çerçevesindeki toplam 36 kriterde önemli seviyede ilerleme kaydettiği vurgulandı.Türkiye’nin söz konusu 36 kriterden 10’unu “temel seviyede”,13 kriteri “iyi seviyede”, 6 kriteri ise “ileri seviyede” karşıladığı belirtildi. Kriterler içeriside Türkiye’nin en kapsamlı ilerlemeyi mali raporlama alanında kaydettiği belirtilirken, halen 5 alanda temel kriterlerin karşılanmadığı hatırlatıldı.Türkiye’de önümüzdeki dönemde daha da ilerleme kaydedilmesi gereken alanların olduğu belirtilen raporda, “Mali istatistikler genel hükümeti kapsarken, Türkiye’nin kamuya ait 468 kamu şirketini konsolide etmiyor. Bu şirketleri giderleri GSYH’nın yaklaşık yüzde 12,6’sını oluşturuyor” ifadesine yer verildi.Raporda ayrıca bilanço tablolarının finansal ve finansal olmayan yükümlülükleri içerirken, hükümetin mal varlıklarının mevcuduna ise değerinden daha düşük şekilde yer verildiği belirtildi.Raporda, “Türkiye son yıllarda ekonomik tahminlerinde iyimser bir temayüle sahip. Reel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla büyümesi yüzde 1 daha fazla tahmin ediliyor” ifadesine yer verildi.Enflasyon tahminlerinde de daha düşük tahminlerde bulunulduğu belirtildi.Son 10 yılda performans bazlı bütçe sistemi konusunda gerçekleştirilen çalışmalara rağmen, bütçenin büyük oranda yönetimsel ve girdi bazlı olduğu, bunun da hükümetin politika önceliklerinin anlaşılmasını zorlaştırdığı kaydedildi.Öte yandan hükümetin halihazırda alternatif makro mali senaryolara ilişkin hazırlık yaptığı, fakat bu çalışmaların yayımlanmadığı öne sürüldü.Raporun tavsiye bölümünde ise Türkiye’nin kamu şirketlerini de dahil ederek şirketlerin mali raporlama kapsamı genişletmesi gerektiği belirtildi.Raporda ayrıca kamunun mal varlığının ise gerçek değerlerini yansıtacak şekilde bilanço tablolarının da kapsamının genişletilmesi gerektiği vurgulandı.IMF’ye finansal serbestlik şart’Türkiye’nin büyümesi artarak devam edecek’Türkiye’de borsanın kısa tarihi: İMKB’den BİST’e tarihi zirve

Büyüme tahminini yükseltin

Türkiye’nin 15 Temmuz darbe girişimi ihanetinin ardından hızlıca toparlanması, derecelendirme kuruluşlarıyla bankaları hizaya getirdi. Türkiye ekonomisinin geçen yılki 2,9’lük büyümenin ardından bu yılın ilk çeyrekte yüzde 5 büyüme yakalaması büyüme tahminlerini alt üst etti. Moody’s’ın Nisan ayının ortalarında Türkiye’nin 2017 büyüme tahminini yükseltmesinin ardından diğerleri sıraya girdi. Türkiye’yi yakından takip eden ABD ve Avrupa merkezli bankalar, derecelendirme kuruluşları ve ekonomiyle ilgili uluslararası kurumlardan şimdiye kadar 9’u büyüme tahminini yükseltti.HAZİRANDA SIRAYA GİRDİLERAvrupa Birliği Komisyonu, Türkiye’nin büyüme tahminini mayısta yaptı. Haziranda ise Fitch, Morgan Stanley, OECD, Dünya Bankası, Goldman Sachs ve HSBC büyüme tahminlerini yukarı taşıdı. En büyük revizyonu yapan uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch, daha önce yüzde 2,4 olarak duyurduğu Türkiye’nin 2017 büyüme tahminini yüzde 4,7’ye çıkardı. Bir puan ve üstü artışla revizyon yapan bir diğer kuruluş ise ABD’nin ünlü bankası Morgan Stanley oldu. Büyüme tahminlerinde yapılan yukarı yönlü revizyonlar; Türkiye’nin hızlı büyüme potansiyeline dayandırılıyor. Morgan Stanley, büyüme beklentisini yukarı yönlü revize etmesine neden olarak Kredi Garanti Fonu gibi politika teşviklerinin sağladığı faydaları işaret etti. Türkiye ekonomisinin bu sene yüzde 4,7 büyüyeceğini belirten Fitch’in revizyonla ilgili açıklamasında, Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 5 büyüme yakalayarak beklentileri aştığına dikkat çekildi. 15 Temmuz’daki darbe girişiminin ardından hükümetin ekonomik aktiviteleri destekleyici teşvikler sunduğunun altı çizilirken, Kasım 2019’a kadar Türkiye’de yeni bir seçim yapılmayacağından dolayı bunun yatırımı ve tüketimi desteklemesinin beklendiği vurgulandı. BELİRSİZLİK KALKTITürkiye’nin büyüme tahminini bu yıl için yüzde 2,8’den yüzde 3’e çıkaran Avrupa Birliği Komisyonu ise Türkiye ekonomisinin 2016 yılında hız kaybettiği, bu durumun belirsizliklerin kademeli olarak azalmasıyla tersine döneceğini rapor etti. Türkiye’de istihdam artışının daha da artacağının ifade edildiği raporda, Türkiye’de siyasi ve politik belirsizliklerin bu yıl düşmesinin beklendiği, bu durumun güveni artıracağı, yatırımların ve hanehalkı tüketiminin yükseleceği bildirildi.Dünya Bankası’nın Haziran ayında yayımladığı ‘Küresel Ekonomik Beklentiler (GEP)’ raporunda; Türkiye büyüme beklentileri en fazla yükseltilen ülke oldu. Raporda, “Türkiye’nin büyüme tahminleri, ekonominin başarısız darbe girişiminin ardından beklenenden hızlı toparlanması nedeniyle yukarı revize edildi” dendi. OECD ise yaptığı yarım puanlık revizyon gerekçesinde; şu vurgu dikkat çekti: “Mali ve diğer tedbirler, ihracat talebinde toparlanmanın da desteği ile özel tüketimi ve yatırımları canlandırdı.” OVP’deki yüzde 4,4 tahmini yukarı çıkarTürkiye’nin 2017-2019 dönemine ilişkin Orta Vadeli Program’da (OVP) bu yıl için öngörülen büyüme tahmini yüzde 4,4 olarak açıklanmıştı. Ancak gerek ilk çeyrekte kaydedilen yüzde 5’lik büyüme gerek, ikinci çeyreğe ilişkin şimdiye kadar ortaya çıkan güçlü veriler; bu yılki büyümenin OVP’de ortaya konulan tahmininin üzerinde olacağı beklentisini arttırdı. Nitekim Merkez Bankası önceki gün, Türkiye’nin 2017 büyüme beklentisinin yüzde 3,4’ten 4,1’e çıktığını açıkladı. Her yıl eylül-ekim aylarında yenilenen OVP’de yüzde 4,4’lük büyüme tahmininin arttırılması bekleniyor. MOODY’S VE IMF ŞAŞKINDiğer bir kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s ise Türkiye ekonomisinin ilk çeyrekteki yüzde 5’lik büyümesinin ardından büyüme tahminini 0,4 puan artışla yüzde 2,2’den yüzde 2,6’ya çıkardı. Ancak derecelendirme kuruluşunun Orta Vadeli Program (OVP) ile ilan ettiğimiz yüzde 4,4’lük büyüme hedefine pek inanmıyor. Bir zamanlar Türkiye’ye para satan ve ardından da kredi olarak verdiği parayı nasıl kullanmamız gerektiği konusunda ahkam kesen Uluslararası Para Fonu (IMF) ise Türkiye’nin büyümesine karşın şaşkın bir tavır sergiliyor. IMF, 18 Nisan 2017 tarihinde Türkiye için ekonomik büyüme beklentisini yüzde 3’ten yüzde 2,5’e düşürdü.EKONOMİSTLER YÜZDE 3,9’E ÇIKTIReuters’ın 41 ekonomistin katılımı ile gerçekleştirdiği ankete göre de Türkiye’nin bu yıllık büyüme beklentileri 2017 için yüzde 2.6’dan 3.9’a revize edildi. Anketi dün duyuran Reuters, haberinde şu ifadelere yer verildi: “Darbe girişimi sonrası ekonomideki yavaşlamaya son vermek adına istihdam, ihracat ve üretime yönelik sağlanan teşviklerin ve ilk çeyrekte yaşanan yüzde 5’lik büyümenin ardından ekonomistlerin bu yıl için Türkiye ekonomisine yönelik büyüme beklentileri Nisan ayındaki ankete göre yukarı yönlü sert revize edildi.”

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ