Felsefeyi şiirle buluşturan filozof

Türkiye’deki ilk Hölderlin biyografisi yayınlandı. Ahmet Sarı’nın kaleme aldığı ‘Kalplerin Yıldızlı Göğü: Hölderlin’ kitabı Alman felsefesinin kurucu filozoflarından şair Hölderlin’i yakından tanımak için…

Felsefeyi şiirle buluşturan filozof

Johann Christian Friedrich Hölderlin (1770-1834) felsefe ile şiiri kotarmış, şiiri felsefenin, felsefeyi ise şiirin imbiğinden geçirmiş bir isim. Alman lirik şiirinin en önemli ismi. ‘Kalplerin Yıldızlı Göğü: Hölderlin’, Türkiye’deki ilk Hölderlin biyografisi. Alman Dili ve Edebiyatı hocası Ahmet Sarı’nın kaleminden okura ulaşan eser Çizgi Yayınları Germanistik serisinden çıktı.

HÖLDERLİN’İN YÜKÜ

Bu biyografi için ilk elden kaynakları taradığını biliyorum. Yani Hölderlin çok özel senin için… Kitabın yazılma sergüzeştini anlatır mısın biraz?

Hölderlin, Klasik ve Erken Romantik dönemin önemli filozoflarından biri. Alman felsefesinin belki de belkemiğini oluşturan kurucu filozofların arasında bir şair olarak, şiiri felsefenin felsefeyi de şiirin imbiğinden geçirmiş biri.

Sanki bu dönemin felsefi yükü şair Hölderlin’in omzundaydı. Doktora tezi döneminde zihnimde bir fikir olarak oluştu onun biyografisini yazma düşüncesi. Çok sevdiğim ve trajik yaşamına da saygı duyduğum için Almanya’dan kaynakları getirerek yola koyuldum. 

Hölderlin’e göre Rilke tesiri ve sevgisi daha baskın şiirimizde. Bunu neye bağlıyorsun?

Rilke’nin zamanının bize daha yakın Hölderlin döneminin daha uzak olmasına bağlıyorum. Rilke’nin 20. yüzyılın ilk çeyreğini görmüş olması Hölderlin’in Klasik ve Erken Romantik dönemde yaşamış olmasıyla açıklıyorum. Rilke’nin hemen hemen tüm şiirlerinin, eserlerinin çevrilmiş olmasına rağmen Hölderlin’den sadece seçkiler yapılmış.

Bir de, Osmanlı aydınlarımızın Alman dostluğu etkisiyle şiirsel alanda Rilke’ye  daha çok değer vermiş. Bugün transkripsiyonu yapılmamış, Türkçeye sadeleştirilmemiş Alman edebiyatı yazarlarından, şairlerinden Tanzimat ve sonrası döneminde Hölderlin’e değil, Rilke’ye değer verildiği ve okunduğundan şanslı bir Türk okur kitlesine erişti Rilke diye düşünüyorum. 

Kitapta Hölderlin’in felsefî ve estetik görüşlerinin etkisini sık sık çiziyorsun…

Hölderlin’in büyüklüğünü gösteren b ir kanıt da Klasik ve Erken Romantik dönemde şairlerin, yazarların, filozofların buluştuğu Jena’da, Heidelberg’de köklü üniversitelerde felsefe, estetik derslerine girmesidir. Hegel ile sıkı dost, Schelling, Schleiermacher ile ilişkisi sıkı, Fichte, Schiller ile felsefi sorunları tartışan önemli bir şairdir.

MİSTİK OLANA İLGİ

Hölderlin’in kesinlikle şair bir zihninin yanında filozof zihnide olduğu, metaforik bir zihnin yanında felsefi kavramları ve kuramları da tartıştığı yoğun ve geniş bir muhakemesi olduğu söylenebilir. 

Peki Hölderlin’in Helen kültürüne temayülünü nasıl yorumluyorsun?

Hölderlin yaratıcılığının ve yazı ödevinin temelini Kadim Yunan’dan yani Helen idealinden alır. Hölderlin o dünyaya büyülü bir şekilde hayrandır. Kadim Yunan onda meczolmuş, damıtılmıştır denilebilir. Pindaros ve Empedokles gibi filozoflar üzerine uzun süre düşünmüş, bunları eserlerine konu kılmıştır.

Hölderlin’in ülkemizde çok seviliyor olması şiirindeki ve hatta hayatındaki ‘mistisizm’ ile ilgili olabilir mi?

Aslında mistik olana, mistisizme bulaşana gizliden bir sevgi duyuyoruz içimizde. Rilke’yi bu yüzden seviyoruz. Ayhan Kırdar, Necip Fazıl, Ziya Osman Saba, William Blake bu yüzden hoşumuza gidiyor. Evet. Hölderlin’de de mistik bir yön var.

Hölderlin, kimin neyin Mecnûn’u?

AHMET SARI: Trajediye önem verdiğim için Hölderlin’in yaşantısından hele de otuz yılı aşkın delilik döneminden, sessizlik döneminden, susku döneminden dolayı Hölderlin’i diğer şairlerle karşılaştırdığımda bende hep Hölderlin ağır basar. Nietzsche gibi aklın zarını içerden düşünmek yoluyla şişirip şişirip inceltmiş ve sonunda da patlatmış da denebilir Hölderlin için. Tasavvufta Mecnun için Leyla’dan Mevla’ya geçiş evresinin Hölderlin’de gerçekleştiği kanaatinde değilim. 

Bu kitaptan sonra bir Rilke, Trakl ve hatta Goethe biyografisi de beklemeli miyiz senden? Bence beklemeliyiz…

Trakl etütlerine başladım. Bir Trakl biyografisinden sonra geniş bir soluklanışla Rilke’nin özgün dünyasına dalmak işitiyorum..

KAYNAK : STAR Gazetesi

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ