Ekmeğin suçu yok

Türk insanının enerji ihtiyacının yaklaşık yüzde 25’i, protein ihtiyacının ise yüzde 50’ye yakını ekmek ile karşılandığını bildiren İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Atilla Bektaş, “Bu günlerde beslenmede ekmeğin zararlı bir alışkanlık olduğunu iddia edenler var. Halbuki tarih boyunca ekmek insanın beslenme ve enerji ihtiyacının karşılanmasında çok önemli bir rol oynamıştır” dedi.

Ekmeğin suçu yok

Ülkemiz tahıl ürünleri tüketimi içinde ekmek birinci sırada olduğunu bildiren Dr. Atilla Bektaş, birinci sırada olan ekmeği bulgur, pirinç ve makarnanın izlediğini belirterek ekmeğe ilave olarak pide, lavaş, bazlama, yufka, simit, kek ve pasta gibi unlu mamulleri de ilave edersek günlük kişi başına tüketim 250-300 gramı bulduğunu bildirdi.

“Günlük ortalama 185 gram olan ekmek tüketimimizin sadece 20-25 gramı tam tahıllı ekmek olup, maalesef geri kalanı rafine edilmiş beyaz ekmektir” diyen Dr. Bektaş, “Beyaz, tam tahıl, tam buğday ve kepekli ekmek nedir? Buğday tanesinin dış kabuğuna kepek denir. Bu bölüm çıkarılarak elde edilen ekmeğe ‘beyaz ekmek’ diyebiliriz. ‘Tam buğday ekmeği’ denildiğinde ise kepeğin çıkarılmadığı ekmek anlaşılır. ‘Kepekli ekmek’ ise beyaz una dışarıdan kepek katılması ile elde edilir. ‘Tam tahıl ekmeği’ dediğimizde ise buğday, çavdar ya da yulaf gibi birden fazla tahılı içeren ekmek anlaşılır. Beyaz undan yapılan ekmek sağlıksızdır. Kepekli, tam buğday ya da tam tahıl ekmek tüketimi yüksek lif içeriği sayesinde kabızlığı önler, kan şekerini ve kan yağlarını düşürür. Hatta tam tahıl ekmeği ile alınan lif miktarı bazı meyve sebzeden alınan lif miktarından fazladır” şeklinde bildirdi.

Beslenme bozukluğu saça zarar veriyor

Saç Sorunları Koordinatörü Yasemin Gülgör, sağlıklı bir saç için sağlıklı beslenmek gerektiğini belirtti. Sağlıklı saçlar için sağlıklı beslenmeye önem vermek gerektiğini kaydeden Gülgör, diyet yaparken saç sağlığına da dikkat etmek gerektiğini anlattı. Gülgör, uzman kontrolü dışında yapılan ve kısa süreli sıkı diyetlerde, aç kalındığında saça zarar gelebileceği ifade etti. Gülgör, “Beslenme bozuklukları, saç yapısında değişikliklere neden olabilir. Yanlış diyet yapıldığında saçlarınızda dökülme meydana gelebilir. Bunun nedeni eksik alınan vitamin ve minerallerdir” diye konuştu.Spor saça zarar verir mi?Yaz aylarının yaklaşmasıyla kişilerin diyet ve spora ağırlık verdiği günlerde olduğumuzu hatırlatan Gülgör, spor yapmanın saçlara zararı olmadığını da hatırlattı. Egzersiz yapmanın ya da ağırlık kaldırmanın saç dökülmesine sebebiyet vermediğinin altını çizen Gülgör, şöyle devam etti:”Birçok insan diyetle beraber spor da yapıyor. Yapılan hiç bir spor, saça zarar vermez, dökülmesine neden olmaz. Saç sağlığına önem veren kişinin yalnızca diyet yaparken aldığı besinlere dikkat etmesi gerekir. Çünkü açlık ve beslenme bozuklukları saç yapısında değişikliklere sebep olabiliyor. Vücudun ihtiyacı olan besinler düzenli alınmadığı takdirde saçta sorun başladığını görüyoruz. Daha ayrıntılı bilgi almak isteyen hastalarımız www.gazisacekimi.com isimli sitemizi ziyaret edebilirler.”Obeziteyle beslenerek mücadele edin Faydası hiç yok zararı çok! Naneli sakız çiğneyerek zayıflayın

Tahıllı ekmek ve komposto size yeter

Ramazan’da sahur ve iftar beslenmesi ile ilgili bilgi veren Diyetisyen Esra Kula, doğru beslenme yöntemleri ile açlık ve susuzluk hissinin azaltılabileceğini ifade etti. Susuzlukla mücadele etmek için uygulanacak en önemli yöntemin, iftar ile sahur arasında, vücudu suya doyurmak olduğunu belirten Diyetisyen Esra Kula, “Her yarım saatte ya da saat başında su içmeyi alışkanlık haline getirmek bu sorunu çözebilir. Bununla birlikte sahurda su içeriği yüksek bazı meyveler veya şekersiz kaynatılmış kompostolar susuzluğu hissetmemizi geciktirecektir. Ama uzun süre susuz kalmanın etkilerini mutlaka iftara yakın zamanlarda hissedeceğiz. Ama hissiyatı azaltmak oruç tutmayı kolaylaştırmak için sahur öğününde şekersiz kaynatılmış kompostolarla destek sağlanabilir” diye konuştu. Diyetisyen Esra Kula, açlık hissiyatının azalması için de, özellikle sahurda, beyaz un ile yapılmış ekmek ya da diğer gıdalardan uzak durulmasını, tam tahıldan zengin ekmek eşliğinde, yumurta, peynir ve zeytinin bulunduğu hafif kahvaltıların ideal olacağını belirtti.Bol su ve yürüyüş orucu kolaylaştırır İftardan iki saat sonra ara öğünİftardan iki saat sonra ara öğün alınmasını da öneren Kula, “Çünkü gün boyu yiyemediğimiz meyve, süt, yoğurt gibi kalsiyum, vitamin ve mineral kaynaklarını vücuda sağlamak için en önemli saatler iftardan iki saat sonra koyacağımız ufak bir ara öğünle sağlanabilir. Ara öğünde, meyve, yoğurt ya da kaliteli yağlar içeren fındık, badem gibi yemişler bulunabilir” dedi.Doğru beslenerek Ramazan’da kilo verinRamazan’da doğru beslenme ile kilo da verilebileceğine dikkat çeken Kula, “Aslında kilo vermenin mekaniği alınan enerji ile harcanan enerji arasındaki orantıda saklıdır. Ramazan’da iftarda ve sahurda dengeli dağılım yaptığınızda hem kilo kaybı sağlayabilirsiniz hem de Ramazan’da olan yükümlülüğünüzü yerine getirebilirsiniz. Bunun için özellikle sahura dikkat etmek gerekir. Kaliteli protein ile tam tahılları içeren bir öğün düzenlediğinizde ve iftarda da yine vücudun ihtiyacı olduğu kadar protein, tam tahıllı gıdalar ve sebzelerle desteklediğinizde kilo kaybı olacaktır” ifadelerini kullandı.Sağlık Bakanlığı’ndan Ramazan uyarısı

Ekmek kansere kalkan

Lifler kilo kontrolü sağlar, kalp-damar hastalıklarına yakalanma ve diyabet oluşum riskini azaltığını bildiren Dr. Atilla Bektaş aynı zamanda bağırsak, meme kanseri ve diğer kronik hastalıklara yakalanma riskini de düşürdüğünü ifade etti. Günde 6-11 dilim tam buğday/ tahıl ekmeği tüketilmesi önerildiğini bildiren Bektaş, “Bu günlerde kepeğin vücutta demir, kalsiyum, çinko, bakır, magnezyum gibi minerallerin emilimini azalttığı öne sürülmektedir. Günlük 22 grama kadar saf kepek alımı demir ya da kalsiyum emilimini etkilemez. Üstelik kepek bu minerallerin bir kısmını fazladan B ve E gibi vitaminleri de kapsar. Ayrıca ekmek yapımında kullanılan maya ile bu minerallerin emilimi de artmaktadır. Son çıkan Türkiye Beslenme Rehberi’ne (TÜBER) göre her öğün tam tahıl ekmek tüketilmesi önerilir. Tahıl ürünü olarak bulgur, pirinç ve makarna yeniyorsa günlük 5-6 ince dilim, sadece ekmek yeniyorsa günlük 6-11 ince dilim ekmek tüketilmesi tahıl ihtiyacını karşılamaktadır. Bu miktar ağır işte çalışan enerji ihtiyacı fazla olanlarda daha da arttırılabilir” dedi.

“Burada yapmamız gereken şey ekmeği kepeğinden ayırmamaktır” diyen Dr. Atilla Bektaş, “Bu ucuz, besleyici ve kolaylıkla alabileceğimiz, eski can dostumuz ekmeği sofralarımızdan eksik etmeyelim” hatırlatmasında bulundu.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ