Devlet Bahçeli: Davaları davamızdır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. İsrail’in Mescid-i Aksa’daki uygulamalarını terör olarak tanımlayan Bahçeli, “Filistinli kardeşlerimizin davaları bizim davamızdır” dedi. CHP’nin söylemlerini eleştiren Bahçeli, HDP’nin sokak eylemi kararı için de “HDP sokaktan başka yerde ne zaman bulunmuştur ki şimdi sokağa iniyor” dedi.

Devlet Bahçeli: Davaları davamızdır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Bahçeli’nin açıklamasından öne çıkan başlıklar şöyle:

İsrail’in Filistinli Müslümanlara yönelik tahammülsüz ve tahakkümcü yaklaşımı son günlerin en sıcak en can yakan konusudur. İsrail, büyük bir vicdan suçuna imza atmıştır. Mescid-i Aksa’ya çıkan yollarda, Kudüs’ün farklı noktalarında Filistinli kardeşlerimize canice ateş açılmıştır. Siyonizm bir kez daha Kudüs’te vahşi bir komplonun hazırlayıcısı olmuştur. Bunu yaparken de yüce dinimizin kutsallarına zarar vermekten geri durmamıştır. Mescid-i Aksa’nın kısıtlamalara maruz kalması İsrail’in karanlık niyetini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Düşmanca muamele sadece Müslümanların değil, aslında tüm insanlığın nezdinde nefretle yankı bulmalıdır.

İsrail, insan haklarını çiğnemiştir ve bu konuda sicili oldukça kabarıktır. Din ve vicdan hürriyetini baskı altına, hatta askıya almıştır. İsrail’in yöntemi terörden farksızdır.

“İslam alemi sığ gündemlerin kumandasında”

Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi, Mescid-i Aksa inancımızın üç büyük değeridir. Her biri eşsiz ve paha biçilmez manevi hazinedir. Bunların herhangi birisine karşı yapılacak saldırı, aslında tüm Müslümanları hedef almış sayılmalıdır ve de öyle sayılacaktır. Ne var ki İslam alemi sığ gündemlerin kumandasında, gündelik hedeflerin kuyruğundadır.

“Türkiye doğru noktadadır”

İsrail’le açık veya gizli ilişki içinde olanlar Batı Şeria, Gazze ve Kudüs’te olanlara ilgisizdir. Bu ilgisizlik bir nevi siyasi hesaplaşmaların, çıkar kavgalarının mahsulüdür. İsrail büyük mescitlerimizden ibadete kapatabilmektedir. Arap Birliği nerededir? İsrail’i kınamaktan neden acizdir? Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan vasıtasıyla Türkiye tarafını göstermiştir. Kaldı ki İsrail’in Harem-i Şerif’e karşı sergilediği kaba, hırçın ve saygısız, onur kırıcı dehşeti ülkemizde infialle karşılaşmıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan İsrail vandallığını gündeme getirmiştir. Bu açıdan Türkiye doğru noktadadır. ABD, Rusya, BM ve AB’den oluşan Ortadoğu dörtlüsü Kudüs’teki gerginlikte bir pozisyon belirlemiştir ama bir sonuç doğurmamıştır.

İsrail’den geri adım: Mescid-i Aksa’da arama dedektörleri kaldırıldı

İsrail polisinin Mescid-i Aksa’nın kapılarına kurduğu elektronik arama dedektörlerini kaldırdığı bildirildi.Eski Mescid-i Aksa Müdürü Şeyh Naci Bekirat, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail polisinin arama dedektörlerini kaldırmaya başladığını ancak kameraları bıraktığını belirtti. Bekirat, kameraların bırakılmasının taleplerini karşılamadığını bunu kabul etmeyeceklerini kaydetti.İsrail Güvenlik Kabinesi’nin gece geç saatlere kadar süren toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada, “Güvenlik Kabinesi tüm güvenlik birimlerinin tavsiye ettiği üzere metal arama dedektörlerini kaldırarak, bunun yerine ileri teknolojiyi kullanarak başka önlemler almaya karar verdi. Bu şekilde (etrafı surlarla çevrili Kudüs’ün) Eski Şehir bölgesi ve Mescid-i Aksa’da ibadet edenlerin güvenliği sağlanacak.” ifadelerine yer verildi.Söz konusu ileri teknoloji önlemlerin hayata geçirilene kadar “çok sayıda polisin şehre konuşlandırılacağı ve Aksa’ya yapılan ziyaretlerin güvenliğini sağlamak için zaruri adımların atılacağı” belirtilen açıklamada, yeni teknolojik önlemlerin bugünden itibaren 6 ay içinde tamamlanabilmesi için hükümetin 100 milyon Şekel (yaklaşık 28 milyon dolar) ayırdığı bildirdi.Aksa’nın kapılarına kamyonlarla gelen belediye çalışanları söktükleri dedektörleri götürdü.İsrail’in Haaretz gazetesine konuşan güvenlik kabinesi üyelerinden ismini açıklamayan bir yetkili, “İsrail’in Mescid-i Aksa’daki statükoyu korumaya niyetli olduğunu” vurguladı.Öte yandan İsrail polisi, Kudüs’ün Aslanlı (Esbat) kapısında toplanan Filistinli gençlere gözyaşartıcı gaz ve ses bombalarıyla müdahale etti. Filistinli gençlerle polis arasında yaşanan çatışmalar şehrin çevresinde sürüyor.İsrail polisi, 14 Temmuz Cuma günü Mescid-i Aksa’da silahlı saldırıda bulunduğunu iddia ettiği 3 Filistinliyi öldürmüş, olayda yaralanan 2 İsrail polisinin ise kaldırıldıkları hastanede öldüğünü açıklamıştı. Olayın ardından Mescid-i Aksa’yı ibadete kapatan İsrail güçleri, Harem-i Şerif’in iki kapısını pazar günü açmış, ancak kapılara metal arama dedektörleri yerleştirmişti.İsrail, Mescid-i Aksa’nın kapılarına kurduğu metal dedektörler vasıtasıyla Aksa Vakfınca kontrol edilen Harem-i Şerif’te egemenlik sağlamak istiyor. Filistin halkı, metal dedektörlerin güvenlik gerekçesiyle değil Aksa üzerinde hakimiyet kurma amaçlı olduğunu düşünüyor.İsrail’in, Aksa’yı yönetme hakkını resmi olarak tanıdığı Aksa Vakfına danışmadan attığı bu tek taraflı adımın kabulü halinde bunu daha ileri adımların takip edeceğini belirten Filistinliler, böylece Aksa’nın zamansal ve mekansal olarak bölünüp Yahudilere tahsisinden ve ellerinden alınmasından endişe ediyordu.Video: İsrail’den geri adım: Mescid-i Aksa’da arama dedektörleri kaldırılıyor

“Davaları bizim davamızdır”

Müslüman Türk milleti oynanan oyunların farkındadır. Kudüs’te dini ve etnik temizlik yapmak için her köhnemiş ve karanlık yolu deneyen siyonizm zihniyeti, muhakkak mahcup ve mağlup edilecektir. Filistinli kardeşlerimizin davaları bizim davamızdır.

00:47 dk 19 Temmuz 2017 Yeni ŞafakKudüslü çocuk Yahudilere haykırdı!

Mescid-i Aksa’da günlerdir işgalci politikasını daha derinden hissettiren İsrail güçleri, mescide Müslümanları almamakta ısrar ediyor. Binlerce Müslüman, Aksa kapılarında nöbet tutuyor. Filistinli küçük bir çocuk da ‘Aksa’nın muhafız’ları arasında. Küçük çocuğun Yahudilere haykırışı…


Provokasyon uyarısı

Türkiye’deki sinagoglara yapılacak en ufak saldırı, elimizi zayıflatmakla kalmayacak, din ve vicdan hürriyetine darbe olacaktır. Bunu da doğru göremeyiz. Bu yüzden son günlerde medyaya yansıyan bazı müessif hadiseleri endişe ile izlediğimi özellikle belirtmek isterim. Musevi vatandaşlarımızın dini tercih ve inanç haklarına gelebilecek zayiat, bilinsin ki Türkiye’ye yakışmayacak, Türk milleti ile bağdaşmayacak bir çirkinliktir ki buna da asla onay veremeyiz.

“Ha YPG ha SDG ha FETÖ ha PKK”

YPG, isim değiştiriyormuş, yeni adıyla ‘Suriye Demokratik Güçleri’ olacakmış. İsmin ne önemi var, kaldı ki bu değişiklik malumun ilanı da değildir? İsim değişikliği, cinayet ve ihanetleri nasıl örtecektir. Terör her yerde, terörist her isim altında terörist ve şerefsizdir. Ha YPG ha SDG ha FETÖ ha PKK, bunlar arasında en küçük eylem ve emel farklılığı yoktur.

Suro-Cevap– CHP’nin söylemlerinin ciddiye alacak hiçbir yönü yoktur. Gidişinden haberimiz yokken gelişimizden haberi nasıl olacak. Onu Ahmet Davutoğlu öyküsü ile birileri izah etmesi lazım. – YPG’ye silah yardımında bulunan bir ülkeye Türkiye bağımlı kalamaz. O alternatifler de şu an için Rusya’da S-400’lerdir. – HDP sokaktan başka yerde ne zaman bulunmuştur ki şimdi sokağa iniyor.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ