Bu kadar mı? Elbette değil

Star gazetesinin geleneksel olarak düzenlediği 4. Necip Fazıl Ödülleri töreninde Üstad’ın ‘Surda Bir Gedik Açtık’ şiirini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bu kadar mı” sözlerinin ardından bir kez daha seslendiren besteci Yücel Arzen “Bu kadar beğenmişken… Neden bununla yetinelim ki” dedi.

Bu kadar mı? Elbette değil

Besteci Yücel Arzen ve ekibi, besteledikleri Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Surda Bir Gedik Açtık’ şiiriyle Necip Fazıl Ödülleri töreninde büyük ilgi gördü. Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen törende Arzen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isteği üzerine eseri bir kez daha söyledi. Genç konuklar da ‘Surda Bir Gedik Açtık’ şiirini ‘Kudüs’te bir gedik açtık’ şeklinde söyleyerek eşlik etti. Eserin başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere tüm konuklar tarafından beğenilmesinden dolayı mutluluğunu ifade eden Yücel Arzen, hem bestenin hikayesini hem de görkemli gecede hissettiklerini Star’a anlattı…

ÜSTAD İLHAM VERDİ

Necip Fazıl Ödülleri için benden hem sahnede hem de hazırlanan kimi belgesel, VTR, reklam müzikleri bestelemem istendi. Bu yıl tema ‘Gençlik Ruh İşidir’ olunca yine dayanamayıp Necip Fazıl’ın Gençliğe Hitabesi’ne yöneldim. Ben, hep bu “dayanamamalar”la sürdürdüm yolculuğumu. (Gülüyor)

Bildiğiniz gibi Gençliğe Hitabe sonundaki bir beyit hariç aslında düz bir metindir. Gecenin temasını da gözeterek metinden hareketle bir şarkı sözü çıkardım ve son beyitle birleştirdim; “Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes Ey kahbe rüzgar artık ne yandan esersen es”

ŞARKIDAN EMİNDİM

Birinci mısrayı solo-koro / soru cevabıyla müziklendirdim. Ama ikinci mısra bana göre aslında tevekkülü de içeren yapısıyla beni daha çok etkiledi. Surlara kafa tutabilirsiniz, tutmalısınız da. Var olmak, kafa tutmaktır bir anlamıyla. Boyun eğilecek şey (bu dünyaya ait olması nedeniyle “kahbe”) elbette rüzgardır. Şarkı bir dombra ile başlar. Ve fakat hacmini mehter tınılarına vardırır. Ben yaptığım şarkıdan emindim. Seslendiren arkadaşlarım da fevkalade başarılı bir iş çıkardılar. Başta sevgili TORA, Sezen Kiremit, Gülce Sertdemir, Ömer Korel ve Furkan Erdoğan Temizel’e teşekkürler ve sevgiler.

HEYECANDAN KIZARDIK!

Bu tür gösteriler yapısı (programa uyma zorunluluğu, dakiklik vs.) gereği hep streslidir. Hele dinleyici seviyesinin yüksekliği gerilimi iyice artırır. Salonda edebiyat ve kültür tarihimizin duayen isimleri, entelektüeller var. Çok seçkin konuklar, devlet erkanından hemen herkes orada. Başta da törenin onur konuğu sayın Cumhurbaşkanımız. Heyecandan kıpkırmızı olmuşum. Flüt çalan arkadaşım Gülce titriyor, arkadaşları onu rahatlatmaya çalışıyor vs. derken sahneye çıktık. Ben seyirciye bakamıyorum… “Çok kızardım acaba”yı düşünüyorum anlamsız. Neyseki işaretimle şarkıya girdik. Hep böyle olmuştur; şarkılar kurtarmıştır beni 🙂

KAYNAK : STAR GAZETESİ

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ