Boyun fıtığı nedir? Boyun fıtığı belirtileri ve tedavisi nasıl?

12 Aralık 2017 Salı 15:11

Boyun fıtığı, boyun omurları arasındaki kıkırdağın omurilik kanalına doğru yer değiştirmesi sonucu kola gelen sinirlere ve omuriliğe baskı yapması ile oluşan hastalıktır. Boyun omurları omurga sisteminin en hassas omurlarıdır. Bu nedenle boynun her yöne hareketini sağlayan disk yapısında görülen kayma ve hasar boyun bölgesine zarar verir. Genellikle mesleki hastalık olarak tanımlanan boyun fıtığının tedavi ve önlemi alınmazsa hastanın felç olma ihtimali yüksektir.

Boyun fıtığı neden olur?

Boyun fıtığı genellikle; öğretmen, şoför, bedensel olarak ağır işler yapanlar ve masa başında çalışanlarda daha fazla görülür. Omurlardaki disk zedelenmesi olan boyun fıtığı ilerleyen yaşlarda kireçlenmeyle birleşerek kol ve bacaklarda probleme ve refleks sorunlarına yol açabilmektedir. Boyun fıtığı zorlama ve ağır kaldırmaya bağlı olarak ortaya çıktığı gibi büyük ölçüde de stresle beraber gelen sinir kasılmaları nedeniyle olur.

Boyun fıtığı iki türlü görülür

Şiddetli boyun ve kol ağrılarının habercisi olduğu boyun fıtığı, iki evre şeklinde görülebilir. Sınıflandırmaya göre boyun fıtığı rahatsızlığın daha yolun başında olan tedavi sürecindekiler ve ilerlemiş ameliyat durumunda olan hastalar olarak ikiye ayrılır.

Boyun fıtığı tedavisinde ilk önce önerilen ameliyatsız yöntemlerle tedavi yapılmasıdır.

Boyun fıtığı nasıl teşhis edilir? Boyun fıtığı belirtileri neler?

Boyun fıtığıyla beraber oluşan ağrı yalnızca boyun bölgesinde ağrıya yol açmaz. Aynı zamanda boyun, kol, sırt, bel ve hatta bacağa kadar giden şiddetli ağrılara yol açabilir. Bacağa giden ağrılarla beraber yürüme bozuklukları da baş gösterebilir. Sinir sistemi ile ilgili olan fıtık problemi sinirlerin ulaşabildiği her uzva ağrı olarak ulaşabilir.

Teşhisin hayati önem taşıdığı boyun fıtığında ağrının nasıl ve ne şekilde geldiği de hastalığın teşhisinde önemli bir detaydır. Boyun fıtığı ağrısı sadece boyunda görülmez, aynı zamanda boyun ve kol bölgesinde eş zamanlı olarak görülürken bir yandan da kol ve parmak uçları çizgisinde uyuşmalara his kayıplarına yol açar. Bir tek boyun ağrısı diğer hastalıklardan; boyun düzleşmesi, boyun tutulması, boyun bölgesi tümörleri, sırt fıtığı, sırtta dar kanal ve sırt bölgesi tümörü gibi sıkıntıların habercisi de olabilir. Bu nedenle doğru teşhis hayati önem taşır. 

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ameliyata alınan matbaa ustası 44 yaşındaki Recep Kartal’ın boyun fıtığı endoskopik yöntem ile çıkarıldı.

Evli ve üç çocuk babası, 44 yaşındaki matbaa ustası Kartal, kol ve omzunda aniden ortaya çıkan ve geçmeyen ağrılar nedeniyle hastaneye başvurdu. Yapılan tetkiklerde, hastanın boynunda fıtık olduğu belirlendi ve hemen ameliyatla alınmasına karar verildi. Kartal’ın boynundaki fıtık, endoskopik yöntemle çevre dokulara zarar vermeden çıkarıldı.

“Hastanın ameliyat sonrası konforu oldukça iyi oluyor”

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahı Doç. Dr. Ali Dalgıç, operasyona ilişkin yaptığı açıklamada, tıp dünyasında endoskopik yöntemin giderek artan bir eğilim olduğunu aktararak yöntemin ameliyatla müdahale edilmek istenilen bölgede çevre dokulara zarar vermeden yapma imkanı tanıdığını dile getirdi.

Endoskopinin halk arasında bilindiği şekliyle tamamen kapalı bir yöntem olmadığını, müdahale yapılacak bölgeye endoskopla bir delik açıldığını anlatan Dalgıç, “Bu sayede yol boyunca çevre dokulara, cilde, kaslara mümkün olabildiğince en az zararı veriyoruz. Hastanın da ameliyat sonrası konforu oldukça iyi oluyor. Boyun ağrısı çok fazla yaşamıyorlar. Kasları sıyırmadığımız için kas ağrısı da olmuyor.” dedi.

Kapalı yöntemin en büyük avantajının, açık ameliyatlarda olduğu gibi büyük bir yara izine sebep olmaması olduğunu belirten Dalgıç, hastanın bu nedenle iyileşme süresinin de kısaldığını söyledi.

“Bütün fıtıklar endoskopik yöntemle alınamaz”

Doç. Dr. Dalgıç, bütün fıtıkların endoskopik yöntemle alınamayacağına dikkati çekerek şöyle konuştu:

“Hastalarımızın bunu bilmesi lazım. Bütün fıtıklar endoskopla çıkmaz. Yerleşim açısından, fıtığın kıvamı açısından, mesela kireçlenmiş fıtıkları endoskopik yöntemle çıkarmak kolay olmuyor. Kireçlenmiş fıtıklarda endoskop çok tercih etmiyoruz. Onları mikroskopla daha kolay çıkarabiliyoruz. Daha taze, yeni oluşmuş cerrahi aletlerimizle tuttuğumuz zaman yapışıklık olmadan çıkabilen fıtıklarda bunu uyguluyoruz. Bunlar endoskopiye daha uygun hastalardır. Hastamızda endoskopik yöntemle uygulayabileceğimiz çok uygun bir hastaydı. 1,5 saatte fıtığı, boynun arkasından çok rahat çıkarabildik.”

Endoskopik sistemlerin boyun fıtıklarında boynun önünden ya da arkasından yapılabildiğini belirten Dalgıç, şunları kaydetti:

“Bizim kullandığımız endoskopik yardımlı sistem. Boynun arkasından yapıyoruz, bildiğim kadarıyla çok fazla bir merkez yok. Boyun fıtıkları çok daha az oranda endoskopiye uygun oluyor. Sürekli bilgisayarın karşısında oturanlarda boyun fıtıkları daha fazla görülüyor. Aynı pozisyonda, aynı noktaya bakar biçimde 20 dakikadan daha uzun durduğumuz zaman boynundaki kasları insafsız kullanmış oluyoruz. Benim önerim özellikle bilgisayar başında uzun süre oturanların birkaç dakika arayla boyun egzersizleri yapmalarıdır. Bunları yaptıkları zaman boyunda fıtıklaşma ya da düzleşme problemlerini erteleyebilirler. Meslek olarak söylemek gerekirse de bu durum en çok bankacıları etkiliyor.”

KAYNAK : yeniakit