Arap medyasında S. Arabistan ve Türkiye arasında balistik füze iş birliği iddiası!

Güvenlik ve savunma alanında çalışmalar yürüten Lübnan merkezli Tactical Report tarafından yayınlanan habere göre, Suudi Arabistan’ın “SAMI” şirketi ile “ROKETSAN” arasında görüşmelerin yapıldığı iddia edildi.

GÖRÜŞMELERİN TAYFUN FÜZESİ İLE İLGİLİ OLDUĞU SÖYLENİYOR

Görüşmeler teknoloji transferi ve 500 km menzilli kısa menzilli balistik füze “Tayfun “un yerli modellerinin üretim lisansıyla ilgili olduğu söyleniyor.

Uzmanlara göre, Suudi Savunma Sanayi Şirketi SAMI, ROKETSAN ile teknoloji transferi ve Suudi Arabistan Krallığı topraklarında “Tayfun” balistik füzeleri üretmek için lisans almak üzere bir anlaşmaya varmaya çalıştı ve iki taraf arasındaki müzakerelerin mevcut durumu büyük ilgi oluşturdu.

Belirtilen kaynaklar tarafından, Riyad’ın anlaşmanın imzalanması için temel koşulunun, askeri savunma kabiliyeti açısından daha fazla bağımsızlık elde etmek ve bu modern silahların üretimi ve geliştirilmesi üzerinde kontrol sahibi olmak amacıyla yerel füze üretim teknolojisini garanti etmek olduğu söylendi.

HER AN ANLAŞMA YAPILABİLİR

Göstergeler, Roketsan’ın bu potansiyel anlaşmayı desteklediğini, zira bu anlaşmanın Suudi Arabistan ile Türkiye arasında silah sanayii ve savunma teknolojisi alanındaki ikili işbirliğini güçlendirmek için bir fırsat olduğunu gösteriyor.

Anlaşmanın kesin ayrıntıları henüz açıklanmamış olsa da, teknoloji transferi ve silah sanayinin yerelleştirilmesi tartışmaları, Suudi Arabistan’ın askeri yeteneklerinde kendi kendine yeterliliği sağlama ve silahlı kuvvetlerin sürdürülebilirliğini ve gelecekteki gelişimini arttıran yerel sanayi ve teknolojiye güvenme konusundaki kararlılığını sürdürmek istediği biliniyor.

‘Tayfun’ kasıp kavuracak! Noktasal hedef vurma özelliğine sahip

ANLAŞMA DURUMUNDA İKİ ÜLKE ARASINDAKİ İKİLİ İLİŞKİLER GÜÇLENECEK

Gelişmelerin istikrara kavuşmasıyla birlikte, herkesin bu görüşmelerden çıkabilecek olumlu sonuçları beklediğini, zira bu görüşmelerin Suudi Arabistan ve Türkiye arasındaki ikili ilişkileri etkileyeceğini ve yerel askeri teknolojiye ulaşılmasına ve güvenliğin arttırılmasına katkıda bulunacağını belirtildi.