Arabuluculuk: İş hayatının vazgeçilmezi olacak

İşçi ve işverenin iş davalarındaki çatışmasını rahatlatacak ‘arabuluculuk’ düzenlemesi TBMM’ye sunuldu. Hukuk sistemini rahatlatıcı bir alternatif olarak görülen sistem hakkında tüm detaylar haberimizde.

Arabuluculuk: İş hayatının vazgeçilmezi olacak

Bu zamana kadar Amerikan filmlerinde karşımıza çıkan Arabuluculuk sistemi Türkiye’de de fiilen konuşulmaya başlandı. Yurtdışında sıklıkla uygulanan Arabuluculuk sistemi düzenlemesi, dün itibariyle TBMM’ye sunuldu. Sistemin tam olarak ne olduğunu, hangi davaları içerdiğini, maliyetinin ne olduğunu, kimlerin arabulucu olabileceği gibi tüm detayları Yeni Şafak okurları için araştırdık.

İşçi bir günde hakkını alabilecek

Milyonlarca işçi ile işverenleri ilgilendiren ‘arabuluculuk’ düzenlemesinin yer aldığı tasarı Meclis’e gönderildi. Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan tasarıyla İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısıyla iş mahkemelerinin kuruluşu yeniden düzenleniyor. İş mahkemeleri, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun olumlu görüşü alınarak, tek hâkimli ve asliye mahkemesi derecesinde Adalet Bakanlığınca lüzum görülen yerlerde kurulmasını düzenliyor.Tasarıyla bireysal veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurma olması dava şartı olarak düzenleniyor. Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olacak. iŞ KAZASI DAVALARI KAPSAM DIŞINDATasarıyla “Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” hükmü getiriliyor. İş kazası veya meslek hastalığından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat ile bunlarla ilgili rücu davaları hakkında ise arabulucuya başvurma zorunluluğu bulunmayacak.3 HAFTADA SONUÇTasarıyla işçi-işveren uyuşmazlıklarında arabulucunun nasıl görevlendirileceğine ilişkin düzenlemeler yapılırken, “Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren üç hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla bir hafta uzatılabilir” düzenlemesi yapılıyor. Tasarıda arabuluculuk ücreti ile ilgili de düzenleme var. Tarafların arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaları halinde, aksi kararlaştırılmadıkça arabuluculuk ücretinin eşit şekilde karşılamaları hükme bağlanıyor.Gerekçede bugüne kadar arabulucuya götürülen hukuk uyuşmazlıklarının yüzde 89’unun işçi-işveren uyuşmazlığı olduğu ve bunların yüzde 93’e yakın oranda anlaşmayla sonuçlandığına dikkat çekiliyor. Arabulucuya giden iş uyuşmazlıklarının yaklaşık yüzde 95’i bir gün veya bir günden daha az süren müzakerelerle sonuçlandırıldığı hatırlatılıyor.GAZETECİLER İŞÇİ KABUL EDİLECEKDüzenlemede basın ve deniz taşımacılığı sektörlerinde çalışanları yakından ilgilendiren hükümler de var. 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun’da düzenlenen ‘gazeteci’ ile 854 sayılı Deniz İş Kanunu’nda düzenlenen ‘gemi adamı’ sıfatları bundan böyle ‘işçi’ olarak kabul edilecek. Tasarıyla kıdem tazminatı, iş sözleşmesinin bildirim şartına uyulmaksızın feshinden kaynaklanan tazminat, kötü niyet tazminatı gibi durumlardan kaynaklanan zamanaşımı süresi ise 10 yıldan 5 yıla indiriliyor.

[[ Arabuluculuk nedir? ]]

Arabuluculuk Avrupa’da ve Amerika’da 40 yılı yakın süredir uygulanan bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Aralarında davaya konu olmuş veya olabilecek bir uyuşmazlık olan kişilerin meseleyi bir arabulucu eşliğinde karşılıklı olarak müzakere ederek çözüme kavuşturdukları bir süreçtir. Avukat Şamil Demir, arabuluculuğu şöyle tanımlıyor: Arabuluculuk hukuk uyuşmazlıklarında kullanılan bir sistem. Hukuki uyuşmazlıkları olanların aralarında anlaşmaya gittikleri, sulh olabildikleri bir sözleşmeye imza koyabildikleri bir sistem. Uyuşmazlık olduğunda bunu mahkemeye götürmek yerine tarafsız, bağımsız bir kişinin önünde uyuşmazlıkları çözüme kavuşturabilecekleri modern bir sistem. Arabulucu da bunun eğitimini almış, kendine güvenen, sicile kayıtlı, belirli bir mesleki tecrübeye sahip, gerekli sınavları geçmiş tarafların güvenebileceği bir hukuk adamıdır.

[[ Arabuluculuk ve Türk hukuk sistemi ]]

Dünyadaki gelişimine paralel olarak arabuluculuk ülkemizde 1990’lı yılların sonu itibarıyla, özellikle başta akademik çevrelerce üzerinde durulan ve tartışmalar yapılan ve bilimsel makaleler, raporlar yazılan bir konuydu. Konu hakkındaki bilimsel tartışma ve çalışmaların istenen yoğunluğa ulaşması ile birlikte bu konuda yasa çalışmaları yapmak için bir bilim komisyonu kuruldu. Komisyonunun uzun süre dünya örneklerini inceleyerek yaptığı çalışmanın sonunda 03.06.2008 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisine sevk edilen “Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Tasarısı”, 7 Haziran 2012 tarihli oturumunda kabul edilerek yasalaştı.

[[ Kimler arabulucu olabilir? ]]

Arabulucu olabilmek için Bakanlıkça yapılan yazılı ve uygulamalı sınavda başarılı olmak gerekir. Yazılı sınav Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 23. maddesi uyarınca yılda iki kez, uygulamalı sınav ise yazılı sınav sonuçları açıklandıktan sonra yapılır.

Sınava başvuracaklarınsa şu kriterleri taşıması gerekir:1. Türk vatandaşı olmak,2. Hukuk Fakültesinden mezun olmak veya yabancı bir hukuk fakültesini bitirip de Türkiye’deki hukuk fakülteleri programlarına göre eksik kalan derslerden sınava girip başarı belgesi almış bulunmak,3. Kasten işlenmiş bir suçtan mahkûm olmamak,4. Mesleğinde en az beş yıllık kıdeme sahip olmak,5. Arabuluculuk eğitimini tamamlamak[[ Arabulucunun görevi nedir? ]]

Arabulucular, tarafların iletişimini kolaylaştırarak onları masada tutan arabuluculuk yöntemleri uygular. Tarafların kendi çözümlerini kendilerinin bulmalarına yardımcı olur. Bunu yaparken arabulucu konuyu çözümleyen bir karar vermez, taraflara çözüm seçeneği sunmaz. Arabulucunun tarafsız ve bağımsız bir kişi olması gerekir. Arabulucunun taraflardan birisiyle ciddi bir bağı olması halinde arabuluculuk yapmaması gerekir.

[[ Her davada geçerli değil ]]

Karşı tarafla aranızda uyuşmazlık çıktıktan ve fakat mahkeme veya tahkime başvurmadan önce arabulucuya gidebileceğiniz gibi mahkemeye dava açtıktan sonra da arabulucuya gidebilirsiniz. Ayrıca tüm davalar arabuluculuk kapsamında olmuyor. Arabuluculuk ancak tarafların serbest iradeleriyle karar verebilecekleri konularda mümkündür. Daha açık bir ifadeyle; kamu düzenini ilgilendirmeyen ve cebri icraya elverişli konularda taraflar arabulucuya gidebilirler. Tarafların sözleşme konusu yapamayacakları konularda örneğin ceza davalarında, nüfus kaydına ilişkin davalarda veya çocukların velayetine ilişkin davalarda arabuluculuk mümkün değildir.

Ceza davalarında geçerli değil

Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na göre arabuluculuğa ancak tarafların sulh olabileceği, hakkından vazgeçmesi ve iddiaları kabul etmesinin mümkün olduğu ve bir mahkeme kararının gerekmediği hallerde başvurulabilir. Örneğin tarafların boşanabilmesi ve çocuğun velayeti için mutlaka bir mahkeme kararı gerektiğinden taraflar bu gibi konuları arabulucuya götüremezler. Yine uyuşmazlık aile içi şiddetten kaynaklanıyor ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nda uzlaşma kapsamında sayılan suçlardan değilse o olay arabuluculuğa uygun olmayacaktır. Yani örneğin eşlerin birbirlerine şiddet uygulamaları, silahla yaralama, ölüme neden olan suçlar sonucunda istenen tazminatlar için arabulucuya gidilemez. Fakat bütün kredi sözleşmeleri, alım satım sözleşmeleri, tüketici uyuşmazlıkları, eser sözleşmeleri, kira uyuşmazlıkları, işçi alacakları, deniz ticareti ve sigorta uyuşmazlıkları, marka-patent uyuşmazlıkları, boşanmadan sonraki mal paylaşım uyuşmazlıkları, taksirle yaralama, silahsız kasten yaralama, hakaret, tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali ticari sırrın açıklanması gibi şikâyete bağlı suçların işlenmesi nedeniyle istenecek tazminatlarda arabulucuya gidilebilir. Adalet Bakanlığı’nın arabuluculuk sistemini mahkeme öncesi çözüm yolu olarak zorunlu hale getirme çalışmaları kapsamında ilk olarak işçi-işveren uyuşmazlıklarında arabuluculuk zorunlu hale gelecek. 2016 yılında Meclis gündemine gelmesi beklenen değişikliklere göre iş davalarında arabuluculuk zorunlu hale gelecek. Arabulucuya başvurmadan açılan davalar incelenmeden reddedilecektir.

[[ Arabuluculuğun avantajları ]]

Dava boyunca yapmak zorunda kalacağınız tüm masraflardan (posta gideri, bilirkişi, keşif vb. masraflar, yol giderleriniz gibi) ve yargılama nedeniyle diğer işlerinizden kısıtlayıp, adliyeye ayırmak zorunda kalacağınız zamandan tasarruf etmiş olursunuz. Mahkemeye göre daha kısa sürer. Sonuç, tarafların kontrolündedir. Geleceğe bakılır, mevcut hukuki durumun değil, menfaatin korunması esastır. Güvenirlik ve gizlilik önemlidir; taraflar mahkeme önünde konuşamayacaklarını burada rahatlıkla konuşabilirler. Psikolojik ve sosyolojik riski azdır; daha az yeni sorun doğurur. Tarafların anlaştıkları yöntem ve çözüm tarzı esastır, esnektir. Anlaşmayla çözülür; iki tarafta kazanır, tarafların sosyal ve ekonomik ilişkileri devam eder.

Herkesin kazandığı sistemArabuluculuğun faydalı bir sistem olduğuna değinen Arabulucu Av. Sümeyye Öcal, “Ülkemizdeki mahkemelerin iş yoğunluğu düşünüldüğünde arabuluculuk kurumu taraflar arasındaki uyuşmazlığı kısa sürede çözüme ulaştırmayı sağlayacak. Mahkemece resen atanan veya tarafların bizzat başvurduğu arabulucu taraflar arasındaki uyuşmazlığı daha hızlı çözecek. Arabuluculuğun faydalarını sayarsak çözüme hızlı sürede ve daha az masraflı ulaşılır. Arabuculukta kazan-kazan (win-win)yaklaşımı geçerli. Kazan-kazan yaklaşımı ise taraflar arasındaki husumeti, birlikte çalışmaya dönüştürür. Örneklendirmek gerekirse iş akti haksız feshedilen işçi dava açarken peşin olarak harç ve gider avansı ödemek zorundadır. Zaten işsiz olan birinin bu masrafları öderken zorlanacaktır. Ayrıca davasını ispat etmesi bir iki yılı bulacaktır. İşveren de bu süreci yaşayacak ve ayrıca dava uzadığı için faiz ödemek zorunda kalacaktır. Taraflar kendilerini vekille temsil ediyorlarsa yine davanın kabul ve ret oranına göre ilam vekalet ücreti ödemek zorunda kalacaklardır. Arabulucu bu süreci kısaltacaktır. Taraflar tacir ise ticari sırları açığa çıkmayacaktır” diye sistemi anlatıyor.[[ Arabuluculuğun ortalama maliyeti ]]

Taraflar arabulucunun ücretini ve masraflarını eşit ödeyecektir. Uyuşmazlığın parayla ölçülebilmesi halinde örneğin 25.000 TL’lık bir olayda taraflar arabulucuya toplam %6 ücret öder. Ücret tarifesine göre uyuşmazlığa konu miktar arttıkça bu oran kademeli olarak düşer. Para ile ölçülemeyen olaylarda ise arabulucunun ücreti saat ücreti olarak ödenir. Bu ücret olaya ve taraf sayısına göre saati 95 ila 240 TL arasında olabilecek. Arabulucu ile tarifenin altında ücret sözleşmesi yapılamaz. Başarılı bir arabuluculuktan sonra taraflardan biri anlaşmaya uymazsa nasıl bir süreç izleniyor? Arabuluculuk anlaşması imzalanması ile birlikte her iki tarafı da bağlar. Bu anlaşmadan dönmek diğer tarafın rızasıyla yani ancak yeni bir anlaşmaya mümkündür. Arabuluculuk anlaşması imzalandıktan sonra isteyen taraf mahkemeye başvurarak anlaşma belgesine “icra edilebilirlik şerhi” alabilir. Mahkemenin anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi vermesi ile birlikte arabuluculuk anlaşma belgesi aynı mahkeme kararlarının icrasında olduğu gibi icra işlemini başlatmaya yarar. Bu icra takibine sayılı haller dışında itiraz etmek mümkün değildir. Görüldüğü gibi başarılı bir arabuluculuk sonunda imzalanan anlaşmaya uyulmaması halinde alacaklının anlaşma belgesiyle icra takibi başlatması ve alacağını gereğinde haciz yoluyla alması mümkündür.

[[ Arabulucuyu nereden bulunabilir? ]]Taraflar arabulucuyu, Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Arabuluculuk Daire Başkanlığı resmi web adresi olan www.adb.adalet.gov.tr adresinde yer alan güncel arabulucular listesinden seçebilirler. Süreç sonuçlanıncaya kadar arabuluculuk sürecinde taraflar, davadan farklı olarak herhangi bir harç yatırmak zorunda olmayıp, tebligat, bilirkişi, tanık ve keşif gibi giderler de ödemezler. Sadece, faaliyet süresine göre arabulucuya, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine uyarınca ücret ödenir. Ayrıca, özel bir toplantı yeri vs. gerekiyorsa, bu masrafların ödenmesi gerekir. Taraflar eğer avukatları ile bu sürece katılacaklarsa avukatlarına da ücret ödeyecekler. Taraflar aksini kararlaştırmadıkça, arabuluculuk sürecindeki tüm masrafları eşit olarak karşılayacaklardır.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ