550 yıl sonra yeniden mancınık inşa edildi

Tarihçi Sefa Özkaya ve tarihi mekanik sanatçısı Yücel Aşıkoğlu, Türkiye Anıt Çevre Turizm Değerlerini Koruma Vakfı’nın desteğiyle ilkel silah aleti mancınığın aslına uygun minyatürünü yaptı. Özkaya, Türkiye’de 550 yıldır mancınık inşa edilmediğini ancak mancınık benzeri silah aletlerinin 21. yüzyılda da kullanıldığını dile getirdi.

550 yıl sonra yeniden mancınık inşa edildi

Sefa Özkaya ve tarihi mekanik sanatçısı Yücel Aşıkoğlu, Türkiye Anıt Çevre Turizm Değerlerini Koruma Vakfı’nın desteğiyle Orta Çağ’daki savaşlar ve kuşatmalar ile İstanbul’un fethi sırasında kullanılan ilkel silah mancınığa yeniden hayat verdi.

Eski çağlarda, kale kuşatmalarında, ağır taş, gülle fırlatmakta kullanılan, bir ucunda kepçe, diğer ucunda ağırlık bulunan, kaldıraç temeline dayalı ilkel savaş aracı mancınık yeniden tasarlandı. Tarihçi Özkaya ve mekanik sanatçısı Aşıkoğlu, tasarımlarını hayata geçirerek mancınığın birebir minyatürünü yaptı.

Sefa Özkaya, yaptığı açıklamada, 15. yüzyıla kadar kullanıldığı bilinen mancınıkla savaşlarda top ya da yanıcı madde atıldığını söyledi. Mancınığın Avrupa’daki müzelerde sergilendiğini ancak Türkiye’de şimdiye kadar yapılmadığını belirten Özkaya, “Askeri tarih çalışmaları için mancınık çok önemli. Biz de Türkiye’de vatandaşlara mancınığı anlatmak ve tanıtmak amacıyla Yücel Aşıkoğlu ile yeniden yapmak istedik” dedi.

Özkaya, mancınığın İstanbul’un fethi esnasında kullanıldığını bildiklerini fakat Türkiye’de 550 yıldır mancınık inşa edilmediğini ifade ederek, şunları anlattı:

“Türkiye’de ilk defa 5,5 asır sonra yeniden mancınık inşa edildi. Bir ilki gerçekleştirdik. Bazı versiyonları vardı fakat onlar ‘katapult’ adı verilen basit bir kepçe mekanizmasıydı. Profesyonel değildi.”

“Mancınık benzeri aletler uçak gemilerinde kullanılıyor”

Özkaya, mancınık benzeri silah aletlerinin 21. yüzyılda da kullanıldığını dile getirdi.

Bu aletin, ABD uçak gemilerinde, uçağı daha süratli çekmek ya da fırlatmak amacıyla katapult ismiyle kullanıldığını belirten Özkaya, “Mancınık önceden 50-60 kuruşluk gülleler atarken şimdilerde 120-130 milyon dolarlık F-35 uçaklarını fırlatıyor” diye konuştu.

Savaşın ortasında sanat

Suriye’de rejim güçlerinin kuşatması altında yer alan başkent Şam’ın Doğu Guta bölgesindeki Duma ilçesine yıllardır düşen mermi çekirdeği, füze ve bombaların artık mühimmatlarını toplayan Ebu Ali lakaplı Mustafa Ramazan bunlarla süs eşyası yapıyor.Beşşar Esed rejimi 4 yıla yakın süredir kuşatma altında tuttuğu Duma’da yaşayan Ramazan’ın evinde çok sayıda artık mühimmat, patlamamış havan topu, füze ve roket kapsülleri görülüyor.İşe başlamadan önce projelerini çizen Ramazan, kendi atölyesinde topladığı kullanılmış askeri mühimmatı imkanı dahilinde sanata çeviriyor. Duma sakinlerinden Ramazan, “ölüm makineleri” olarak adlandırdığı bu mühimmatı süs eşyasına çevirme hikayesini AA muhabirine anlattı. Bölgedeki çatışmalarda kullanılan havan toplarından keman, mermi çekirdeklerinden palmiye ağacı ve çiçek yapan Ramazan, hurma ağacının yaprakları için Kalaşnikof AK-47 silahının mermi çekirdeklerini kullandığını söyledi.Bölgede binlerce artık mühimmat olsa da her an hedef altında olan Duma’da savaş mühimmatlarını toplamanın kolay olmadığını belirten Ramazan, hurma ağacının yapımının biraz zaman aldığını ifade etti.”Ölüm makinelerinden sanat yapıyorum”Kullanılan savaş mühimmatından şamdan ve avize de yaptığını dile getiren Ramazan, ”İşe başlamadan önce unutmamak için projemi kağıda çiziyorum. Hurma ağacını yapmadan önce yaprak kısımlarını yaptım. Ölüm makinelerinden sanat yapıyorum. Çocuklar da artık mühimmatla oynayarak kendilerine göre şekiller yapıyor.” dedi. Kullanılmış savaş mühimmatını 4 yıldan bu yana süs eşyasına dönüştürdüğünü, evinin bir köşesinde bu eşyalardan küçük bir müze açtığını kaydeden Ramazan, ”Amacım Suriye halkının mesajını dünyaya duyurmaktır. Suriye halkının barışı istediğini söylemek istiyorum.” diye konuştu. 25 yıldır otelde kalıyor “Her Filistinli müezzin olur ve ezanı okur” Evin altından tarihi mağara çıktı

Evin altından tarihi mağara çıktı

Gaziantepli girişimci Cengiz Zorkirişçi, aldığı tarihi Antep evini restore ettirdi. Evi aldıktan sonra evin altında büyük bir mağara bulunduğu söylentilerine kayıtsız kalmayan Zorkirişci, tüm arama çabalarına rağmen mağarayı ait bir işarete ulaşamadı. Başlayan restore çalışmaları kapsamında evin önündeki bahçeyi kazan Zırkirişçi, toprağın altında mağaranın girişinin olduğunu anladı. Toprağı tamamen temizledikleri zaman alt kata inen merdivenleri bulan Zorkirişci, yaptığı araştırmalar sonucunda mağaranın tarihini henüz bilmediklerini ifade etti.Evin yaklaşık 150 yıllık olduğunu, mağaranın da 2 asır önce oluşmuş olabileceğini belirten genç girişimci, mağaranın su sarnıcı ya da kiler olarak kullanılmış olabileceğini ifade etti. Mağaranın tarihini araştırdıklarını belirten Zorkirişçi, olanları ise şöyle anlattı:”Burayı aldığımız kadın bu evin altında mağara olduğu söyleniyor ama bulamadık, kar yağdığında bahçenin bir bölümünde kar tutmuyor, burada olduğunu tahmin ediyoruz dedi. Burayı restore ederken bahçede toprak bir ekinlik vardı. Önce burayı kaldırdık. Altında 2-3 metre toprak doldurulmuş boşluğa ulaştık. Bu toprakları kaldırınca merdiven gördük, daha sonra bir duvar çıktı karşımıza duvarı kaldırınca baktık ki mağara söylentileri doğru çıktı. Bu mağaranın ne için kullanıldığını bilmiyoruz” dedi.Zorkirişçi, tarihi bina ile birlikte mağarayı da restore ederek, turizme kazandıracaklarını ifade etti.Köpekleri sahiplendi, evi yenilendi Şempanze ‘Can’ zürafa ve fillerin tahtını elinden aldı

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ