100 yıllık planları bozan harekat 

Türkiye’nin, Suriye’nin kuzeyindeki terör varlığını sonlandırmak için başlattığı üçüncü ve son harekat olan Barış Pınarı Harekatı, masada ve sahadaki kazanımlarıyla 100 yıllık planı boşa adeta tarihin çöp tenekesine attı.  Türkiye, 2016 yılında yeni bir güvenlik doktrini geliştirerek, terörü kaynağında kurutmak için stratejiler geliştirdi. Bu kapsamda, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması, kuzeyinde bir terör koridoru inşası ve mültecilerin güvenli bir alanda yaşaması için 3 büyük operasyon düzenledi. 24 Haziran 2016’da başlatılan Fırat Kalkanı Harekatı, 18 Mart 2018’de Zeytin Dalı Harekatı ile Fırat’ın batısında güvenli bir alan oluşturuldu. 

DÜNYAYA ÇAĞRI YAPILDI

Terör örgütü PKK/YPG ve DEAŞ’a karşı yürütülen bu operasyonlar sonrasında Fırat’ın doğusunda da güvenli alanların oluşturulması için sık sık dünyaya çağrılar yapıldı. Başkan Erdoğan başta olmak üzere Türkiye’nin yaptığı tüm çağrılar muhatapları tarafından karşı hamlelerle cevap buldu. Terör örgütüne daha çok silah, lojistik desteği sağlandı. Batı, terör örgütünün temsilcilerini üst düzey ağırlamaya devam etti. Terör örgütü Batı kamuoyuna “DEAŞ’la mücadele eden savaşçılar”, “bölgedeki seküler güçler”, “katliamlara maruz kalan Kürtler” olarak lanse edildi. 

BASKILAR İFŞA EDİLDİ 

Oysa Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı sonrasında özgürleştirilen alanlardaki yerel halk, terör örgütünün çirkin yüzünü bir bir açığa çıkardı. Terör örgütünün demografik yapıyı bozmak için Hıristiyan azınlık başta olmak üzere Araplar ve Türkmenler’e yönelik baskıları ifşa edildi. Başta ABD olmak üzere Batı, Türkiye’nin tüm uyarılarına rağmen Fırat’ın doğusundaki terörist yapılanmayı güçlendirmek için yardımlarına devam etti. Bu noktadan sonra Başkan Recep Tayyip Erdoğan 6 Ekim 2019’da ABD Başkanı Trump ile son bir telefon görüşmesi yaptı. Gelen olumsuz yanıtlar üzerine Türkiye, kararlılığını bir kez daha göstererek 7 Ekim’de Barış Pınarı Harekatı’nı başlattı. 

KAYNAK : Star.com.tr