Yargının Halisdemir’i

Görev başında şüpheli bir kaza sonucu şehit düşen Denizli Başsavcısı Mustafa Alper ile şoförü, dualar eşliğinde defnedildi. Şehadetine FETÖ’cü alçakların sevindiği Alper, 15 Temmuz gecesinden beri örgüte büyük darbe vurmuştu. O, yargının Ömer Halisdemir’iydi.

Yargının Halisdemir’i

15 Temmuz hain kalkışması sonrası ülkenin ‘ilk askeri darbe iddianamesi’ni hazırlayan ve FETÖ soruşturmalarında etkin bir isim olan Denizli Cumhuriyet Başsavcısı, evli ve 2 çocuk babası 48 yaşındaki Mustafa Alper, şoförü Muzaffer Akşehirli yönetimindeki makam otomobiliyle çarşamba günü kente 20 kilometre uzaklıktaki Kocabaş D Tipi İnfaz Kurumu’na gitmek üzere yola çıktı. Koruma polisi Ramazan Uğurlu’nun da bulunduğu Başsavcı Alper’in makam otomobiline kent çıkışındaki yeni açılan yolda, 7045. Sokak’tan çıkarken, levhadaki ‘dur’ uyarısına uymayan özel bir şirkete ait 53 yaşındaki Uğur Tufan’ın kullandığı hafriyat yüklü kamyon çarptı. Başsavcı Alper ve makam şöförü kaza sonrası yaşamını yitirdi. Tecrübeli Başsavcının 15 Temmuz gecesi ve sonrasında yaşadıklarını anlattığı bir röportajı ortaya çıktı.

250’YE YAKIN SORUŞTURMA

15 Temmuz günü Denizli’de darbeyi durduran isimlerin başında gelen Mustafa Alper, mahalli bir gazeteye verdiği mülakatda o geceyi tüm detaylarıyla anlattı. FETÖ’ye karşı verdiği mücadeleyle darbenin seyrini değiştiren Alper, dönemin 11. Komando Tugay Komutanı cuntacı Tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır için hızla gözaltı kararı verdi ve kesintisiz 36 saat çalışarak soruşturma dosyasını tamamladı. Alper, FETÖ ile mücadelesi sayesinde kentte 250 civarında soruşturma açılmasını sağladı. Tüm savcılarını kriz planına göre görevlendiren Alper, darbeyi duyduğu ilk dakikaları şu şekilde anlatıyor:

HEMEN GÖZALTI KARARI VERDİ

“Adalet Komisyon Başkanı ‘Başsavcım, Boğaz Köprüsü’nde bir hareketlilik var, askerler çıkmış. Bir kalkışmadan söz ediliyor’ dedi. Tugay komutanlığının bütün uyarılara rağmen araçlarını çıkardığını ve Çardak Havaalanı’na doğru gitmekte olduklarına dair bilgiler edinildiğini öğrendim. Tugay Komutanı’nın kurulacak kriz merkezine de gelmediği söylendi. Vali’yi aradım ve ‘Cumhuriyet Başsavcısı olarak, Tugay Komutanı ve darbeye karışanlar hakkında gözaltı kararı vermeyi düşünüyorum’ dedim.”

GERİ DÖNMEYEBİLİRİM

O gece evden ayrılırken eşi ve çocuklarından helallik aldığını söyleyen Alper, hainlere karşı mücadele vermek üzere evden ayrılışını da şu sözlerle kayıtlara geçirdi: “Çocuklarıma şunları söyledim: Ben bugüne kadar hep helal lokma yedim ve size de helal lokma yedirdim. Devletin okullarında okudum. Ülkeme karşı sevgi ve saygımı hiç kaybetmedim. Şimdi ben gideceğim, geri dönmeyebilirim. Geri dönmediğim zaman anneniz size sahip çıkar. Annenize bir şey olursa anneannenize ya da babaannenize gidin. Bankamatik kartımı bıraktım, içinde maaşımdan arta kalan miktar olduğunu söyledim. 15 bin lira kadar para olan banka hesap cüzdanını da verip bununla da hayatınızı devam ettirirsiniz. Bunlar gelir geçer. 10 yıl, 20 yıl, belki 30 yıl sonra babanızın cenazesini alıp Demokrasi Şehitliğine defnederler. Korkmayın, babanızdan asla utanmayın.”

36 SAATTE HEPSİ HAPİSTE

“Eşim ve çocuklarım evdeyken hemen kıyafetimi değiştirdim. Tabancamı aradım ancak eşim ‘tabancanı alma, ben seni tanıyorum bir çatışma olursa ilk ateş eden olursun. İki koruman var, onlar gereğini yaparlar. Öleceksek bir kere ölürüz’ dedi. O gün ailemizle ve çocuklarımızla vedalaştık. O gün Denizli’de bir destan yaşandı. Halkımız sokakta ihtilale karşı dururken biz de ihtilalin giderilebilmesi ve suç işleyenlerin yakalanabilmesi için gerekli kararları verdik. 17 cumhuriyet savcısı hiç uyumadan derhal soruşturmalara başladı ve ihtilal girişiminden tam 36 saat sonra tüm ihtilal girişiminde bulunan şüpheliler, İzmir F Tipi Kapalı Cezaevindeydi.”

Güle güle kahraman

Şehit Başsavcı Mustafa Alper, memleketi Muğla’nın Kavaklıdere ilçesinde toprağa verildi. Şoförü Muzaffer Akşehirli ise Denizli’de defnedildi. Alper ve Akşehirli için ilk tören Denizli Adliyesi önünde yapıldı. Törene Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile HSK üyeleri de katıldı. Alper’in annesi, eşi ve kızlarıyla biraraya gelen Bozdağ, tören sırasında aileyi sık sık teselli etti. Burada konuşan Bozdağ, “Belki Türkiye’de çok az kişi bilir ama Mustafa Alper Başsavcım, bu darbe teşebbüsünün başarısızlığa uğratılmasında görünmez kahramanlarındandır. Yaptıklarıyla, aldığı riskle, ortaya koyduğu cesaretle, adamlıkla milletine ve devletine gerçekten ifade edemeyeceğim derecede büyük hizmetin altına imza atmıştır” dedi. Törenin ardından Mustafa Alper’in tabutu başına gelen eşi Hatıran Alper ve kızları Aslı Begüm ile İrem Beril gözyaşı döktü. Hatıran Alper, eşinin Türk bayrağına sarılmış tabutuna dokunarak, “Mustafam, ben seni evden böyle göndermedim” dedi. Şehit başsavcının annesi Ulviye Alper de Bekir Bozdağ’a, “Benim oğlum bulunduğu yere tırnaklarıyla kazıya kazıya geldi, ne olur dua edin” diye seslendi. Başsavcının kızlarından Aslı Begüm’ün Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi, İrem Beril’in ise lise 2’nci sınıf öğrencisi olduğu öğrenildi. Şehit Başsavcı’nın cenazesi daha sonra Muğla’nın Kavaklıdere ilçesine götürülerek dualar eşliğinde defnedildi.

Ramazan Uğur

Baba-oğul gibiydik

Başsavcı Mustafa Alper ve şoförünün hayatını kaybettiği kazadan yaralı kurtulan koruma polisi Ramazan Uğur, o anları anlattı. “Ben bir anda kamyonu gördüm, bilincim kapandı. Film koptu bende. Uyandığımda etrafımda sağlık ekipleri, itfaiye ekipleri vardı” diyen Uğur, günün tamamına yakınını Alper’le birlikte geçirdiklerini belirterek “Koruma değil, baba oğul gibiydik” açıklaması yaptı. Her ay olduğu gibi önceki gün de Denizli Cezaevi’ne rutin kontrol için gitmekte olduklarını dile getiren Alper, “Cezaevine giderken her zaman kullandığımız kestirme yoldu. Trafiğin az olduğu bir yol. Yine o yoldan gittik. Anayolu da geçtik, biz anayoldayız, tali yoldan gelen hafriyat kamyonu sarı bir kamyon. Beyaz bir araç önümüzden geçti. Arkasından biz geçtik, biz hatta geçemedik. Bizi görmesi gerekiyordu. Başsavcımız ve şoförümüzü terör şehit etmedi ama hafriyat kamyonları şehit etti. Sonuçta bu da hafriyat terörü. Kuşkulu bir durum, önden beyaz bir araba geçiyor, arasından siyah bir araba geliyor. Kamyonun kural gereği ‘dur’ levhasını görüp durması gerekiyordu. Niye durmadı onu da anlayamadım. Ben sadece sarı kamyonu gördüm, çarptığımızı bile hatırlamıyorum” açıklaması yaptı.

Projesi yaşayacak

Yaklaşık 2 yıl önce Denizli’ye atanan Başsavcı Mustafa Alper, ceza infaz kurumlarında uyguladığı sosyal projelerle de adından söz ettirdi. Bozkurt Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu ve Çocuk Eğitim Evi Müdürlüğünce, kadın mahkumların ürettiği tekstil ürünlerinin marka çatısı altında satılması için çalışma başlatan Alper, ürünlerin ‘Zen-Ce’ markası ile piyasaya sunulması için marka ismini tescil ettirdi ve çalışmaları son haline getirdi. Alper, ‘Zen-Ce’ markasının tanıtımı için 15 Mayıs’ta gazetecilerle biraraya gelmeyi planlıyordu. Alper, meslek öğrenen mahkumlarla yakından ilgileniyor, çıktıklarında onların tekstil fabrikalarında iş bulmaları için sanayicilerle görüşmeler yapıyordu.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ