Vakalar azaldı, ‘acil’ler normalleşti

Salgın sürecinde sadece 45 gün içinde inşa edilen Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi ve Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi, vaka sayılarındaki düşüşle birlikte Covid-19 dışı hastaları da kabul etmeye başladı.

Vakalar azaldı, ‘acil’ler normalleşti

Salgın sürecinde sadece 45 gün içinde inşa edilen Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi ve Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi, vaka sayılarındaki düşüşle birlikte Covid-19 dışı hastaları da kabul etmeye başladı.

Bütün yurtta enfeksiyonu etkisini kaybederken, salgınla mücadelenin merkez üssü konumundaki acil durum hastanelerinin Covid servisleri de neredeyse tamamen boşaldı. Pandemi için İstanbul’un iki yakasında açılan Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi ve Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi, Covid-19 hastası azalınca normal hastalara bakmaya başladı. sayısı 30’un, yoğun bakımda yatan hasta sayısı 15’in altına düştü. “Normalleşen” hastaneler, olası bir afet ya da pandemi durumunda birkaç saat içinde acil durum si olacak şekilde yeni döneme hazırlanıyor. İki yıl önce, 45 gün içinde inşa edilen acil durum hastaneleri, toplamda 864’ü yoğun bakım yatağı olmak üzere 2016 yatak sayısı ve ileri teknoloji cihazlarıyla İstanbul’un sağlığına nefes aldırmaya hazırlanıyor. Pandemi döneminde virüs korkusuyla hastaneye gitmeyen hastaların, diğer hastanelerde oluşturduğu yığılmalar, acil durum hastanelerinin normalleşmesiyle azalacak.

Salgının en yoğun olduğu dönemlerde günde 3 bin poliklinik başvurusu, yaklaşık 150 hasta yatışı olduğunu söyleyen Yeşilköy’deki Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Gökhan Tolga Adaş “Bugün klinikte 18, yoğun bakımda ise 13 Covid hastamız var. Polikliniklerdeki hasta sayımız ise 30-40 civarında” dedi. 31 Mayıs 2020’de açılan hastanede 2 yıldır 680 bine yakın ayaktan hasta girişi olduğunu aktaran Prof. Dr. Adaş, yaklaşık 17.800 hastanın yatırıldığını bunların 3.900’nün de yoğun bakımda tedavi edildiğini söyledi. Covid pandemisi boyunca 55 bin yabancı uyruklu hastaya hizmet verdiklerini ifade eden Prof. Dr. Adaş “Bu hastaların bir kısmı çeşitli vesilelerle ülkemize gelmiş, kendini kötü hissettiği için PCR testi yaptıran ya da seyahat etmek için PCR testi istenen hastalar. 100’den fazla ülke vatandaşına hizmet verdik. Adını bile duymadığımız irili ufaklı birçok ülkeden hasta geldi” diye konuştu.

Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesinde şu anda, 2 dâhiliye kliniği, bir göğüs hastalıkları, bir enfeksiyon hastalıkları, ve bir kardiyoloji kliniğinin Covid dışı hastalara hizmet verdiğini ifade eden Prof. Dr. Adaş “Toplam 16 ameliyathaneden 4’ü aktif olarak çalışıyor. Burada girişimsel radyoloji çok iyi bir şekilde kuruldu ve şu anda hizmet veriyor. Nörolojik kardiyolojik işlemler yapılıyor. Bütün odalar tek kişilik. İleri teknoloji 3 BT ve 2 MR cihazı, 432 tane üçüncü düzey yani en üst düzey yoğun bakım var. Covid-19 hastaları için kurulan palyatif bakım merkezinde yatak sayısı 60’a ulaştı. Covid hastası bulunmadığı için bu merkezde kanser ve diğer hastalara bakılıyor. İstanbul’un ilk çocuk palyatif bakım merkezi de bu hastanede kurulacak” dedi. Sancaktepe’de bulunan Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesinin tarihindeki Covid-19 açısından en sakin günlerini yaşadığını söyleyen Başhekim Doç. Dr. Alpaslan Tanoğlu “29 Mayıs 2020’de açılan hastanemiz, açıldığı günden bu yana en düşük vaka sayılarına ulaştı. Covid-19 servislerinde 40 civarında hastamız var. Dr. Feriha Öz’de hâlen hastalarımıza hizmet veren 51 yoğun bakım yatağı mevcut. Bunun 5-6 tanesi Covid enfeksiyonu sebebiyle yatıyor. Bunlar da ileri yaşta ve kronik hastalıkları olan hastalar. Çok şükür pandeminin ilk bölümlerindeki gibi organ yetmezliklerini görmüyoruz. Açıldığı ilk günden bu yana hastanemizde 543 bin Covid hastasına bakıldı. Toplam 24 bin 38 hasta serviste, 4 bin 590 hasta da yoğun bakım ünitesinde tedavi edildi. Covid sonrasında enfeksiyon, göğüs hastalıkları ve dahiliye gibi 20 servis açıldı. Ameliyathaneler aktif şekilde kullanılıyor. Hiçbir hastanede olmayan ciddi bir yoğun bakım kapasitesi var” diye konuştu.

Her iki acil durum hastanesinin hava alanına yakınlığı dolayısıyla sağlık turizmine açık olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Alpaslan Tanoğlu “Hizmet planımızda ilk olarak İstanbul, daha sonra bütün Türkiye ve yurt dışından gelecek hastalar var. Türkiye yabancı hastalar için bir cazibe merkezi durumunda. Hekim ve hasta bakım kalitemiz, yatak kapasitemiz ve güçlü teknolojik altyapımızla bizim de Covid sonrası dönem planlarımız içinde sağlık turizmi önemli bir yer alıyor. Planlamalarımızı yurt dışından gelen hastalara ana branşlarda sağlık hizmeti sunmak üzere yapıyoruz” dedi.

Dünyanın, sağlık bakım ihtiyacını geçici hastanelerle çözümlediğini aktaran Prof. Dr. Gökhan Tolga Adaş, Türkiye’nin farklı bir yaklaşımla kalıcı hastaneler kurduğunu belirterek “Bunlar pandemi hastanesi değil, adı üstünde acil durum hastaneleri. Yatay mimaride, çelik konstrüksiyonlar üzerine hafif malzeme ile yapılmış. Deposu her şeyi ayrı kimyasal, biyolojik ve nükleer afet ve tehlikelere karşı yapılmış bir KBRN ünitemiz, 340 lojmanımız var. Normalleşme sürecinde sağlık turizmi için kullanılabilir. Ancak felaket durumlarında birkaç saat içinde acil durum hastanesi hâline dönüşebilir” dedi.

 

KAYNAK: turkiyegazetesi.com.tr
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ