Uzun boylularda bağırsak kanseri riski daha fazla
Her 10 santimlik boy uzunluğu bağırsak kanserinin gelişme riskinde yüzde 14’lük artışa neden oluyor. Fazla kırmızı et tüketimi, hareketsizlik ve fazla kilolar riski katlıyor.

Her 10 santimlik boy uzunluğu bağırsak kanserinin gelişme riskinde yüzde 14’lük artışa neden oluyor. Fazla kırmızı et tüketimi, hareketsizlik ve fazla kilolar riski katlıyor.
İçinde bulunduğumuz Mart ayı bağırsak kanseri farkındalık ayı. Özellikle bağırsak kanserinin erken teşhisine yönelik ülkemiz dahil tüm dünyada bir dizi etkinlikler yürütülüyor. Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Coşkun, “Her 10 santimlik boy uzunluğunun kolorektal kanser gelişme riskinde yüzde 14’lük ve yine bağırsak adenom gelişmesinde yüzde 6’lık bir artışa yol açtığı gösterildi. En yüksek persentilde en uzun olan kişilerde, en düşük persentildeki en kısa olan bireylere göre bağırsak kanseri riskinin yüzde 24 daha fazla” dedi.
BİLİMSEL OLARAK İSPATLANDI
2 Mart 2022 tarihinde Cancer Epidemiology Biomarkers Prevention dergisinde Elinor Zhou ve arkadaşları tarafından ilginç sonuçları olan bir çalışma yayınlandı. 47 uluslararası çalışmadaki 280 bin bağırsak kanserli ve 14 bin bağırsak adenomlu hastanın analiz edildiği bu büyük metanalizde, boyu uzun olan kişilerde bağırsak kanseri gelişme riskinin daha fazla olduğu ortaya konuldu. Bu çalışmada her 10 santimlik boy uzunluğunun kolorektal kanser gelişme riskinde yüzde 14’lük ve yine bağırsak adenom gelişmesinde yüzde 6’lık bir artışa yol açtığı gösterildi. En yüksek persentilde en uzun olan kişilerde, en düşük persentildeki en kısa olan bireylere göre bağırsak kanseri riskinin yüzde 24 daha fazla. Araştırmacılar bu durumun uzun boylu olan kişilerde organların da daha büyük olmasının bu durumun sebeplerinden birisi olabileceğini düşünüyorlar.
AKRABALARINDA VARSA DİKKAT!
Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Coşkun, uzun boylularda bağırsak kanseri riskinin daha fazla olduğunu kaydetti. Bağırsak kanserinin tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli sağlık problemlerinden birisi olduğuna dikkat çeken Coşkun şunları dile getirdi; “50 yaşından sonra dışkıda gizli kan, kolonoskopi, rektosigmoidoskopi tetkikleri ile taramalar önerilmektedir. Birinci derece akrabalarında bağırsak kanseri olanlar ile kalıtsal polip ya da polip dışı sendromu olan bireylerde bu taramalara daha erken başlanılması gerekiyor. Bahsi geçen çalışmadaki sonuçları uzun boylu bireylere özel bir tarama programı geliştirilmesi için yeterli değil. Ama bu çalışmanın sonuçlarının iyi irdelenmesi ve daha detaylı çalışmalar yapılması gerekiyor. Kırmızı et tüketimini sınırlamak, akdeniz mutfağı tarzı beslenmeyi tercih etmek, düzenli egzersiz ve ideal kilo temin edilmesi bağırsak kanseri riskini azaltmamız için yapabileceğimiz önemli önlemler olarak sayılabilir.”