Tehdit 4. nesil

Uluslararası strateji ve güvenlik uzmanı Hüseyin Bayazıt, Türkiye’ye karşı çok sayıda terör örgütü kullanılarak yöneltilen tehdidin ‘4. nesil hibrit’ terör olduğunu söyledi. Bayazıt, “Yeni bir dünya inşa ediyorlar. Türkiye de bu hesapların göbeğinde” dedi.

Tehdit 4. nesil

Harp Akademilerinde yıllarca akademisyenlik yapan stratejist Hüseyin Bayazıt, Türkiye’ye karşı FETÖ, PKK, PYD, DEAŞ, DHKP-C, MLKP gibi çok sayıda terör örgütünün kullanıldığını söyledi. Bu tehdidin “4. Nesil hibrit terör” olduğunu belirten ve “Çok aktörlü, çok çeşitli silahlı, çok etkili bir savaş ile karşı karşıyayız” diyen Bayazıt, “Beşiktaş, Kayseri bombaları, suikastler, elektrik-su kesintileri ve son olarak yılın ilk günü yaşanan saldırı. Tüm bunlar ülke, bölge ve küresel bazda 3. derece etki yaratıyor” dedi. Bu savaşın beyinlerde icra edildiğini vurgulayan Bayazıt, Türkiye’nin geniş cephede icra edilen bu tehditle başedebilmesi için bu yeni kavramları iyi oturtması ve tehditlerin önünü alması gerektiğini belirtti.

TÜRKİYE HESAPLARIN GÖBEĞİNDE

Bayazıt, “Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan için ‘panislamist’ diyerek Trump’ın aklını çelmeye çalışan bir algı yönetimi var. Yeni bir dünya inşa ediyorlar. Türkiye de bu hesapların göbeğinde. Bugün düşman, ABD yönetiminin, hatta ülkelerin de üzerinde bir üst akıl” derken, yeni anayasayı engelleyenlerin de bu çabalara hizmet ettiğine işaret etti.

SAVAŞLAR YENİ BİR EVREDE

Her devrin kendine özgü bir savaş biçimi olduğunu, çağımızda ise savaşın 4. evrede olduğunu anlatan Bayazıt, “Çok katmanlı, çok boyutlu, çok devletli, çok aktörlü, çok etkili ve çok etkiler yaratan, çok çeşitli silahlı bir terördür çağımızın terörü” dedi. Çağın terörle mücadele anlayışını anlamak için hibrit terör kavramının çok iyi anlaşılması gerektiğini vurgulayan Bayazıt, şunları kaydetti:

TERÖR ARTIK BİLDİĞİMİZ TERÖR DEĞİL

“Bugün savaş kavramı değişti, silah kavramları değişti. İttifak kavramları da eskisi gibi değil. Artık modern ordular yok. Asimetrik, nizami, gayri nizami harp ve savaşı vekalet ettiriyorlar. Devletler pek işin içinde değil artık. Savaş vekil olarak kullanılan terör örgütleriyle yapılıyor. İttifak kavramları, akabinde de terör kavramı değişti. Artık bomba, el yapımı patlayıcı, tank, gemi dışında siber silahlar var, finansal, ekonomik silahlar var. Uluslararası kurumlar dahi silah olarak kullanılıyor. Standart&Poor’s, Moody’s gibi. Ülke notları silah olarak kullanılabiliyor artık.

İTTİFAKLAR DAHA KAYGAN

Ülkemizde FETÖ’nün yaptığı gibi hukuk sistemi, kanunlar silah olarak kullanılabiliyor. Dünya literatüründe olmayan bir şey değil bu. Hukuk tabanlı muharebedir. Kamu diplomasisi kullanılıyor bugün terör saldırısı olarak. Kamuoyunun kanaatini değiştirecek stratejik iletişim silahı kullanılıyor. Şiddet sadece bombayla, suikastlerle yaratılmıyor, siber terörle, narko terörle, biyoterörle, nükleer terörle, finans terörüyle yaratılıyor. Psikolojik şiddet uygulanıyor, moral bozuluyor, kararlar bu yolla etkilenmeye çalışılıyor. İttifaklar artık daha kaygan. Bir ülke bir taraftan PYD ile bir taraftan DEAŞ ile stratejik ortak olabiliyor.”

En kapsamlısı Türkiye’de icra edildi

1998-2007 yıllarında Harp Akademilerinde strateji dersleri veren Hüseyin Bayazıt, ağ merkezli muharebe ve operasyonlar, etki odaklı harekat gibi alanları FETÖ’cülerin 2003-2004 yıllarında müfredattan çıkarttırdığını anlattı. Hibrit terörün çıkışının ilk taşeron Hizbullah’la olduğunu söyleyen Bayazıt, “Ama bugüne kadarki en kapsamlısı Türkiye’de icra edildi. Hibrit terörün en sofistike, en yoğun biçimine maruz kaldık. Birçok ülkede hibrit terör yoluyla kararlar etkilendi ancak hiçbir ülke Türkiye’nin maruz kaldığı oran ve çeşitte hibrit terör saldırılarına maruz kalmadı” dedi.

DEAŞ’ı aşan bir yöntemHer bir vekalet savaşının cephesinde bir terör eylemi olduğunu, hibrit terörde ise birden fazla alan ve cephede çok yakın zaman aralıklarıyla bir saldırı bombardımanı yapıldığını anlatan Bayazıt, “Örneğin Beşiktaş’ta bomba patladı. Ardından Kayseri’de patladı. Sonra büyükelçiye suikast düzenlendi. Bu suikastte tek bir kişiyle hem ülke bazında hem bölgesel bazda hem de küresel bazda 3. derece stratejik etki yaratıldı. Ardında El Bab’da çok sayıda şehit verdik, bu da bitmedi, IŞİD’in asker yakma görüntüleriyle beyinlerde algılarda terör saldırısı yapıldı. İstanbul’da elektrik su kesintileri. Ve son olayda çok daha ileride bir savaş tekniğine başvuruldu. Yeni yılın ilk saatlerinde DEAŞ’ı da aşan yeni yöntem uygulandı. Yoğunlaştırılmış zamanda, yoğunlaştırılmış ateşle maksimum etki alan bir saldırı yapıldı. 5.5 dakikada 3 şarjör mermiyle çok sayıda kayıp. Çok özel bir suikastçiyle yapıldı bu saldırı. Bu kişiyi yetiştirmeyi bırakın seçmek bile özel yöntemler ister. Bu da sadece Avrupa’da birkaç ülkede ve Amerika’da mümkündür. İşte bu hibrit terördür” diye konuştu.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ