Soruyu çözene tüm mal varlığını verecek

Samsun’da oturan emekli matematik öğretmeni Aydın Cerit, Türk malı yerli hesap makinesi yapılmasını sağlamak ve özellikle asal sayılar üzerine yaptığı çalışmalara dikkat çekmek için ödüllü bir matematik sorusu hazırladı. Cerit, soruyu çözüp 19 Mayıs 2017 saat 18.00’a kadar Samsun Öğretmenevi’ne gelip kendisine ulaştıran ilk kişiye bir ev, bir dükkan ve bankadaki bir miktar parasını vereceğini açıkladı. Yıllardan bu yana sayılar üzerine çalışmalar yaptığını anlatan Cerit, şöyle dedi:

“Şu an Türkiye hesap makinesi üretimi yapamıyor. Benim yaptığım çalışmalar sonucunda şuna ulaştım; Biz de mevcut hesap makinelerinden çok daha kapsamlı olan karmaşık işlemleri yapabilen bir hesap makinesi yapabiliriz. Bunun için devletimizden yardım bekliyorum. Bir ekip oluşturulması halinde bunu gerçekleştirmem çok mümkün. Ben de bu çalışmama dikkat çekmek için bu soruyu hazırladım. Bu soruyu bilgisayarların dahi çözeceğini düşünmüyorum. Sorunun doğru cevabını belirlediğim tarih ve saate kadar bana ulaştıran ilk kişiye tüm mal varlığımı vermeyi taahhüt ediyorum. Bunlar evim, dükkanım ve bankada bir otomobil alacak kadar miktardaki para.”

Cerit, daha öncede hazırladığı iki matematik sorusunu çözen ilk kişiye 93 ay süresince emekli maaşını vereceğini vaat etmiş, sorunun birini çözen olmamış, diğer soruyu çözen bir kişi ise ödülü kabul etmemişti.

Pi sayısının bilgisayara etkisi

Matematikçiler Derneği Başkanı Prof. Dr. Ömer Akın, “Bilgisayarın gücünü ve hızını, Pi sayısıyla deniyoruz. Dolaylı olarak bilgisayar teknolojisinin gelişmesini, adeta Pi sayısına borçluyuz.” dedi.Akın, “14 Mart Dünya Pi Günü” dolayısıylayaptığı açıklamada, Pi sayısının tarihinin milattan önce 2000 yılına dayandığını söyledi. Pi sayısının, büyüklüğü ve küçüklüğü fark etmeyen her çemberde ya da dairede görülen matematik sabiti olduğunu ifade eden Akın, Pi sayısının, çemberin çevre uzunluğunun çapına bölümüyle elde edildiğini kaydetti.Diğer bir ifadeyle çemberin çevresinin çapına oranına, Pi sayısı dendiğini ve Yunan alfabesinin on altıncı harfiyle gösterildiğini belirten Akın, “Bu oran her çember için aynı değer aldığından Pi sayısı bir sabittir. Pi sayısının sırrı; irrasyonel bir sayı olmasından, yani açılımında bulunan virgülden sonraki rakamların periyodik olarak tekrar etmemesindedir. Bu nedenle hesaplamalarda Pi’ye yakın bir sayı kullanılmaktadır.” diye konuştu.Milattan önce 2000’li yıllarda Babillilerin bütün çemberlerin çevresinin çapına bölümünün sabit bir sayıya eşit olduğunu fark ettiğini anlatan Prof. Dr. Akın, şunları kaydetti:”Onlar Pi sayısını, 31/8 = 3,125 olarak kullanıyordu. Mısırlılar milattan önce 1650 tarihli papiruslarda Pi’yi 3,165 olarak almışlardır. Heredotes’in, Heredot adlı tarihi eserinde Pi sayısına verdiği değer 3,58’dir. Eski Yunan’da, karekök 10 ya da 3,162 sayısı kullanıldı. Arşimet ise Pi sayısını 3,10/71 ve 3,1/7 arasında kullandı. Çin ve Greek matematikçiler Pi için 3,162 değerini bulmuşlardır. Çinli matematikçi ve astronom Zu Chongzhi Pi’yi 355/113 olarak kullandı. M.S. 500 yılı civarında Pi sayısı 3,1415929 olarak kullanılmaya başlandı.Bu sayı Pi sayısının gerçek değerine epeyce yakın bir sayıdır. Bilim adamları tarih boyunca Pi’nin açılımdaki bir sonraki rakamın, kaç olacağını merak etmişlerdir. 1436 yılında ünlü Semerkantlı Türk Matematikçi Giyasüddün Cemşid El Kaşi, ilk defa Pi sayısının değerini 16 ondalığa kadar hesaplamıştır. Risalet’ül fi Mahifül Daire isimli eserinde Pi için verdiği değer 3,1415926535898732’dir. Bu, zamanın matematikçilerinden 200 yıl daha ilerde olduğunu ispatlamıştır. Ayrıca ondalık sayılarla ilgili ilk bilgiler yine bu Türk bilginine aittir. 1596 yılında Alman Ludolph van Ceulen, Pi’nin virgülden sonraki otuz beş basamağını hesapladı ve bu sayı Avrupa’da Ludolph sabiti olarak bilindi. Abraham 1699 yılında 72 ondalığa kadar hesaplamışlardır.”Pi ile uğraş, insanın doymak bilmeyen bilim açlığı ve merakıdırPi sayısının matematiğin hemen hemen her dalında görüldüğüne değinen Akın, “Sonuç olarak, Pi ile uğraş, insanın doymak bilmeyen bilim açlığı ve merakıdır. Onun basamakları sonsuza uzarken, matematikte yeni kavramlar ortaya çıktı. Bilgisayarın gücünü ve hızını onunla deniyoruz. Dolaylı olarak bilgisayar teknolojisinin gelişmesini adeta Pi sayısına borçluyuz.” değerlendirmesini yaptı.Pi sayısının en yaygın kullanımının 3,14 olduğunu belirten Akın, ABD’de tarih formatının ay ve gün biçiminde olduğu için 3/14’ün Mart ayının 14’ünü gösterdiğini vurguladı.Bugünün “Dünya Pi Günü” olarak kutlandığını ifade eden Akın, “Bu tarih aynı zamanda Einstein’ın doğum günüdür. Dünyada ilk ‘Pi günü’ ABD’nin San Francisco şehrindeki Exploratorium Müzesinde 1988 yılında yılında Larry Shaw tarafından pasta börek ile kutlanmıştır. Türkiye’de de Dünya Pi Günü matematik yarışmaları ile matematiği sevdirmek, matematiği kullandırmak ve matematiğin seviyesini yükseltme amacına yönelik faaliyetlerle kutlanmaktadır.”Marmara Üniversitesi Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Şükrü Özdemir ise Pi sayısının, sayılar teorisinin ana konusu olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:”Pi sayısının üzerine çok çalışanlar olmuştur. Pi sayısı bir sabittir. Periyodik olarak hiçbir zaman devretmiyor. Sonsuza kadar gidiyor. Sürekli farklı rakamlar çıkıyor. Şifrelemelerde de belli yere kadar kullanılabiliyor.”Çemberin çevresi ile yarıçap arasındaki ilişkinin Pi sayısından çıktığını hatırlatan Özdemir, Pi sayısının, çevre ile çap arasındaki oran olduğunu, çemberin uzunluğunun hesaplanması ve alan hesapları gibi hesaplamalarda Pi sayısının kullanıldığını anlattı.

Sınav için stres yapma plan yap

Adayların büyük heyecanlar ve yeni umutlarla girdiği Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) 2 milyon 265 bin 902 kişi katılıyor. Öğrenciler sadece bilgi olarak değil psikolojik ve taktiksel açıdan da yarış içindeler. Türkçe, Matematik, Sosyal Bilgiler ve Fen Bilimleri dersleri ile ilgili soruların yer alacağı sınavda öğrenciler, lisede öğrendikleri derslere ait temel bilgilere sahip olmanın yanında, okuduğunu anlama, zihinsel becerilerin ölçülmesi, temel kavram ve ilkelerle düşünmeye yönelik sorularla da karşılaşacaklar. Öğrencilerin kaygı ve stresi artarken aileler de bu durum karşısında sakinliğini koruyamıyor. KODLAMAYI BÖLÜM SONUNDA YAPINAnne ve babaların öğrencileri strese sokacak söz ve davranışlardan uzak durması gerekiyor. Rehber Öğretmeni Nurcan Eğribaş, stresli ebeveynlerin adaya eşlik etmemesini tavsiye ediyor. Eğribaş sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer hiç kahvaltı yapma alışkanlığınız yoksa kendinizi biraz zorlayıp şekerli yiyecekler tüketebilirsiniz. Araştırmalar sınav öncesi rahatlama egzersizlerinin kaygıyı azalttığını gösteriyor. Sizlerde sınav haftası boyunca yapacağınız derin nefes alma, kendi kendine konuşma ve gevşeme hareketleri ile kaygınızı azaltabilirsiniz. ‘Bu sadece bir test’, ‘Mükemmel olmak zorunda değilim’ ve ‘Çok çalıştım, elimden geleni yapacağım’ gibi rahatlatıcı ifadeler kullanmalı, pozitif düşünceler içerisinde olmalısınız”. SORULARLA İNATLAŞMAYINÖğrenciler için bir başka önemli konuysa zaman. Zamanın iyi değerlendirilmesi için öğrencilerin kendilerine en kolay gelen dersten başlaması faydalı olacağına değinen Nurcan Eğribaş, kodlamanın her bölümün sonunda yapılması gerektiğini söylüyor. YGS puanına göre tercih yapacak adayların tercih yapacakları bölümün puanına göre strateji belirlemeleri gerektiğini belirten Eğribaş, “Sözelciler Türkçe – Sosyal Bilgiler, Sayısalcılar Fen Bilimleri ve Eşit Ağırlık bölümlerini okuyanlar ise Matematik derslerinden başlamalılar. Bu sorular onlara en çok puan getirecek derslerdir” diyor. Özellikle Türkçe’deki paragraf sorularında çok zaman harcandığını ifade eden Nurcan Eğribaş, dikkatli okuma yapmayı ve zor sorularla inatlaşmanın zaman kaybı olduğunu öğütlüyor.Fazla özgüven olumsuz etkilerGençler arasında diğer bir mücadele ise Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) Sınavı’nda yaşanıyor. 26-27 Nisan tarihlerindeki sınav, hem aileler hem de öğrenciler için önemli karar alınmasını gerektiriyor. “Stres yapma plan yap” diyen Eğitmen Koray Varol, deneme sınavlarının önemine dikkat çekiyor: “Deneme sınavı öğrencinin hem sınava odaklanmasını hem de eksikliklerini fark etmelerine yardımcı olur. Velilerin çocuklarına evde deneme testi uygulamaları yaptırması, eksiklerini daha net görmelerini sağlar.” Kaygıların bilgi eksikliğinden kaynaklandığına dikkat çeken Varol, “Çocuk başarılı oldukça güven kazanır. Sınavda neyin, nasıl sorulacağını anlatmak çocuğu rahatlatır, endişelerini azaltır. Çocukların kaygıları giderilmeli” diyor. Özgüvenin az olması sınava negatif etki yapabilir ancak özgüvenin çok yüksek olması da bazen sınav sonuçlarını olumsuz etkileyeceğini kaydeden Varol sözlerine şöyle devam etti: “TEOG sınavları zamanlama olarak diğer seçme ve yerleştirme sınavlarına oranla daha geniş bir süreye sahip sınavlardır. Her test 20 tane soru sorar, 40 dakika verir ve yanlış doğruyu götürmez. Bu 20 sorunun hepsiyle uğraşmak, sonuna kadar hepsini yapmak önemlidir.”

İnternetten alışverişin sırları

Kredi kartımın internet işlemlerine açılması için arka arkaya birkaç mesaj aldığımda önce ben de kredi kartımla birisinin yasadışı alışveriş yapmaya çalıştığını düşündüm. Bunun olağan bir gelişme olduğunu anlamam zaman aldı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) kararıyla tüketicilere internet bankacılığı onayı sorulmaya başlanınca böyle bir durum ortaya çıktı. Tüketici lehine alınan bu karar tüketicilerin internet üzerinden alışveriş sırasında dikkat etmesi gereken konulara da dikkat çekmiş oldu. Ancak şunu söylemekte fayda var; gerçek hayatta cüzdanınızı kaptırma olasılığınız internette sahtekarlığa uğrama olasılığınızdan her zaman daha yüksek. Hele yurtdışına sıkça gidiyorsanız, kartınızın fiziksel olarak kopyalanma ihtimali oldukça yüksek. İnternette alışveriş yapma rahatlığından asla vazgeçmeyin. Normalde iade edilmeyecek pek çok ürün için tüketici hakları sizden yanadır. Ayrıca internetten alışveriş, elektronik ortamda her şeyde olduğu gibi mutlaka iz bırakır. Yani sahtekarlığı yakalamak ve tespit etmek daha kolaydır. Sadece internette alışverişte almanız gereken birkaç tedbir var bunları gözden geçirin. Önce bankadan gelen mesajın şifrenizi soran numaranın sizi farklı internet sitesine yönlendirmediğinden emin olun.SANAL KART KULLANINSabah’tan Timur Sırt’ın yazısına göre, gerçek hayatta kandırılma riskinizin daha yüksek olduğunu unutmayın. İnternette alacağınız basit tedbirler sizi sonsuza kadar koruyacaktır. Eğer internette alışveriş için kredi kartınızı kullanmıyorsanız, kendinize hemen sanal bir kart oluşturun. Bunu internet bankacılığı hesabınızdan kendiniz de oluşturabilirsiniz. Böylece oluşacak risklere karşı zararı minimumda tutmuş olursunuz. Her şeyden önemlisi internetten kredi kartınızla alışveriş yapacaksanız kesinlikle alışveriş yaptığınız sitenin güvenilir bir adres olduğundan emin olmalısınız. Bunu anlamak için kavun koklamaya gerek yok. Güvenliğiniz için sıralanan maddeleri dikkatlice gözden geçirin.ADIM ADIM GÜVENLİK ÖNLEMİ Önce sizden kredi kartınızın internete açılmasını isteyen kurumun bankanız olduğuna emin olun. Mutlaka yönlendirme yapılan siteye dikkat edin. Banka yetkilisi telefonda asla sizden şifrenizi istemez. Kredi kartınızla alışveriş yapacaksanız, siteye bilgilerinizi vermeden önce sitenin müşteri hizmetlerine şikâyeti olan müşteri gibi ulaşmaya çalışın. Sitenin telefon numarası, e-posta ve anlık mesajlaşma hizmeti olup olmadığına bakın. Sanal kart oluşturmak zor değil. Limitinizi her ay ortalama harcama miktarınıza göre belirleyin. Bunu akıllı telefonunuzdaki uygulamadan yapabilirsiniz. Kredi kartı bilgilerinizi verdiğiniz sitenin temel güvenlik aşamalarını işletmesi lazım. Yani internet sitesi kötü niyetli olmasa da kredi kartı bilgilerinizin çalınmaması için sitede SSL kısaltmasıyla belirtilen güvenlik sertifikasının bulunmasına dikkat edin. Ayrıca üç boyutlu güvenlik kontrolü (sms ile şifre gönderimi) yapılıp yapılmadığına dikkat edin. Satın almadan önce aldığınız ürünle ilgili iade koşullarını iyice gözden geçirin.

Bakan Zeybekci: Hesabı sorulacak

Avrupa’daki bazı ülkelerin Türk bakanlara yönelik çirkin tutumuna değinen Zeybekci, şunları kaydetti:”Gittik orada çatır çatır yapmamız gereken şeyleri yaptık geldik, onlar gördülerki bunlar kararlı. En son bakanımıza da orada (Hollanda) her türlü terbiyesizliği yaptılar. Türkiye Cumhuriyeti’nin bir bakanına oradaki özel polislerle silahlarını doğrulttular. Sonra da belediye başkanları, adı da Müslüman olan belediye başkanları utanmadan ‘vur emri vermiştim.’ diyor. Işıklarla 6-7 saat boyunca da taciz ettiler. Sonra bakanımızı Almanya sınırına kadar götürerek zorla yurt dışına gönderdiler. Bunun hesabı sorulacak emin olun. Hem hukukta hem diplomaside hesabı sorulacak her alanda. Orada yuvalanan terör örgütlerinin istedikleri olmayacak. Türkiye o coğrafyada hak ettiğini almaya, ticaretini geliştirmeye devam edecek. Bazı basiretsiz siyasetçilerin, ırkçıların istediklerini elde etmesine izin vermeyeceğiz. Yapılanların hesabı, bir Türk’e, Türkiye Cumhuriyeti’ne, Recep Tayyip Erdoğan’ın duruşuna yakışır şekilde sorulacak.”

KAYNAK : Yenişafak