Öksüz eserlere sahip çıkalım

Kültür ve Turizm Bakanlığı, geçtiğimiz hafta öksüz eserlerin yeniden okurla buluşması için yeni bir düzenleme hazırladığını açıklamıştı. Hak sahipleri olmadığı için yıllardır gün yüzüne çıkamayan “öksüz eserler” bundan böyle bakanlık tarafından tespit edilecek ve kamunun kullanımına sunulacak. Sahibi tespit edilemediği için saklı kalan bu hazineler hem araştırmacıların hem meraklıların ilgisine sunulabilecek.

DOĞRULUĞUNDAN EMİN OLACAĞIZ

Telif Hakları Genel Müdürü Dinçer Ateş, yeni düzenlemeyle ilgili bilgi verdi. Titiz ve nitelikli bir araştırmayla eserleri tespit edeceklerini söyleyen Ateş, araştırmaların doğruluğundan emin olduktan sonra eseri okurla buluşturacaklarını belirtti. “Kültür ve medeniyetin nesilden nesile devam etmesi için kamunun bu eserlerden faydalanması lazım” diyen Ateş, bakanlık bünyesinde özel bir ekibin kurulacağını Kütüphaneler ve Yayınlar Genel Müdürlüğü, El Yazmaları Başkanlığı birimlerinin konuyla ilgili çalışacağını sözlerine ekledi. Yayınevleri ise bu eserlerin tespitinin bakanlık tarafından yapılması fakat daha geniş kitlelere ulaşması için özel yayınevleri tarafından da basılması gerektiği görüşünde. Konuyu Büyüyenay Yayınları’ndan Mustafa Kirenci, Dergâh Yayınları’ndan Asım Erverdi ve Libronet’ten Mehmet Ali Çalışkan’a sorduk…

TESPİTİ UZUN SÜRÜYOR

Büyüyenay Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kirenci: “Eserleri tespit etmek uzun bir iş. Vakit alacaktır. Yayıncılık süresince bu tarzda rastladığımız çok eser oldu. Birini öksüz eser zannederken mirasçısı çıktı. Uygulamada nelerin çıkacağını tespit etmek çok güç. Fakat ticari kullanıma sunulması gerek. Yayınevleri bunlara masraf yapıyor. Öyle eserler var ki bir eser için çok ciddi masraflar yapıyor. Neden satışa sunulmasın?”

ESERİ GENİŞ KİTLELERE DUYURABİLİR

Dergâh Yayınları Sahibi Asım Erverdi: “Öksüz eserler belirlenmeli ve ama özel yayınevlerine sunulmalı. Biz bu konuda tecrübeliyiz. Bir antoloji yaptık ve 22 yazara ulaşamadık. Ali Canip Yöntem diyoruz. Şahsın eserlerine ulaşılamılıyor. Bu yüzden alamadık çalışmamıza. Bir yazarın ne zaman daha önemli bir noktaya gelip gelemeyeceğini kim bilebilir? Ticari kullanımına da sunulmalı. Bir yazar, bireser daha geniş kitlelere ulaşmak için basılır.”

Uzun süre kimsesiz kalabilirler

Libronet Yönetici Direktörü Mehmet Ali Çalışkan, “Kimsesiz kitaplarla ilgili düzenlemeyi olumlu bulmakla birlikte uygulama mekaniğini kullanışsız buluyorum. Kimsesiz kitapların kamu yararına yayınlanmaları güzel bir gelişme ancak burada devletin ve bürokrasinin aşırı kontrolcü tutumu kilitleyici bir düzenleme. Burada hem kamu yararı ile sınırlama yapmak hem de bu yararın tespitinde devlet aklını mekanizmaya dahil etmek kimsesiz kitapların uzun bir süre daha kimsesiz kalmaları anlamına geliyor” dedi.

KAYNAK : Yenişafak