Mucit çocuklar günlük ihtiyaçtan yola çıkıyor

Yaratıcı Çocuklar Derneği; resim, edebiyat, heykel, bilim, tiyatro, teknoloji alanlarında yaratıcılığı olup ekonomik imkanı bulunmayan çocuklara ulaşıyor ve üretmeye yönlendiriyor.

Mucit çocuklar günlük ihtiyaçtan yola çıkıyor

Yaratıcı Çocuklar Derneği Yürütme Kurulu Başkanı Demet Sabancı Çetindoğan, Geleceğin Mucitleri yarışmasının Türkiye’deki yaratıcı çocukların keşfedilmesinde önemli bir adım olduğunu söylüyor.  “Dernek olarak çocuklarımızın yaratıcılıklarını keşfetmek istiyoruz” diyen Sabancı Çetindoğan, “Derneğin kurucuları, Başkan Didem Çapa ve ben hariç öğretmenlerden oluşuyor. Bunun çok faydasını gördük. Edebiyat, tiyatro, sinema, resim, teknoloji gibi çok farklı alanlarda etkinlikler düzenlemek, ve bunları neticelendirmek tamamen öğretmenlerimizin bizimle beraber hareket etmesiyle ilgili. 1200 civarında okul hedef kitlemiz içinde.

 Dernek olarak öyle bir noktaya geldik ki pek çok farklı sektörde yapılan projenin çocuk ayağını bizim oluşturmamız isteniyor. Mesela İhracatçılar Birliği’nde, çocuk ayağını oluşturuyoruz. Deri-ayakkabı sektöründe, Aydın Doğan Vakfı’nda, hem roman hem karikatür ayağında varız.  Kıyafet tasarımında henüz yokuz ama ayakkabı tasarımında, İstanbul Moda Akademisi’nde çalışmalar yaptık. Genellikle okul öğretmenleri, “Bu çocuğun resimde, edebiyatta vs kabiliyeti var” diyor. Onlar keşfediyor ve o şekilde ilerliyoruz. Mesela yurt dışında muazzam bir opera sanatçısı olabilecek bir ses vardı. Babası minibüs şoforüydü. O çocuğumuzu iki sene önce Londra’ya gönderdik. O çocuklardan bazısı bizim derneğimize gelip, “Bana emeğiniz çok oldu, ben de buradaki çocuklara bir şeyler katmak istiyorum” diyor ve devamında birlikte çalışıyoruz.”

Mucitlerin hayal gücü sınırsız

Bilim yarışması alanında bu yıl  Samsung’la dördüncü işbirliğimiz. Çok enteresan şeyler çıkıyor ortaya. Mesela çocuklarımızda şöyle bir şey gözlemledik: Yenilikler, ihtiyaçlardan çıkıyor. Yakın akrabalarının, arkadaşlarının sıkıntılarına çözüm bulmak için üretiyorlar. Düşünceleri, hayalleri bize göre sınırsız olduğu için çocuklar daha rahat icatlarda bulunuyor. 

Yaratıcı Çocuklar için farklı alanlarda farklı yarışmalar düzenleniyor. Mesela Aydın Doğan Vakfı/Doğan Egmont’la bir yarışma düzenliyoruz. Roman yarışmaları yapılıyor ve yayınevi kazananların kitaplarını çıkarıyor. Karikatür yarışması da var. Gelir derneğe bağışlanıyor. Mesela karikatür yarışmasında birinci olan çocuk, dünya birincisi de oldu. Yarışmada kazanan çocuklara ek eğitim, burs veriyoruz. Maddi bir destek sağlıyoruz. Çünkü bu çocuklarımızın çoğunun ailesinin maddi geliri düşük. Kendi başlarına ulaşamayacakları olanakları sağlamış oluyoruz. Tüm bunlar; teşvik etmek, çocuğun özgüvenini oluşturmak açısından epey önemli oluyor.”

Öğrenci bireysel olarak ulaşamıyor

Güneydoğu’da, Doğu Anadolu’da yaratıcı olup derneğe ulaşabilen  çocuklar var mı?

Spesifik olarak bu çok zor.  Çünkü bunlar genelde grup çalışması olduğu için okulların denetiminde, öğretmenlerin bilgisi dahilinde yapılıyor. Bu işi takip eden okullar başvuruyorlar. Biz de açığız. Okul döneminin başında büyük bir toplantı yapılıyor. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü de katılıyor.

Projelerimizi orada belirliyoruz. Okullar kapananana kadar çalışmalar oluyor. Sonraki dönemde öğretmen arkadaşlarımız hazırlık dönemi olduğu için çalışıyorlar. Yıl sonu tiyatro ve koromuz çok başarılı oluyor. Örneğin, 400 çocuk Aya İrini’de sahneye çıktılar. Düşünebiliyor musunuz? Birisi A okulunda diğeri B okulunda. Muazzam bir başarı. Senkronizasyon çok iyiydi.”

“Yetenek işlemediğinde kaybolur, o nedenle okullarda keşfedilen çocuklar dernek sayesinde ilerliyor.”

 

 

Motosiklet kazalarını engellemek istiyoruz Dilek Öykü Ahraz – Efe Gündeğer (Yarışma 1’incileri)

13 yaşındaki Efe Gündeğer ile 12 yaşındaki Dilek Öykü Ahraz, Niğde Akşamseddin Bilim ve Sanat Merkezi’nde okuyor. İkili, can kaybını engellemek için kask takılmadığında motosikletin çalışmasını engelleyen düzenek geliştirdi.?“Motokask” projesi yarışmada birinci oldu.

İlaçların üzerine çipler yerleştirdi… Buğra Erginal (Yarışma 2’ncisi, 14 yaşında)

Buğra Erginal yarışmaya İstanbul Ali İhsan Hayırlıoğlu Ortaokulu’ndan katılmış. Erginal, “Kutudaki Eczacım” projesi için, “İlaçların üzerine çipler yerleştirdim. Bu  çipler cihaz üzerine okutulunca, hastaya ait özel bilgiler ve nasıl, ne zaman kullanılması gerektiği gibi talimatlar da oluyor” diyor.

Su tasarrufunda çığır açmak istiyorum Ayşegül Çelik (Yarışma 3’üncüsü)

İzmir Özel Bornova Bilim Doğa Ortaokulu’nda okuyan 11 yaşındaki Ayşegül Çelik’in projesinin adı “Güvenli Musluk”. Çelik, su tasarrufunda çığır açmak istediğini söylüyor: “Musluğun içerisine taktığım yay sayesinde şebeke suyu kapalıyken, sular geldiğinde hiçbir şekilde akmamış oluyor.”

Sensörlü yangın tüpü üretti Arda Düzyol (Mansiyon Ödülü)

Özel Ataşehir Doğa Ortaokulu’ndan “Isı ve Duman Sensörlü Yangın Söndürme Tüpü” projesiyle mansiyon ödülü kazanan Arda Düzyol 14 yaşında. Projesini şöyle açıklıyor: “Yangın esnasında yangın tüpünün daha kolay bulunmasını sağlıyorum. Örneğin, yangın esnasında sensör dumanı algılayıp ses veriyor. Daha kolay bulmamızı sağlıyor.”

Sıcak hava üfleyen atkı  İrem Melek Toklucu – Berke Demirel

İkisi de 12 yaşında ve Darüşşafaka’da sınıf arkadaşı olan Berke Demirel ve İrem Melek Toklucu, “Altklima” projeleriyle ilk 10’a kaldı. Mucitler, iki atkıyı üst üste dikmiş. Arada boşluk bırakıp fermuar dikip araya çelik bulaşık teli koymuşlar. Atkıyı taktığınızda, soluğunuzla ısınan bu çelik telin ısı gücüyle içinize tekrar o sıcak havayı çekiyorsunuz.

KAYNAK : Gazete Vatan

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ