Mimar Sinan ışığım oldu

Finlandıyalı fotoğrafçı Ola Kolehmainen’ın, Mimar Sinan’ın başyapıtlarındaki ışığın kullanımından esinle hazırladığı sergisi “Sinan Project” Perili Köşk’te ziyarete açıldı.

Mimar Sinan ışığım oldu

Fotoğraf sanatının önde gelen temsilcilerinden Finlandıyalı sanatçı Ola Kolehmainen’ın, Borusan Contemporary’nin siparişiyle hazırladığı ve Mimar Sinan’ın eserlerine farklı bir perspektif sunan sergisi “Sinan Project” Perili Köşk’te ziyarete açıldı. Sanatçı bu özgün sergisinde Sinan’ın imzasını taşıyan mimari yapılarda ışığın nasıl kullanıldığıyla ilgileniyor. Kolehmainen’ın, Sinan’ın eserlerine bakarken onu şekillendiren Ayasofya’yı, Küçük Ayasofya’yı, Süleymaniye’yi inceleyerek yüzyıllar ve kültürler arasında dolaşarak olgunluğa varan “mimari formlar” hakkında topladığı görseller “Sinan Projesi”nin temelini oluşturuyor.

MUHTEŞEM BİR DENEYİM SUNUYOR

Kolehmainen, günün hangi saatlerinde nasıl fotoğraf çekebileceğine dair araştırmalarını aylara, hatta mevsimlere göre ayarlayarak objektifini nereye, nasıl yerleştireceğine karar vererek eserleri oluşturduğunu belirtti. “Sinan’da en etkileyici unsur yaptığı işlerin kendisidir” diyen sanatçı, Mimar Sinan’ın kendisi için kişisel anlamı olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Sinan’ın camilerinin içindeki büyüleyici mimari hacim, nereden bakarsanız bakın hayret vericidir. Onun, Sokullu gibi küçük camilerine bile girerken insan bu durumu hemen fark eder. Işığın doğal şekilde camilerin içine girmesine izin vermesi özellikle sonbaharda ve ilkbaharda mekânsal anlamda müthiş bir deneyim sunuyor.” Sergi 7 Eylül’e dek ziyaret edilebilir.

Görünmeyeni fotoğrafladım

Kolehmainen’ın çalışması bu noktada Sinan’ın eserlerine yeniden, farklı bir gözle bakmamızı sağlıyor. “Sinan çalışmasına kavramsal olarak ve modern sanat bağlamında yaklaşıldı” diyen sanatçı projeyi su sözlerle anlatıyor: “Benim için Sinan’ın camilerindeki en büyüleyici konu büyük mimari hacim, caminin içindeki boşluktur. Bu dev boşluk neredeyse kare şeklinde bir zeminden başlayarak 50 metre yükselip büyük bir kubbeye dönüşüyor. Onu bölümlere ayıracak sütunlar yok. Sinan kubbenin ağırlığını küçük kubbelere dağıtan ve sütunsuz bir mekâna olanak veren bir üst yapı kullandı. Görevi keşfettim: caminin içinde bu görünmeyen hacmi fotoğraflamak… Bunu başardığınız zaman resim, sanat eseri, gerçek mekândan bu hacim duygusunu resme bakana taşıyabilir. Bir başka deyişle, resme bakan iki boyutlu ve bölümlere ayrılmış bir düzlemde gerçek üç boyutlu mekânı deneyimleyebilir. Nihai sonuç olarak şunu söyleyebilirim: Sinan projesi benim profesyonel yaşamımı değiştirdi.”

Üç ustayı buluşturacak

Kolehmainen, Sinan Project’ten ilhamla devam etmekte olan bir projesinin daha olduğunu sözlerine ekledi. Aralık ayında Helsinki Sanat Müzesi’nde açılacak sergide 16. yüzyılda yaşamış Mimar Sinan, Michelangelo, ve Andrea Palladio bir araya gelecek. Sanatçı bu projede mimari geleneklerin farklı zamanlara ve dinlere göre dünyayı nasıl gezdiğine ilişkin olaylar zincirini ortaya çıkacak.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ