Kovid ağrılarını geçiren tedavi: GLUTATYON

Haber: Yasemin İLAN

Vücuttaki toksik çöpleri temizleyen bir madde olan ‘glutatyon’ aynı zamanda bilinen en güçlü antioksidandır. Yaşlanma, kötü beslenme ve stresin azalttığı glutatyon vücuda damardan takviye edilebiliyor. Üstelik bu işlem Kovid sonrası geçmeyen ağrıları dindiriyor.

Glutatyon vücut hücrelerimizin ürettiği güçlü bir savunma silahıdır. Bağışıklık sistemimizin bir parçası olarak vücutta biriken toksik çöpleri temizleyen antioksidan bir madde olup 3 amino asitten (glutamin, sistein ve glisin) oluşur. En güçlü antioksidan glutatyondur. Algoloji (Ağrı tedavisi) Uzmanı Prof. Dr. Nurettin Lüleci glutatyon tedavisinin koronavirüsün etkisiyle vücutta oluşan ağrıları dindirdiğinin bilimsel olarak kanıtlandığını belirtti. Prof. Dr. Nurettin Lüleci, “Araştırmalar yüksek glutatyon düzeylerinin kas hasarını azalttığını, kasların iyileşme süresini kısalttığını, kas kuvveti ve dayanıklılığını artırdığını ve metabolizmayı yağ depolama yerine kas yapımına kaydırdığını göstermektedir. Glutatyon, sağlıklı kalmak ve hastalıktan korunmak için en önemli moleküllerden biridir. Yaşlanma, kötü beslenme, çevresel toksinler ve stres durumlarında glutatyon seviyeleri azalarak asli görevini yapamaz hale gelir” dedi. Glutatyonun damardan takviye edilebildiğini dile getiren Prof. Dr. Nurettin Lüleci, “Hücrelerimizin ürettiği glutatyonun yetersiz hale gelmeye başladığının belirtileri görülmeye başlaması üzerine damardan takviye olarak glutatyon tedavisi verilebilir. En etkili yol damardan vermektir yoksa lokal, kas içi ve burundan da bu madde verilebilmektedir. İçilmesinin pek bir faydası yoktur” diye konuştu.

YAŞLANMA SÜRECİNİ YAVAŞLATIR

Kovid sonrası oluşan ağrıların bu tedavi sayesinde yok olduğunu ve akciğerin korunarak normal hale gelmesinde etkili olduğunu belirten Lüleci, “Glutatyon ile birlikte ozon tedavisi yapıldığında sonuç gerçekten yüz güldürücü oluyor. Hastalar hem iyileşmenin hem de kendini eskisinden çok daha dinç ve enerjik hissetmenin mutluluğunu yaşıyor” dedi. Prof. Dr. Nurettin Lüleci, yaşlanmayı geciktiren bir etkisinin de olduğunu söylediği glutatyon tedavisinin diğer faydalarını da şu şekilde sıraladı:

Karaciğer yağlanmasını önler: Alkoliklerde karaciğer hücrelerinde oluşan hasarı yada oluşabilecek karaciğer yağlanmasının önüne geçer. Glutatyon eksikliğinin en önemli göstergelerinden bir tanesi karaciğer yağlanmasıdır.

Stresi ortadan kaldırır: Zararlı serbest radikallerin artması ve bunlarla mücadele edecek antioksidanların azalması ciddi kronik, baş edilmesi güç rahatsızlıkların (kanser, diyabet, romatizmal hastalıklar) habercisidir. Glutatyon verildiğinde bu hastalıklarda gerileme olmaktadır. Yüksek kan şekeri ile süregelen kontrolsüz diyabette iyi bir kontrol sağlanabilir. Özellikle kontrolü güç otoimmün hastalıklarda (Romatoit artrit, lupus ve çölyak hastalığı) oksidatif stresin neden olduğu kronik enflamasyonun glutatyon tedavisi sayesinde azaltıldığı bunu da bağışıklığı destekleyen mekanizmaları güçlendirerek yaptığı ortaya konmuştur. Burada hücrelerdeki mitekondrilere saldıran serbest radikalleri temizleyerek katkı sağlamaktadır.

Kilo kontrolü sağlar: Özellikle yaşlılarda glutatyon üretiminin azalması insülin direncini artışına neden olur ve yağ yakımı azalır. Glutatyon takviyesi bu döngüyü tersine döndürerek insülin direncini kırar, vücutta yağ depolanmasının önüne geçer.

Bacaklardaki kan dolaşımını hızlandırır: Özellikle bacak damarlarındaki minik tıkanmalara bağlı ortaya çıkan ağrı problemleri ve uzun süre yürüyememe gibi sıkıntılarda glutatyon tedavisi sonrası ağrılarda azalma yürüme mesafesi uzar.

Parkinson hastalarının şikayetleri azalır: Hastalığa bağlı ortaya çıkan kas sertleşmeleri ve titremelerde glutatyonun faydaları olduğu bilinmektedir.

Kanser riskini azaltır, kemoterapi etkisini artırır

Vücutta glutatyon eksikliği varsa kanser oluşumu hızlanabilir aynı zamanda kanserin tedavisinde uygulanan kemoterapotikler glutatyonu azaltmakta, ışın tedavisinin etkileri de sınırlı olmaktadır. Glutatyon verildiğinde kanser tedavisinin etkinliği artar. Dünyada bazı merkezlerde sadece glutatyon ve beraberinde ilave edilen yüksek doz C vitamini, alfalipoik asit, b vitaminleri ve selenyum gibi kombinasyonlarla kanserin yok edildiği iddia edilmektedir. Tümör hücrelerine karşı bağışıklığın artırılması önemlidir. Elimizdeki en güçlü silahlardan bir tanesi glutatyondur. DNA hasarını önler. Glutatyon kanser hücrelerinin oluşmasını da engelleyici fonksiyonlar üstlenir. Kansere genetik yatkınlığı olanlar mutlaka glutatyon almalıdırlar.

B VE C VİTAMİNLERİYLE BİRLİKTE UYGULANIYOR

Algoloji Uzmanı Prof. Dr. Nurettin Lüleci tedaviyi şu sözlerle anlattı: “Günlük pratikte Glutatyon tedavisi denildiğinde tek başına glutatyon değil aynı serum kokteyli içinde C vitamini, Alfalipoik asit, B vitaminleri, selenyum verilmektedir. Tedaviye dönüşümlü olarak ozon tedavisinin eklenmesi sinerjik etkiler oluşturur. Bu kokteyl haftada 2 gün toplamda 8-10 seans uygulanması uygun olup damardan serum içine katılmak suretiyle yaklaşık yarım saat süren bir prosedürdür. Bu kokteylin hızlı verilmesi sakıncalıdır. Ozon tedavisi ile aynı gün verilmemelidir.”