Körfez’i böyle soydu

ABD’nin eskimiş altyapısını yenileme işini kendisine yakın Blackstone şirketine Suud parasıyla ihale eden Trump, damadı Kushner’e ise savunma devi Lockheed Martin adına pazarlamacılık yaptırdı. Ünlü spekülatör Soros ise damadın destekçilerinden biri çıktı.

Körfez’i böyle soydu

ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Arabistan ziyareti sadece Körfez’de büyük bir diplomatik krizin kapısını aralamadı. O ziyaret Trump’ın yakın çevresine Suudi Arabistan’ın mali kaynaklarının nasıl peşkeş çekildiğinin ayrıntılarını da netleştirdi. Trump’ın Riyad ziyaretinde ABD’nin altyapı yatırımlarına yönelik bir ortaklığa da son şekli verildi. Dünyaca ünlü Blackstone Grup ile Suudi Arabistan Yatırım Fonu arasında gerçekleşecek bu ortaklıkta Suudiler 20 milyar dolar vermeyi kabul etti. Yani ABD’nin eskimiş yolu-kanalizasyonu Suud parasıyla yapılacak. Blackstone CEO’su Stephen Schwarzman’ın Trump ile çok yakın ilişkileri olduğu sır değil. Hatta iki ismin gizli ortaklıklar kurduğu belirtiliyor. Seçim döneminde Trump’ın en büyük destekçileri arasında olan Schwarzman, seçimden Trump’ın galip ayrılmasının ardından iş ve ticaret danışmanlığına getirildi ve Beyaz Saray’da sözü en muteber kişilerden biri oldu.

SİLAH SİMSARI DANIŞMAN

Blackstone CEO’su Schwarzman gibi başkan danışmanı aynı zamanda damadı olan Jared Kushner de Beyaz Saray’ın yeni gölge liderlerinden biri. Onun da Suudi Arabistan kaynaklarını sömürmede Schwarzman gibi kirli bir sicili var. Geçtiğimiz mayıs ayının başında Suudi yetkililerle savunma sistemleri üreten Lockheed Martin şirketinin CEO’su Marilyn Hewson’un ticaret simsarlığını Kushner’in yaptığı ve Suudi Arabistan’a 100 milyar doların üzerinde silah sistemi satılmasını öngören anlaşmayı organize ettiği belirlendi. Kushner aracılığıyla gerçekleşen bu ticaret Trump’ın Riyad ziyaretinde son şeklini aldı. Şirketin CEO’su Hewson da tıpkı Kushner gibi Riyad’daydı ve şirketten şu açıklama yapıldı: “ABD ve Suudi Arabistan arasındaki ilişkiyi güçlendirecek bu tarihi açıklamanın bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz.”

George Soros

Damada Soros’tan 250 milyon

ABD Başkanı Donald Trump’ın damadı Jared Kushner ile Blackstone şirketi arasında ticari ilişkiler geçmişe dayanıyor. Suudi Arabistan’dan milyarlarca dolarla dönen Blackstone, 2010’lu yılların başından buyana ABD Başkanı Trump’ın damadı ve danışmanı Kushner’in emlak işlerini 400 milyon doların üzerinde krediyle finanse ediyor. Kushner’in finansörleri arasında sadece Blackstone yok. Başkanlık yarışında Trump’a cephe almasıyla bilinen dünyaca ünlü spekülatör George Soros da Kushner’e son dönemde kredi açan müteşebbislerden biri. Soros’un aile şirketinin Kushner’e 250 milyon dolar kredi limiti açtığı ortaya çıktı.

Küresel haraç sistemi

Körfez’de yaşanan son gerilimde ABD’nin iki taraflı oynayarak, çatışmadan maksimum kazanç sağlamayı düşündüğü bir kez daha ortaya çıktı. ABD’nin, Körfez’de yaşanan son kriz’de bir yandan Katar’ı “aşırılıkçılığı desteklemek” ile suçlayıp abluka altına alınmasını desteklerken, diğer yandan, içinde 35 adet F-15 savaş uçağının da yer aldığı 12 milyar dolarlık silah anlaşması yapması, mafyatik haraç olarak değerlendirildi. Bilindiği gibi Körfez’deki krizin yolunu açan gelişme de, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Arabistan ile toplamı 320 milyar doları bulan ticari anlaşmaya imza atması gösterilmişti. Bu anlaşmanın 110 milyar doları silah satışını kapsıyordu. Uzmanlar, son gelişmelerin ardından, ABD’ye parayı veren,düdüğü çalıyor, yorumunda bulundu. Raporlara göre Körfez ülkeleri son beş yılda en fazla silah ithal eden ülkeler arasında yer alıyor.12 MİLYAR DOLARLIK ZAMANLAMA ABD Başkanı Donald Trump’ın Körfez’de yaşanan son krizde, cezalandırılmasının iyi olduğunu belirtmesinden hemen sonra iki ülke arasında 12 milyar dolarlık silah satışı anlaşması imzalandı. Katar’ın resmi haber ajansı QNA’da yer alan Katar Savunma Bakanlığının açıklamasında, 35 adet F-15 savaş uçağı alımı için ABD ile anlaşma imzalandığı duyuruldu. Anlaşmanın imza töreni için Katar Savunma Bakanı Halid bin Muhammed el-Atiye’nin dün Washington’da ABD Savunma Bakanı James Mattis’le bir araya geldiği belirtildi. Söz konusu anlaşmanın “ABD’de 42 eyalette 60 bin kişiye istihdam sağlayacağı” bilgisinin paylaşıldığı açıklamada, anlaşmanın “bölge ve ötesinde barış ve istikrarı destekleyeceği ve aşırılığa karşı yakın stratejik iş birliği sağlayacağı” da ifade edildi. Geçen yıl ABD Kongresinde Katar’ın 21 milyar dolar değerinde, içinde F-15’lerin de yer aldığı silah satışı anlaşması onaylanmıştı. Washington’daki söz konusu anlaşmanın da bu çerçevede gerçekleştiği açıklandı. Ne var ki anlaşmanın zamanlamasının Katar’ın komşu ülkeler tarafından ABD’nin oluruyla başlatılan ablukanın hemen sonrasına gelmesi dikkat çekti.PENTAGON’DAN MANİDAR AÇIKLAMA12 Milyar dolarlık anlaşmaya ilişkin ABD Savunma Bakanlığı’ndan (Pentagon) anlaşmaya ilişkin açıklama ise manidar karşılandı. Pentagon “Anlaşmanın Katar’ın savunmasına muazzam bir yetenek katacağı” değerlendirirken, silah alımının “ABD ile Katar arasındaki karşılıklı güvenliğe yönelik iş birliğini artıracağı” vurgusuyla adeta mafyavari bir açıklama yaptı.TATBİKAT AMACIYLA DOHA’YA DEMİRLEDİLER35 adet F-15’in Katar’a satışına ilişkin anlaşmayla eş zamanlı olarak iki ABD savaş gemisinin ortak tatbikat amacıyla Doha’nın güneydoğusundaki Hamad Uluslararası Limanı’na ulaşması dikkat çekti. QNA’nın haberine göre savaş gemilerinin, Katar Emirlik Deniz Kuvvetleri ile ortak tatbikata katılmak üzere geldiği kaydedildi. Tatbikatın başlama tarihi ve içeriğine ilişkin bilgi verilmedi. Savaş gemilerinin Basra Körfezi’nde görev yapan ABD 5. Filosu’na bağlı olup olmadığı bilinmiyor. 5. Filo’nun ana üssü, Katar’a karşı ablukada ilk hamleyi yapan Bahreyn’de bulunuyor.Suudi Arabistan’a 11 Eylül tehdidiABD, daha önce de Suudi Arabistan’ı 11 Eylül saldırılarından mesul tutacak bir yasayla tehdit ederek çıkar sağlamayı hedeflemişti. Mayıs 2016’da “Terörizmin Sponsorlarına Karşı Adalet Yasası” ABD Senatosu tarafından kabul edilmiş. Eylül 2016’da dönemin ABD Başkanı Obama’nın vetosuna rağmen, yasa ikinci kez senatoda ezici çoğunlukla kabul edilmişti. Mart 2017’de 11 Eylül saldırılarında hayatını kaybedenlerin yakınları ve Amerikalı sigorta şirketleri, Suudi Arabistan’a New York’ta tazminat davası açtı. Mayıs 2017’de ise ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Arabistan’a iki günlük ziyaretinin somut sonucu 320 milyar dolarlık anlaşma oldu.Silah alımında rekor kırdıStockholm Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) açıkladığı rapora göre 2016 yılında Soğuk Savaş sonrasının en yüksek hacmine ulaşıldı. SIPRI’nin raporu, küresel gerilimin artışından en büyük faydayı ABD’nin başını çektiği ülkelerin sağladığını gösterirken, Ortadoğu’da Körfez bölgesinin son beş yılda silah ithalatına adeta servet döktüğünü ortaya çıkardı. Rapora göre Suudi Arabistan dünyanın en fazla silah ithal eden ikinci ülkesi konumuna yükselmiş durumda. Yine Katar, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerin silah ithalatanın yüzde 200’ler civarında arttığı aynı raporda belirlenmişti.Trump: Borcu onlar ödeyecekABD Başkanlık seçimi sürecinde, Donald Trump’ın bir konuşmasında ülkesinin 19 trilyon doları bulan borcunu Körfez ülkelerine ödeteceğine dair açıklaması gündem olmuştu. Trump’ın seçim döneminde “Borcumuzu Körfez ülkeleri ödeyecek. Karşı duranı yok ederiz. Onlar bizsiz yoklar” ifadelerini kullandığı ortaya çıkmıştı. ABD’nin Körfez’deki gerilimi yükseltmesinde böylesi bir stratejinin de rol oynayabileceği değerlendiriliyor.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ