Kılıçdaroğlu’na başörtüsü için teşekkür eden üniversitelinin hatırlattıkları!

CHP üye katılım töreninde Kılıçdaroğlu’na başörtüsü serbestliği için teşekkür eden üniversiteli genç kızın sözleri, CHP’nin ve Kılıçdaroğlu’nun geçmiş dönemdeki başörtüsü düşmanlığını akıllara getirdi.

Kılıçdaroğlu’na başörtüsü için teşekkür eden üniversitelinin hatırlattıkları!

Haber7 – Özel

CHP’de üye katılım töreninde konuşan genç üniversite öğrencisi, Kemal Kılıçdaroğlu’na hitaben, Üniversitelerdeki başörtü yasağının kalkmasında partinizin ve şahsınızın gösterdiği demokratik tavır için genç üniversiteli bir kişi olarak teşekkür ediyorum” dedi. 

Bu ifadelerden sonra Kılıçdaroğlu’nun ve CHP’nin üniversitelerde başörtüsüne nasıl karşı durduğu o söylemler akıllara geldi.

KAMUDAKİ İLK BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI CHP DÖNEMİNDE OLDU

CHP uzun yıllar boyunca başörtü yasağının en büyük destekçisi oldu. Bülent Ecevit’in başbakan olduğu 1978’de, CHP hükümetinin Çalışma Bakanlığı ilk defa resmi olarak kadın memurların başörtüsü örtmesini yasakladı. 

12 Eylül darbesinden önce üniversitelerde başlayan yasaklar, farklı şehirlerde yayılarak devam etti. 

Darbenin ardından 1983’te üniversitede önce serbest bırakılan başörtüsü, Danıştay’a götürülerek tekrar yasaklandı. 1984’te kaldırılan yasak, 1987’de yeniden yürürlüğe kondu. Turgut Özal’ın girişimleriyle çıkan iki düzenleme de Anayasa Mahkemesi’nde iptal edildi. 

1990’da çıkarılan yeni kanun, SHP tarafından Anayasa Mahkemesi’ne götürüldü. Mahkeme, SHP’nin talebini reddetti. 

KANUNSUZ BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI

28 Şubat sürecinde, Yüksek Öğrenim Kurulu 1997’de kanuna aykırı şekilde karar alarak üniversitelerde başörtüsünü yasakladı. Başörtülü öğrencilerin sadece derse girmesi değil, kampüs içinde dolaşması bile yasaklandı. 

O günlerde, Kılıçdaroğlu başörtüsünü “Bir metrelik bez parçası olarak” aşağılıyordu. 

MERVE KAVAKÇI BAŞÖRTÜLÜ OLDUĞU İÇİN YEMİN EDEMEDİ

1999’da milletvekili seçilen Merve Kavakçı, başörtülü olduğu için Meclis’te DSP’li milletvekilleri tarafından protesto edildi, DSP Genel Başkanı ve Başbakan Bülent Ecevit tarafından zorla salondan çıkarıldı. 

CHP, 2007’deki Cumhurbaşkanlığı seçiminde eşi başörtülü birinin aday olmaması için ortalığı ayağa kaldırdı. 27 Nisan muhtırasıyla yeni darbe için süreç hazırlanmak istendi. 

İstanbul Üniversitesi önünde öğrencilerin YÖK'ü protestosu sırasında çekilmiş bir fotoğraf - 1998.

CHP BAŞÖRTÜSÜ SERBESTLİĞİ İÇİN OY VERMEDİ

2008’de üniversitelerdeki başörtüsü yasağı 411 milletvekilinin oyuyla kaldırıldı. CHP bu oylamada karşı oy verdi.

2013’te de başörtülü olarak kamuda çalışma yasağı sona erdi. 

CHP’NİN İSTEĞİYLE BAŞÖRTÜSÜ SERBESTLİĞİ KALDIRILDI

Başörtü yasağının kalkması kararını Kemal Kılıçdaroğlu’nun da aralarında olduğu CHP’li milletvekilleri Anayasa Mahkemesi’ne götürdü. DSP’li milletvekillerinin de desteğini alan CHP, değişikliğin iptali veya yok hükmünde kabul edilmesini ve yürürlüğün durdurulmasını istedi. 

Yüksek Mahkeme, CHP’nin talebini kabul ederek başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin anayasa değişikliğini iptal ettiği ve yürürlüğünü durdurdu. 

Bu sırada, Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya da 14 Mart 2008’de “laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği” iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’nde parti kapatma davası açtı. 

CHP, başörtüsünün yeniden yasaklanması için uğraşırken diğer taraftan da 2008’de başörtüsü açılımı adı altında parti programı düzenledi ve çarşaf giyen kadınlara rozet taktı. 

2009’da kaset skandalıyla genel başkan değişti. CHP’nin yeni Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Başörtülü kızlar üniversiteye rahatlıkla girecek ve bunu CHP çözecek” dedi. Ancak bir gün sonra, “Kızlar okula türbanla gidecek demedim” diyerek geri adım attı.

28 Şubat’ı dilinden düşürmeyen Kılıçdaroğlu yakın zamanda yaptığı açıklamada, “28 Şubat mağdurları ile de barışacağız; 28 Şubatçıların açtığı yaraları kapatıp helalleşeceğiz” demişti. 

Ancak Kılıçdaroğlu’nun, 1998’de SSK Genel Müdürü olduğu dönemde başörtülü çalışanlar hakkında soruşturma başlattığı öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun o dönem yaptığı açıklama şöyle: 

“Başbakanlık genelgeleri doğrultusunda personelimizden kılık kıyafet yönetmeliğine uymasını istiyoruz. Personelin birçoğu türbanını çıkarırken, bir kısmı türban üzerine peruk takmaya başladı. Mahkeme kuralları var. SSK avukatları da bu kurallara uymak zorunda. Türbanla duruşmalara girme konusunda ısrar etmeleri ve mahkemeye girememeleri üzerine, görevlendirildikleri davalar tehlikeye giriyor.”

KAYNAK : Haber7

KAYNAK: Haber 7

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ