‘Kaybolan mülteci çocuklar dünyanın gündeminde yok’

Göçmen meselesinin 2011’den beri dünyanın en önemli konusu olduğunu dile getiren Yaşar, “Görünen o ki Afganistan’da yaşananlardan sonra da bu göçmen krizi kısa vadede bitecek gibi değil. Bunlar savaşlar, terör ve iç karışıklıklardan meydana gelen göçler. Bir de iklim değişikliğinden kaynaklanan göçü yabana atmamalıyız” diye konuştu.

Yıllardır göçmen çocuklar sorununa kafa yoran ve raporlar hazırlayan Yaşar, bu sorunun gittikçe daha dramatik bir hal aldığına dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Göç akını arttıkça göçmen çocuklar meselesinin de daha fazla öne çıkıp, çözüm üretilecek boyut kazanması gerekiyor. Dünya devletleri bakımından ne yazık ki henüz öyle bir gündem yok. Biz 2020’nin Ocak ayında Avrupa Konseyi’nde Avrupa’daki Kayıp Göçmen ve Mülteci Çocuklar konulu raporumuzu geçirdik. Bu rapora göre Avrupa’da yüz binlerce çocuk kayıp. Başlarına ne geldiği belli değil. Yüz binlerce çocuk rakamının altını çizmek istiyorum. Bu tespiti ben yapmadım. Bu BM raporlarına girdi. Avrupa Konseyi’nde de son olarak benim raporumla da 2324 sayılı kararla bu tespit edildi. Avrupalı parlamenterlerin oylarıyla…”

Herkes sorumlu

Yeni tip koronavirüs salgını ile birlikte kayıp çocukların unutulduğunu ifade eden Yaşar şöyle devam etti: “Rapordan önce böyle bir sorunun varlığı çok bilinmiyordu. Şimdi haberdarlar. Bu çocuklar önceden kayboluyordu, şimdi ise kaybediliyor. Kaybolan her çocuktan, haberdar olan herkes sorumlu. En başta da devletler. Devletlerin böyle bir yükümlülüğü var… Konuyu duyan, bilen herkesin uykusunun kaçması lazım.”