Ekmeği zayıflarken bile terk etmeyin!

Uzmanlar, kilo vermek adına ekmek ya da ekmeğin içerdiği besin grubundan uzak beslenme tarzı bağışıklık sistemini güçsüzleştirdiğini, belirterek, “Ekmek hayatımızın en önemli besinlerinden biridir. Ekmek yemeden ne sağlığınızı kontrol edebilirsiniz ne de bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz” uyarısında bulundu. Diyetisyen Aysu Sevin Ülker, özellikle tam tahıllı ekmekle alınan liflerin diğer gıdalar ile alınan kanserojen maddeleri vücuttan attığını söyledi.

Ekmeği zayıflarken bile terk etmeyin!

Tam tahıllı buğdaydan yapılmış ekmeğin lif, B12, E vitamini, mineraller yönünden çok zengin olduğunu belirten Özel Star Medica Hastanesi’nde Uzman Diyetisyen Aysu Sevin Ülker, “Özellikle tam tahıllı ekmekteki lif sayesinde diğer gıdalarla aldığımız kanserojen ve toksik maddeler vücudumuzdan çok hızlı atılıyor. Bu da başta bağırsak kanseri başta olmak üzere birçok hastalığın önlenmesi açısından çok önemli” dedi.

Bağırsak kanserine kalkan

Tam tahıllı ekmek tüketiminin kan şekerini yavaş yükseltip yavaş düşürdüğünü bildiren Dyt. Aysu Sevin Ülker, “Böylece kendimizi daha uzun süre tok hissediyoruz. Bu da şişmanlığın önüne geçmek için önemli bir sebep, Tam tahıl tüketen bireylerde bazı hastalıkların riskini ciddi derecede azaltır. Yapılan araştırmalar tam tahıllı beslenme alışkanlıklarını sürdüren kişilerde kalp hastalıkları riskinin yüzde 25-36, Tip-2 diyabet riskinin yüzde 21-27, gastrointestinal sistem kanserleri riskinin yüzde 21-43, obezite riskinin ise yüzde 47 azaldığını gösteriyor” ifadelerini kullandı.

‘Az enerjiyle fazla tokluk sağlıyor’

Tam buğday unundan yapılan ekmeğin, içerdiği biyoaktif bileşenler nedeni ile besleyici değerinin daha yüksek olduğunu kaydeden Dyt. Aysu, “Ekmek, B grubu vitaminleri, mineraller ve posa için iyi bir kaynaktır. Bağırsak fonksiyonlarının düzenlenmesinde, kan lipitlerinin kontrolünde, diyabette, kan şekerinin kontrolünde önemli katkılar sağlar. Daha az enerji verirken daha fazla tokluk sağlayıp günlük alınan enerji miktarını ve obezite oluşma riskini azaltırlar. Bazı kanser türleri, kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon ve diyabet gibi kronik hastalıkların riskini azaltmaya yardımcıdır” diye konuştu.
Özel Star Medica Hastanesi Diyetisyeni Aysu Sevin Ülker, son zamanlarda bazı kişilerin diyet konusunda “Bugün benim detox günüm. Üç gün detox yapıyorum. Hiç protein almıyorum hiç ekmek yemiyorum. Sürekli sebze suyu sıkıyorum.” şeklinde bir trend içine girdiklerini kaydederek şöyle söyledi:

“Biz böyle ekmek veya ekmeğin içerdiği besinlerden uzak gıdalarla beslenme şeklini doğru bulmuyoruz. Günlük olarak protein, karbonhidrat, yağ dengesini sağlanması gerekli. Ekmek yenmiyorsa bile çorba tüketiyorsanız, bu bir kase çorbayı yediğiniz zaman da ekmek yemiş gibi aynı besinleri alırsınız. Pilav, makarna ya da bulgur yediğinizde zaten ekmek yiyorsunuz demektir. Bunların da ekmek değerinde olduğunu bilelim.”

Kanser düşmanı beyaz çay

Diyetisyen Şeyda Sular, beyaz çayın kanseri önlediğini belirterek, faydaları hakkında bilgi verdi. Diyetisyen Şeyda Sular, “Beyaz çay, çay (camellia sinensis) bitkisinin tomurcuk ve genç yapraklarından elde edilen ve direk güneş ışığıyla kurutularak fermentasyon işlemine maruz kalmadan minimum oksidasyonla elde edilen bir çay türüdür. Yapılan bir çalışmalarda çaylar arasında protein açısından en zengin beyaz çaya ait olduğu ve bunun nedenini beyaz çayın hasat edilen kısmının tomurcuk kaynaklı olduğundan düşünülmektedir” dedi.Yağ yakımını hızlandırırŞeyda Sular, beyaz çayın faydalarını şöyle sıraladı:“Beyaz çay, trigliserit seviyesini düşürür, yağların parçalanmasını hızlandırır, vücut antioksidan seviyesini arttırır. Kanser hücrelerini inhibe edici etkisi vardır. Özellikle kolon kanseri üzerinde durdurucu etkisi çalışmalar sonucu tespit edilmiştir. Çaylar arasında en yüksek antioksidan değeri beyaz çay taşımaktadır. Kan kolesterol seviyesini beyaz çay yeşil çaya göre daha hızlı düşürmektedir. Vücut LDL (kötü kolesterol) seviyesini düşürüp, HDL (iyi kolesterol) seviyesini yükseltmektedir.”Sular, “Sonuç olarak günde 2 fincan içilen beyaz çay sağlık açısından önemli bir yere sahip olup, muhakkak tüketilmesi gereken çaylar arasında birinci sırada yer almaktadır. Ayrıca yapılan çalışmalarda yeşil çayın tansiyon hastalarında olumsuz etkileri saptanırken, beyaz çayla ilgili olumsuz etki saptanmamıştır” şeklinde konuştu.Ayranın şaşırtıcı etkisi Tiroide dereotu

Tahıllı ekmek ve komposto size yeter

Ramazan’da sahur ve iftar beslenmesi ile ilgili bilgi veren Diyetisyen Esra Kula, doğru beslenme yöntemleri ile açlık ve susuzluk hissinin azaltılabileceğini ifade etti. Susuzlukla mücadele etmek için uygulanacak en önemli yöntemin, iftar ile sahur arasında, vücudu suya doyurmak olduğunu belirten Diyetisyen Esra Kula, “Her yarım saatte ya da saat başında su içmeyi alışkanlık haline getirmek bu sorunu çözebilir. Bununla birlikte sahurda su içeriği yüksek bazı meyveler veya şekersiz kaynatılmış kompostolar susuzluğu hissetmemizi geciktirecektir. Ama uzun süre susuz kalmanın etkilerini mutlaka iftara yakın zamanlarda hissedeceğiz. Ama hissiyatı azaltmak oruç tutmayı kolaylaştırmak için sahur öğününde şekersiz kaynatılmış kompostolarla destek sağlanabilir” diye konuştu. Diyetisyen Esra Kula, açlık hissiyatının azalması için de, özellikle sahurda, beyaz un ile yapılmış ekmek ya da diğer gıdalardan uzak durulmasını, tam tahıldan zengin ekmek eşliğinde, yumurta, peynir ve zeytinin bulunduğu hafif kahvaltıların ideal olacağını belirtti.Bol su ve yürüyüş orucu kolaylaştırır İftardan iki saat sonra ara öğünİftardan iki saat sonra ara öğün alınmasını da öneren Kula, “Çünkü gün boyu yiyemediğimiz meyve, süt, yoğurt gibi kalsiyum, vitamin ve mineral kaynaklarını vücuda sağlamak için en önemli saatler iftardan iki saat sonra koyacağımız ufak bir ara öğünle sağlanabilir. Ara öğünde, meyve, yoğurt ya da kaliteli yağlar içeren fındık, badem gibi yemişler bulunabilir” dedi.Doğru beslenerek Ramazan’da kilo verinRamazan’da doğru beslenme ile kilo da verilebileceğine dikkat çeken Kula, “Aslında kilo vermenin mekaniği alınan enerji ile harcanan enerji arasındaki orantıda saklıdır. Ramazan’da iftarda ve sahurda dengeli dağılım yaptığınızda hem kilo kaybı sağlayabilirsiniz hem de Ramazan’da olan yükümlülüğünüzü yerine getirebilirsiniz. Bunun için özellikle sahura dikkat etmek gerekir. Kaliteli protein ile tam tahılları içeren bir öğün düzenlediğinizde ve iftarda da yine vücudun ihtiyacı olduğu kadar protein, tam tahıllı gıdalar ve sebzelerle desteklediğinizde kilo kaybı olacaktır” ifadelerini kullandı.Sağlık Bakanlığı’ndan Ramazan uyarısı

Endüstrinin dayattığını yiyoruz

Dyt. Aysu Sevin Ülker, ekmek, pilav ya da makarna kullanımında beyaz undan yapılmış ürünler yerine esmer pirinç, kepekli makarna ya da bulgur gibi posa içeriği yüksek besinlerin tercih edilmesini istedi. Dyt. Ülker, “Günlük posa ihtiyacınızı almadığınız zaman sindirim sisteminizde bir takım problemler yaşamaya başlıyorsunuz. Eskiden görülmeyen sindirim sistemi, alerji problemleri görülmeye başladı. Çünkü biz tamamen endüstriye uyarak, endüstrinin bize adapte ettiği çok sağlıklı olmayan ama tadı güzel olan şeyler yemeye başladık. Örneğin, taze ve sıcak bir beyaz ekmeği bir kişi tek başına bitirebilirken aynı büyüklük ve gramajdaki tam buğday ekmeğini bitiremiyor. Çünkü tam buğday ekmeği beyaz ekmekten daha çabuk tokluk sağlıyor ve alınması gereken besinler daha az miktardaki tam buğday ekmeğinden alınabiliyor” dedi.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ