Dünyanın en ince hologramı üretildi

Avustralyalı ve Çinli bilim adamları dünyanın en ince hologramını üretmeyi başardı.

Science Daily’de yer alan habere göre, RMIT Üniversitesi ve Pekin Teknoloji Üniversitesi iş birliğinde yürütülen çalışmada, üç boyutlu gözlük takmadan görülebilen, saç telinden bin kat daha ince nano-hologram üretildi.

RMIT Üniversitesinden Prof. Min Gu, “Bilgisayar ortamında üretilen mevcut hologramlar, elektronik cihazlar için oldukça büyük. Ancak bizim ultra ince hologramımız bu boyut engellerinin üstesinden gelecek.” dedi.

Geniş çaplı kullanıma ve seri üretime elverişli hologramın, basit ve hızlı doğrudan lazer yazma sistemiyle üretildiğine işaret eden Min, şu şekilde konuştu:

“Hologram sistemini günlük hayatta kullanılan cihazlara entegre etmek, bu cihazların ekran boyutunu önemsiz hale getirecek. Üç boyutlu hologram teknolojisi, tıbbi teşhis cihazları, eğitim, veri depolama, savunma ve siber güvenlik gibi birçok alanın şeklini değiştirme potansiyeline sahip. Çalışma, bu alanlardaki devrime yönelik atılmış çok önemli bir adım.”

Bir diğer araştırmacı Dr. Zengyi Yue, “Bu çalışmanın bir sonraki adımı, üç boyutlu hologram görüntülemeyi sağlamak için LCD ekranın üzerine yerleştirilebilecek bükülmez bir film üretmek olacak. Bu aşamada nano hologramımızın piksel boyutunu 10 kat daha küçültmeyi planlıyoruz. ” ifadelerini kullandı.

Zengyi, holografik uygulamalarda çığır açmak amacıyla tüm yüzeylerde kullanılabilen esnek ince filmler üretmek istediklerini sözlerine ekledi.

Sanal gerçeklik akıllı telefonlarda!

Son aylarda birbiri ardına hayata geçirdiği -pek çoğu doğrudan Google’ı hedef alan- yenilikleri ile karşımıza çıkan Facebook, son hamlesiyle birlikte şimdi de milyarı aşkın kullanıcısını sanal gerçeklikle tanıştırmaya hazırlanıyor.WSJ’nin konuya yakın kaynaklara dayandırdığı -ve tabii Facebook’un ‘yorum yok’ dediği- haberine göre, sosyal ağ devi, küresel olarak tabir ettiğimiz 360 derecelik videoların doğrudan kendisi üzerinde oynatılması sağlayacak münferit bir video uygulaması hazırlıyor. Sistemin işleyişi şu şekilde olacak: Çok sayıda farklı kameradan çekilmiş videolar işlenip, derlenerek Facebook’un veri tabanındaki yerini alacak ve biz de telefonumuzu yahut tabletimizi (yani kısacası mobil cihazımızı) artık açısına göre çevire çevire videoyu seyredebileceğiz. Bu da bize yukarıda da belirttiğimiz gibi tam çevresel bir izleme deneyimi sunacak. Destekleyen videoların doğrudan haber akışında yerlerini alacaklarını da not olarak düşelim. Yani klasik Facebook dolaşımımız içerisinden erişebileceğiz.—————-Gelecek de bir gün gelecek: Hologram telefonlar—————-Henüz geliştirilme aşamasında olduğu belirtilen uygulamanın final sürümü yayımlandığı vakit platformdan bağımsız biçimde faydalanabilecek oluşumuz ise işin en güzel tarafı. Yani iOS, Android vs. fark etmeyecek.(Sol üst köşedeki kontrolör ile görüntüyü dört yönde yönetebilirsiniz.) Açıkçası Facebook’un geçtiğimiz sene gerçekleştirdiği 2 milyar dolarlık Oculus VR (ki kendileri sanal gerçeklik pazarının öncüsü) satın alımının ertesinde zaten bu yönde bir girişime hazırlandığı gün gibi aşikardı. Haliyle ‘yorum yok’ demelerinin pratikte bir karşılığı yok. Ki zaten Zuckenberg’in de ‘sanal gerçekliği’ mobil cihazlardan bir sonraki devrim olarak gördüğünü ve üzerine düştüğünü biliyoruz. Bu vesileyle, Oculus’un sanal gerçeklik çevreseli Rift’in son kullanıcıya yönelik bir versiyonu üzerinde çalıştığını da hatırlatalım. Asıl şov da muhtemelen önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde raflardaki yerini alacak bu gözlük/kulaklık kombosu ile birlikte başlayacak zaten. Ne de olsa canlı konserlerden, spor maçlarına, (tabii ki) bilgisayar oyunlarına ve dahi doktor randevularımıza kadar alabildiğine geniş bir kullanım alanı vaat ediyorlar. Velhasıl hologram toplumsallığa doğru tam gaz ilerliyoruz ve Zuckenberg’in de dediği gibi sanal gerçeklik kuvvetle muhtemel bizi dijital çağın bir sonraki aşamasına geçirecek en büyük yenilik olacak…

Gelecek de bir gün gelecek: Hologram telefonlar

Bilim-kurgu içerikli kitapların ve filmlerinin en köklü ve en popüler temalarından birisi hiç kuşkusuz holografi. Karşımıza ilk olarak 1956 yapımı Forbidden Planet filmiyle çıkan bu teknik o günden bugüne varana değin kendisini geliştire geliştire yaygınlaşmaya devam etti. Örneğin kapak görselimizde kullandığımız Iron Man filmi de holografi tekniğinden en çok yararlanılan yapımlardan birisi idi.İşte haberimize konu olan Samsung’un yeni patenti de, firmanın hologram destekli akıllı telefon üretimi konusundaki çalışmalarına devam ettiğini gösteren nitelikte bir gelişme. ‘Devam ettiğini’ diyoruz çünkü ta Galaxy S2’den beri konuya ilişkin epey bir söylenti dolaşsa da halen ortaya elle tutulur bir yenilik konulmuş değil. Samsung’un USPTO’ya (ABD Patent Ofisi) yaptığı patent başvurusu, teknoloji devinin holografik içerik üretebilecek bir akıllı telefon teknolojisi üzerinde çalışmalar yürüttüğünü gösteriyor. Başvurudan anladığımız kadarıyla sistemin işleyişi şu şekilde: Cihaz aynı diğer akıllı telefonlardaki gibi standart bir kasaya ve ekrana sahip. Ekranın üst tarafında ise ışığın dışarıya yayılmasını sağlayan bir emisyon cihazı konuşlandırılmış. Bu ışık kaynağının üstünde de yansıtmayı sağlayan biraz daha kalın bir üst ekran var ki bu sayede ikonlar ve/veya içerik kaynaktan hologram formunda yansıtılabiliyor. Tabii böyle deyince havada kaldı. Şöyle bir görselle desteklersek sanırız çok daha kolay biçimde anlayabiliriz: Velhasıl bunun bir cep telefonu olması sebebiyle hem alanın küçüklüğü hem de kaynakların görece kısıtlı oluşundan ötürü oluşturulan holografik görüntüler de mütevazı boyutlarla sınırlı kalacak gibi görünüyor. Tabii en nihayetinde eğer patent gerçek hayata uyarlanacak olursa türünün ilk örneği olacak ki bu da bu haliyle dahi ne derece önemli bir girişim olduğunu göstermeye yeter.

KAYNAK : Yenişafak