Bunlaryoldan sapmış

3. Uluslararası Dini Araştırmalar ve Küresel Barış Sempozyumu’na katılan Alberta Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. David J. Goa ve Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dinler Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Yar. Doç. Dr. Kemal Enz Argon hem İslamofobi, hem de FETÖ hakkında açıklamalarda bulundu.

BUNLAR YOLDAN SAPMIŞ İNSANLAR

Dinler tarihi ve din-medeniyet ilişkisiyle ilgili uluslararası alanda sayısız kitap ve makaleleri yayımlanan, pek çok kez FETÖ’nün Kanada’daki toplantılarında gözlem yapan Prof. Dr. David J. Goa, FETÖ’nün tarih boyunca insanları araç olarak kullanan gruplardan biri olduğunu söyledi. Goa, “Dini liderler genelde kendi kuruluşlarını oluşturup buralardan para akışını sağlar. Bundan da hiçbir zaman vazgeçmek istemezler. Bu Hristiyan tarikatlarında da aynı. Bu yapılan işler dine dayalı bir diyalog değildir. Kendi dini bakış açısını kitaplardan almayan ve yoldan sapmış insanlar bunu yapıyor” dedi.

Prof. Dr. David J. Goa ve Yar. Doç. Dr. Kemal Enz Argon, Haber Müdürümüz Recep Yeter’in sorularını yanıtladı.

BÜTÜN AMAÇLARI PROPAGANDA

Goa, FETÖ’yle ilgili gözlemlerini ise şöyle anlattı; “Kanada’nın belli bölgelerinde Gülen taraftarı olan insanlar bulunuyor. Onlar zaman zaman konferanslar düzenliyor. Bende bu konferanslara katıldım. Konferansın amacının derin bir konuşma ve tartışma olması gerekirken bunların hiçbirinin olmadığını gördüm. Bunun yerine sadece propaganda yapıyorlardı. Zaman zaman Türkiye tarihine baktım. Kemalist rejimin baskın olduğu dönemde dini hareketlerin insanların dini daha açık bir şekilde toplumsal alanda ifade edebilmek için çaba gösterdiklerini gördüm. Belli bir zaman sonra da insanların kendi dinlerini açıkça toplumsal alanda söyleme özgürlüğünü kazandıktan sonra Gülen hareketinin halen gizli kaldığını fark ettim. Bu durum içimde şüpheler oluşturdu. Yıllar içerisinde çok dar bakış açılı Hristiyan gruplarla karşılaştım. Bazı grupların siyasete yaklaştığını gördüm. Bu gruplar siyaset ve siyasi kişilerle iletişim kurduğu zaman büyük endişe içerisine giriyorum. Bunlar amacından çıkmış oluyor. Bu tür ilişkiler üzerine ağlarını kuruyorlar. İlerleyen zamanda bu ağlar aracılığıyla istediklerini gerçekleştiriyorlar.”

TÜRKİYE GÜNÜMÜZ İÇİN EN İYİ ÖRNEK

Türkiye’yi günümüz dünyası için en iyi örnek ve son umut olarak gördüğünü kaydeden Prof. Goa, “Bu görüşümü ise belli başlı sebeplere bağlıyorum. Türkiye zengin bir geçmişe sahip. Konuya da İslam ve Türkiye bağlamında bakıldığında ikisi arasında başarılı bir ilişki olduğunu görüyoruz. Bu geri kalan dünya için önemli bir örnek teşkil ediyor. Türkiye Arap dünyası gibi hiçbir zaman batının kolonisi olmadı. Bu da Türkiye’nin işini kolaylaştırıyor. Batının kolonisi olmak Arap dünyasına da rahatsızlık vermiş durumda. Bu da günümüz ilişkilerine yansıyor” diye konuştu.

CAHİLCE YAYINLAR YAPILIYOR

“Batı’da Türkiye üzerinden bir yayın yapıldığı zaman eşit şartlarda olmayan bencil ve cahilce yayın yapılıyor” diyen Prof. Goa, “Son 5 yıl içerisinde Türkiye’nin çok farklı şehirlerinde bulunma imkanım oldu. Bu süre içerisinde PKK’nın neler yaptığını, askeri, masum insanları ve polisleri nasıl öldürdüğünü gördüm. Aynı şekilde, DEAŞ’ın da bunu yaptığını gördüm. Bunlar olurken aynı zamanda Türkiye’nin 3 milyondan fazla mülteciye kapılarını açarak ev sahipliği yaptığını da gördüm. Bunları gördükten sonra kendi kendime sordum. Avrupa olarak bizdeki hata ne? Mülteciler için neredeyse hiçbir şey yapmadık diyebiliriz. Türkiye ve İslam hakkında insanlarla konuştuğum zaman başlangıçta korkusu olanlar bile ben bunu hiç bilmiyordum diyorlar” ifadelerini kullandı.

KAYNAK : Yenişafak