Borsa ‘Gezi’ öncesi seviyesine döndü

BIST 100 endeksi, Gezi olaylarının yaşandığı Mayıs 2013’ten bu yana ilk kez 92.000 puanın üzerinde kapanış yaparak önemli bir eşiği geçmiş oldu.

Borsa ‘Gezi’ öncesi seviyesine döndü

Referandumdan ‘Evet’ kararının çıkmasının ardından Türkiye piyasalarında tam anlamıyla bahar havası yaşanıyor. Yeni Türkiye ile koalisyon dönemlerinin tamamen kapanmış olması, yakalanacak istikrar ve reformlarla ekonominin hızla atağa kalkacak olması yabancı yatırımcıların Türk varlıklarına akın etmesine neden oluyor.

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, ocak ayında başlayan ralli ile 92.424 puana çıkarak 2013 yılının mayıs ayındaki Gezi olayları öncesinde gördüğü tarihi zirvesine yaklaştı.

BIST 100 endeksi, 2013 yılının mayıs ayında 93.398,33 puan ile tüm zamanların en yüksek seviyesini görmesinin ardından, Gezi olayları ile başlayan satıcılı seyrini uzun bir süre devam ettirmiş, bugüne kadar da 92.000 seviyelerini 5 kez test etse de bu seviyeleri aşamamıştı.

Mayıs 2013’ten bu yana ilk kez 92.000 puanın üzerinde kapanış yaparak, TL bazında önemli bir eşiği geçen BIST 100 endeksi, dolar bazında bakıldığında ise halen çok önemli bir getiri potansiyeline sahip görünüyor. Mayıs 2013’te dolar bazında 50.860 puanı gören BIST 100 endeksi, bu yılki rallisine karşın halen 25.300 seviyelerinde bulunuyor.

Tarihsel olarak bakıldığında dolar bazlı BIST 100 endeksinin zirvesinin 50.000-51.000 bandı, taban seviyesinin ise 20.000-22.000 bandında oluştuğu görülüyor.

İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen dünyadan ve iç dinamiklerden kaynaklanan nedenlerle, emsallerine göre ucuz kalan Borsa İstanbul’a yatırımcı ilgisinin arttığını kaydetti. Küresel tahvil piyasasında 10 yıllık tahvil faizlerindeki gevşemenin pay piyasalarını desteklediğini söyleyen Gürleyen, doların diğer para birimleri karşısında değerleneceği beklentilerinin de azaldığını kaydetti.

“Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme beklentisini yükselttik”

Halk oylamasında “evet” sonucu çıkması sonrasında yatırımcılar ve iş adamları düzeyinde beklentilerin daha iyiye gittiğine dikkati çeken Gürleyen, borsanın da bunu fiyatladığını ifade etti.

Gürleyen şu anda konjonktürün Türkiye ekonomisi ve piyasaları için olumlu olduğuna değinerek, “Faizlerin çok artmadığı, küresel ekonominin çok hızlı büyümediği, petrol fiyatlarının düşük seyrettiği ortam Türkiye ekonomisi için iyimserliği artıran bir ortama işaret ediyor” ifadesini kullandı.

Halk oylaması sonrası ekonomi yönetiminin açıklamaları ve küresel ekonominin piyasaları desteklediğini aktaran Gürleyen, bu gelişmelerle Türkiye’ye ilişkin 2017 yılı büyüme tahminlerini yüzde 3,8’e yükselttiklerini, BIST 100 endeksinde ise 95.000 hedeflerini şimdilik koruduklarını dile getirdi.

Gürleyen, indirgenmiş nakit akımına göre incelendiğinde ise son hesaplamalarla BIST 100 endeksinin hedef değer olarak 97.000 seviyesine işaret ettiğini ve bunun biraz daha da yükselebileceğine dikkati çekerek, kısa vadeli işlemlerde Borsa İstanbul’da alım yönündeki tavsiyelerini devam ettirdiklerini kaydetti.

Borsa ve TL’de moraller tavan

Analistler, yabancı yatırım bankalarının TL’nin ucuz olduğuna yönelik değerlendirmelerinin yurt içinde pay piyasalarını pozitif yönde desteklediğini ifade ederek, BIST 100 endeksinin de dolar bazında hala 25.000’li seviyelerde bulunduğunu, dolayısıyla pay piyasalarına yatırımcı ilgisinin devam edebileceğini söyledi. Dolar bazlı BIST 100 endeksinin tarihi zirvesinin 51.000 puanda olduğunu hatırlatan analistler, küresel risk iştahının devam etmesiyle endeksin getiri potansiyelinin devam ettiğini bildirdi.TÜRK LİRASI DEĞER KAZANACAKUluslararası piyasalarda referandumun ardından Türk lirasında yükselişin devam etmesi bekleniyor. Deutsche Bank’ın Londra’daki merkezinde çalışan Gelişen Piyasalar Ekonomisti ve Döviz Stratejisti Gautam Kalani, “Yakın vadede Türk lirasında artışın devam etmesini bekliyoruz. Halk oylamasının hemen ardından lirada fazla bir tepki görmemiştik. Son bir iki gündür bu hareketi görüyoruz. Yakın vadede Türk lirasındaki artışın devam etme potansiyeli mevcut” ifadelerini kullandı. Halk oylaması gibi kilit önemdeki bir sürecin geride bırakıldığını vurgulayan Kalani, “Türk lirası halen ucuz seviyede konumlanmış durumda. Önümüzdeki üç ay içerisinde Türk lirasının yüzde 3-4 değer kazanabileceğine inanıyoruz” dedi.3,5 SEVİYESİNİN ALTI GÖRÜLEBİLİRMerkezi Londra’da bulunan Oxford Economics’in kıdemli ekonomisti Nafez Zouk ise halk oylamasından çıkan sonucun erken seçim beklentisinin azalmasına neden olduğunu belirterek, “Türk lirasında değer artışının devam etmesi mümkün” dedi. Zouk, hükümetin 2019 yılına kadarki süreçte ekonomik reformlar konusunda kararlılığını ortaya koyması halinde Türk lirasının yıl sonuna kadar ABD doları karşısında 3,5 seviyesinin altını görebileceği öngörüsünde bulundu.PİYASA RAHATBluebay Varlık Yönetimi Stratejisti Timothy Ash ise, “Türk lirası hala reel efektif kur oranı itibarıyla ucuz. Türk lirasının pozisyonlanmasını olumlu görüyorum. Türkiye hala çift haneli kazanç sunuyor. Gelişen piyasalara bakıldığında bu nadir görülen bir durum” diye konuştu Belirsizliği atlatmış olmasının önemli olduğunu vurgulayan Ash, “Türkiye hikayesinin halen güçlü bankaları, güçlü kamu finansmanı gibi dayanak noktaları mevcut” dedi.

Borsa 47 ayın en yüksek seviyesinde

Açılışta BIST 100 endeksi 612,32 puanlık artışla 22 Mayıs 2013’ten bu yana en yüksek seviyesi olan 92.651,70 puana çıkarken, bankacılık endeksi yüzde 0,86, holding endeksi yüzde 0,49 yükseldi. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran 1,96 ile metal ana sanayi, en çok gerileyen ise yüzde 1,72 ile spor oldu.Dün, küresel piyasalarda artan risk iştahı ve buna bağlı olarak düşüş eğiliminde hareket eden döviz kurlarından destek bulan BIST 100 endeksi, gün içinde 24 Mayıs 2013’ten bu yana gördüğü en yüksek seviye olan 92.116,57’ye kadar yükseldi. Kapanışa doğru gelen satışlara rağmen kazanımlarının çoğunu koruyan endeks, günü önceki kapanışına göre yüzde 1,36 artışla 92.039,38 puandan tamamladı.Analistler, yabancı yatırım bankalarının TL’nin ucuz olduğuna yönelik değerlendirmelerinin yurt içinde pay piyasalarını pozitif yönde desteklediğini ifade ederek, BIST 100 endeksinin de dolar bazında hala 25.000’li seviyelerde bulunduğunu, dolayısıyla pay piyasalarına yatırımcı ilgisinin devam edebileceğini söyledi.Dolar bazlı BIST 100 endeksinin tarihi zirvesinin 51.000 puanda olduğunu hatırlatan analistler, küresel risk iştahının devam etmesiyle endeksin getiri potansiyelinin devam ettiğini bildirdi.Analistler, bugün Avrupa ve ABD’de açıklanacak imalat sanayi Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerinin takip edileceğini belirterek, BIST 100 endeksinde, TL bazlı tarihi zirvesi konumunda olan 93.398,33 puanın direnç olarak izleneceğini kaydetti.Beşiktaş hisseleri güne düşüşle başladıDolar/TL son işlem gününde düşüyorKüresel piyasalar imalat verilerine odaklandı

‘Borsa’da dizi ve araba alınıp satılabilecek’

Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, basın mensuplarıyla bir araya geldiği toplantıda, Türkiye için önemli ve hayati bir referandumun yaşandığını belirterek, sonuçların ülke ve Borsa İstanbul için hayırlı ve uğurlu olması temennisinde bulundu.Bundan sonra Borsa ve sermaye piyasaları için daha güzel şeylerin konuşulduğu bir dönem olacağını ifade eden Karadağ, uzun süredir yeni ürünlerin sunulması, piyasaların derinleştirilmesi ve daha güzel yerlere gelmesi için çalıştıklarını dile getirdi.Karadağ, bu baharla birlikte bol bol yeni ürünler, yeni lansmanlar, yeni halka arzlar ve sermaye piyasasında yeni haberler konuşma dileğinde olduklarını söyledi.Özellik itibarıyla dünyada da ilk olan gayrimenkul sertifikalarının borsada işlem görmeye başladığını hatırlatan Karadağ, “Biraz hızlı da olduğu için yeteri kadar tanıtamadığımızı düşünüyoruz. Hem TOKİ hem de ilgili aracı kuruluşla bu haftadan başlamak üzere kapsamlı bir tanıtım ve bilgilendirme kampanyası başlatacağız.” dedi.Karadağ, diğer alandaki çalışmalarını da bu haftadan itibaren duyurmaya devam edeceklerini aktararak, “Birçok yeni ürün ve yeni lansmanda mutfak çalışması bitti. Hedefimiz mayıs ayından itibaren her hafta veya en az iki haftada bir yeni ürün ya da yeni lansmanla sermaye piyasalarına hareketlilik getirmek” diye konuştu.”IDB’yi stratejik ortaklarımız arasına katmak istiyoruz”Şu anda bir firmanın gayrimenkul sertifikasının işlem gördüğünü, bunların sayısının artması gerektiğini anlatan Karadağ, şunları kaydetti:”Bu konuda hedefimiz İstanbul’dan, Anadolu’dan, Avrupa’dan Körfez ülkelerinden birçok inşaat firmasının projesinin borsada alınıp satılabilir olması. Bu amaçla da hem Türkiye hem Balkanlar hem Körfez ülkelerinden inşaat firmalarıyla görüşüyoruz. Olgunlaşanları uygun zaman ve zeminde piyasada tüketicilerimizin talebine sunacağız.Bu ilk ürünün özelliklerini, detayını finansal tüketiciye olması gerektiği gibi anlatma konusunda hedeflediğimiz kitleye henüz ulaşabilmiş değiliz. Referandum sürecinde gerekli ilgiyi sağlayamadık. Bu haftadan itibaren yoğun bir tanıtma kampanyasına başlayacağız. Bu yeni bir konsept. Bunu çeşitlendireceğiz. Hedefimiz bu ve benzer modelde ülkemizin prestij ve büyük projelerini, finansal yatırımlarını Borsa’da alınıp satılabilir kılmak.”Karadağ, gayrimenkul sertifikasına gelen talebin şu anda yeterli olduğunu düşünmediğini belirterek, aktif tanıtım çalışmasıyla gayrimenkul sertifikasına Türkiye’nin yanı sıra Ortadoğu ve Körfez ülkelerinden ciddi talep geleceğini bildirdi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla İslami Kalkınma Bankası (IDB) ile iş birliği anlaşması imzaladıklarına değinen Karadağ, şöyle devam etti:”Orada birkaç eksenimiz var. Birincisi, Borsa’yı halka arza hazırlıyoruz. Halka arza hazırlarken hikayenizin tamamlanması gerekiyor. Avrupa’da en güçlü finansal kuruluşlardan biri olan EBRD’yi stratejik ortak yaptık. Yine dünyanın en büyük borsalarından ABD’li Nasdaq stratejik ortağımız. Hikayenin tamamlanması anlamında İslam ülkelerinde de kuvvetli bir ortağa ihtiyacımız var. Bu anlamda IDB ile stratejik ortaklık yaptık. IDB ile işbirliğimizin önemli ayaklarından biri sukuk ve benzeri finansal modelleri daha aktif geliştirilmesi ve bölge ülkelerde dahi aktif şekilde pazarlanabilmesi. İkincisi başta İslam ülkeleri arasında altın transferinin ticaret, takas dahil kolaylaştırılması. IDB ile altınla ilgili stratejik ve güzel işler yapmak istiyoruz.”Karadağ, IDB ile görüşmelerinin devam ettiğini, Borsa İstanbul’un halka arzı öncesi bu kurumu da stratejik ortakları arasına katmak istediklerini söyledi.”Hisse piyasasında hedefimiz 600 milyar dolar büyüklük”Altına dayalı ürün ve ödeme sistemleri konusunda çalıştıklarını anlatan Karadağ, şöyle konuştu:”Altın olayında iki ana eksen var. Birincisi, altına dayalı sermaye piyasası ürünleri. Altını menkul kıymete dönüştürüp hibrit modellerde tüketicinin tercihine nasıl sunulabileceğine bakmak lazım. İkincisi, altın ve altına dayalı sermaye piyasası ürünlerinin ülke içinde ve dışında daha kolay bir ödeme sistemi olarak kullanılabilmesi. Şu an kullanılıyor ama onu daha standart ve kolay hale getirebileceğimize çalışıyoruz.Altın hesapları bankalarda tutuluyor ama hepsinin standardı farklı. Böyle olduğu için bankalar arası EFT mümkün olmuyor. Biz ilk önce ülke içinde bankalar arası gram altın EFT’si mümkün hale gelsin istiyoruz. Daha sonra yurt dışında da altının kolaylıkla EFT, transfer ve benzeri ödeme sistemlerinde kullanılabilmesinin alternatif yollarını kolaylaştıracağız.”Himmet Karadağ, Türkiye’nin, makro ekonomik büyüklükle kıyaslandığında istedikleri sermaye piyasası büyüklüğünden uzak olduğunu belirterek, “İlk önce gerçek anlamda bir sermaye piyasası için o ölçeği yakalamanız gerekiyor. Mesela hisse piyasasında hedeflediğimiz büyüklük ilk planda minimum 600 milyar dolar. Şu an yaklaşık 76 milyar dolar. Sermaye piyasalarında yatırımcı sayısının arttığı ve katma değere dönüşen işlemin olduğu ortamı arzu ediyoruz.” dedi.Bir soru üzerine Karadağ, Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) Forex’le ilgili bir düzenlemesi olduğunu anımsatarak, “Geçiş sürecinde biz onlara yardımcı olacak işlemler yapacağız, birlikte çalışacağız. Forex’te gerçekleştirilen belli işlemleri veya operasyonları biz VİOP’ta karşılayabilir durumdayız. Bu hafta içinde bir çalışma grubu oluşturacağız. Daha regüle, daha güvenilir şekilde o talebi bu tarafa çekmeyi hedefliyoruz.” yorumunu yaptı.”Borsa’da araba satacağız”Karadağ, yatırımcılara borsaya yatırım yapma tavsiyesinde bulunarak, şu an Türk lirası bazında da dolar bazında da hisse senetlerinin çok ucuz olduğunu ifade etti.Himmet Karadağ, yeni ürünlere yönelik soru üzerine şunları söyledi:”Prestij projeleri satmak için çalışıyoruz. Popüler diziler ve köprüler dahil, onların getirisini yatırımcıyla paylaşabileceğimiz modelleri çalışıyoruz. Genelde tezgah üstü piyasalarda işlem gören özel sektörün Eurobond’larının önümüzdeki dönemde Borsa İstanbul’da işlem görmesini istiyoruz. Finansal modelleme, menkul kıymetlendirme doğru uygulandığında o kadar tatlı ürünlere dönüşüyor ki… Birkaç firmayla görüşüyoruz; borsada araba satacağız mesela. Aslında bono satacağız. Yani doğrudan bir ürünün finansmanında kullanılan bono satacağız. Ama bono o ürüne ucuz yolla dönüşebilir de olacak. Uygun firmayı yakaladığınızda çok hoş bir model.Örneğin Türkiye’de üretilen bir otomobilin üretim projesinin maliyetine geliriyle beraber ortak olacaksınız. Dilerseniz sertifika o proje adıyla borsada alınıp satılacağı için ikinci el değer artışından yararlanacaksınız. Dilerseniz de Ar-Ge aşamasında gireceksiniz, üretime başladığında o araçtan indirimli alabileceksiniz. Daha üretim aşamasında böyle bir projeyi finansal ürüne, menkul kıymete dönüştüreceğiz. Menkul kıymet bono olacak aslında. Ama üretime başladığında araca dönüşebilir bir bono. Hisse senedine dönüşebilir tahvil gibi. Dünya uygulamalarına bakıyorum; hibrit alana daha çok kayma var. Yani düz hisse, düz bono değil de böyle modeller daha cazip oluyor. Otomobil sektöründe böyle bir görüşmemiz var. Başka sektörler de olabilir.”Karadağ, bu anlamda TRT’de yayınlanan Diriliş Ertuğrul dahil birkaç dizi için görüşmeler yaptıklarını aktararak, şunları kaydetti:”Bizim satmamız için diyelim ki 40 bölüm bir hacim olması lazım. Diyelim ki A dizisi 2 yıllığına 40 bölümlük diziyi, kanalla bölüm başına 2 milyon liraya anlaşıyor. 2 yıllık hibrit bono gibi düşünelim; 80 milyon lira. Onun indirilmiş nakit akımı, yüzde 50’sini satsak, 40 milyon liralık büyüklük yapıyor. Onu alan yatırımcı vade sonunda, bir, o sabit getiriyi alacak; iki, belki reyting veya yurtdışı satışa duyarlı bir gelir dilimi de koyacağız oraya. Atıyorum; yüzde 10 artı reytinge duyarlı bir gelir elde etmiş olacaksınız diziden. Modelleme çok güzel. Ama o modellemeyi biraz daha öngörülebilir kılmaya çalışıyoruz. Orada getirisi garanti bir gelir akımı var. Bir şekilde finansal tüketiciye hem popüler hem riski az ve iyi getirinin olduğu ürünleri yakalayacağız.””Varlık Fonu, daha fazla yabancı sermaye çekebileceğimiz bir konsept”Karadağ, uluslararası finans çevrelerinden ve stratejik ortaklarından Türkiye Varlık Fonu’nun kurulması ve Borsa İstanbul’un Fon’a devrine güçlü bir destek olduğunu vurguladı.Himmet Karadağ, “Varlık Fonu, Türkiye ekonomisi için olması gereken bir değer. Ülkemize müthiş avantajlar sağlayacak. Daha fazla yabancı sermaye çekebileceğimiz bir konsept. Bizim çok başarılı projelerimiz var. Bunların uluslararası planda daha fazla alınır satılır olmasını istiyoruz. Gayrimenkul sertifikası ile en katı asseti Londra’dan, Tokyo’dan, Körfez’den basit bir emir talebiyle alınır satılır hale getiriyoruz. Aynısını diğer prestij projelerimize taşıyacağız. 3. Havalimanı çok karlı bir proje. Bunu finansal bir ürün olarak modelleyip sattığımızda uluslararası sistemde yatırım yapılabilir olacak. Varlık Fonu da bu modellemenin yapılabileceği güzel bir platform. Varlık Fonu, alternatifli fon getirmenin aracı olacak.” değerlendirmesinde bulundu.Karadağ, bu yıl halka arz için 10’a yakın firmayla görüştükleri bilgisini verdi.Akbank hisselerinde dün görülen sert harekete ilişkin soru üzerine Karadağ, “Hisse bazında sert hareketler var ama bir sıkıntı da yok. Normal işlemler. Bizim devre kesici diye bir sistemimiz var. O devreye girdi. Devamında hisse derinliğinde, fiyatlamada problem yok. Adam riskini almış, fiyatını da girmiş, alıyor. Bunu biz niye engelleyelim? Akbank piyasa derinliği olan bir hissemiz. Piyasa sağlıklı bir şekilde işliyor. Akbank hisselerinde sağlıklı işlem gerçekleşiyor.” görüşlerini aktardı.Karadağ, bundan sonra hem Borsa İstanbul’a hem Türkiye ekonomisine hem yurt içi hem de yurt dışından yatırımcı ilgisinin artarak devam edeceğini beklediklerini sözlerine ekledi.Borsa İstanbul son 4 yılın en yüksek zirvesini gördüİslami Kalkınma Bankası BİST’e ortak oluyor’Evet’ ile refahın kapısını araladık

Piyasalarda evet rüzgarı

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni de içeren Anayasa değişikliğine ilişkin halkoylamasından yüzde 51,4 “evet” oyu çıkması Türkiye piyasalarında coşkuyla karşılandı. Dolarda ilk tepki hızlı düşüş yönünde oldu. Kur 3,6188 seviyelerine kadar geriledi. Olumlu seyir gösterge tahvil faizlerini de yüzde 0,30 aşağı çekti. Faiz yüzde 11,46’dan yüzde 11,13’e kadar geriledi. Aynı dakikalarda Borsa İstanbul’da hızlı alım gözlendi. Endeks cuma günü kapanışına göre haftanın ilk işlem gününde yüzde 1’in üzerinde değerlenerek 90 bin 984 puana kadar çıktı.DOLAR/TL SEVİYESİ 3,55’İ GÖREBİLİRDolar ve faizlerdeki düşüş ile borsadaki yükselişin sınırlı kalması, evet sonucunun geçen hafta piyasalar tarafından satın alınmasıyla açıklanıyor. Halkoylamasının gündemden düşmesiyle, hükümetin reformlara ve ekonomiye daha fazla odaklanacağı beklentisinin yatırımcıların TL varlıklara olan ilgisinin devam etmesini sağlayabileceğini ifade eden analistler, dolar/TL’de teknik açıdan 3,60 ve 3,55 desteklerinin gündeme gelebileceğini tahmin ediyor.ALTINA SIĞINDILAR Türkiye’nin refaha ve istikrara oy vermesi yabancı yatırımcıyı günün ilk dakikalarında sersemletti. Yerli yatırımcı olumlu havaya prim verirken yabancı yatırımcı beklemeyi tercih etti. Atılda park eden nakitlerini panikle altına yönlendiren yabancı oyuncular, onsun fiyatını bir mikar yukarıya taşıdı. Analistler Türkiye’nin istikrarına değil istikrarsızlığına oynayan yabancıların, evet oyunun ağırlıkta olmasıyla kayıp yaşamaya başladığını söyledi.EZBERLERİ BOZULUNCA PANİK BAŞLADIAnalistler kendi bildiği dengenin altüst olmasıyla belirsizliğe düşen yabancı spekülatörlerin ilk tepkisinin de altına yönelmek olduğunu kaydetti. Yabancı alımlarıyla altının onsu sabahın ilk işlemlerinde 1,295 seviyelerine kadar çıktı. İlk şokun atlatılmasının sonrasında ise ons fiyatlarında dengelenme gözlendi. Gün içinde en yüksek 1,295, en düşük 1,286 dolar seviyelerini gören altın onsu Türkiye saatiyle 18.30’da … seviyelerinde işlem gördü.SPEKÜLATÖRLER DALGA OLUŞTURMA ARAYIŞINDA‘Evet’ zaferinin ardından piyasalarda oluşan olumlu havadan rahatsız olan spekülatörler, dün ilk şoku atlattıktan kısa bir süre sonra yeniden Türk piyasalarında işleme başladı. Dalgalanma oluşturarak Türk halkının siyasi belirsizlik içinde olduğunu ve bunun da piyasalara yansıdığını göstermeye çalışan spekülatörler, dolardaki hızlı düşüşü frenlemek için yüksek kurdan dolar almaya başladı. Aynı oyunu borsa ve faizde de sergilendi. Nitekim kendi içlerinde yaptıkları alım ve satımlarla piyasalarda zikzaklar oluşmaya başladı. Gün içinde bir aşağı bir yukarı giden piyasaları iyi değerlendiren yerli yatırımcı, spekülatörler yüksek kurdan dolar alım kotasyonu girdiğinde ‘satış’, düşerken yeniden ‘alım’ yazdı. Yerli yatırımcı hisse senedi piyasasında da her iniş ve çıkışı fırsata çevirmeyi başardı.Kapanış rakamlarıDolar gün içinde en düşük 3,6188, en yüksek 3,6769 seviyelerini görüp günü 3,66 seviyesinden tamamladı. Borsa İstanbul’da endeks, en düşük 90 bin 725, en yüksek 90 bin 984 seviyelerini görüp günü 90 bin 654’ten tamamladı. Günün sonunda kazanan yerli yatırımcı kaybeden ise spekülatörler oldu.Korku salma peşindelerHalkoylamasından evet çıkmasıyla oluşan olumlu havayı sindiremeyen spekülatörler yaptıkları açıklamalarla da ‘Türkiye’nin siyasi belirsizliğe girdiği’ algısı oluşturmaya giriştiler. Goldman Sachs, Dolar/TL’nin siyasi belirsizliklerle yılsonunda 4 seviyesini görebileceği tahmininde bulundu. Goldman raporunda, Türkiye’de siyasi belirsizliğin yüksek kalacağını kaydetti. Goldman analisti Clemens Grafe, e-posta raporunda, piyasanın halihazırda ‘Evet’ sonucunu fiyatladığını ve Türk Lirası’nın referandum belirsizliğinin ortadan kalkmasına bir tepki olarak güçlenebileceğini kaydetti. Commerzbank ise referandum sonrası Türk Lirası’nda görülen rallinin uzun süreli olmayacağı ihtimaline sarıldı.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ