Bir efsaneye daha yolun sonu geldi, MP3’e elveda deyin

Formatı ilk geliştirten ve standarda ulaşması için çalışan Alman Farunhofer Entegre Devre Enstitüsü, MP3 için belirli patentlerin Fraunhofer ile Technicolor tarafından lisanslanmasına son verildiğini duyurdu. Yönetimin lideri ve standartta en büyük payı olan Bernhard Grill, teknoloji dünyasının AAC gibi daha verimli standartlara yönelmesi gerektiğini ifade etti.   80’li yıllardan beri geliştirilmekte olan MP3 formatı, dönemin yetersizlikleri nedeniyle pek kabul görmemişti. Araştırmacılar telefon hatları üzerinden MP3 aktarımı gibi devrimsel projelere yönelse de büyük engellerle karşılaştı. Bir araştırmacının çevrim içi müzik aktarım patenti uygun bulunmazken, MP3 çalar projesi de rafa kalktı.   MP3 ile ilgili sadece ABD’li bir firma hokey maçlarında çalınması amacıyla lisanslama yapmıştı. 1995 yılında geliştiriciler MP3 formatının ileriye gidemeyeceğini ve yok olmaya mahkum olduğunu duyurdu. Aynı yıl Enstitü, kompakt disklerden MP3 formatına sıkıştırma yapabilen yazılımı dağıtmaya başlayınca her şey bir anda değişti.   Müzik endüstrisinde korsanlık da dahil pek çok devrimin kapısını açan MP3, Apple’ın iTunes dijital müzik hamlesine de referans oldu. 2000’li yılların ortalarında firmaların MP3 konusunda patent kavgalarına tutuştuğunu görmüştük. Hatta bir IFA fuarında patent ihlali yaptığı gerekçesiyle SanDisk’in sergilediği MP3 oynatıcılar toplatılmıştı.   Aslında patent fırtınası dindiği için enstitünün böyle bir karar aldığı da düşünülebilir. Kavgaya sebep olan pek çok patent bugün artık zamanı dolduğu için serbest kullanıma açılmış durumda. Bu yüzden patent geliştirmek ve lisanslamak da gereksiz oldu.     Diğer taraftan çevrim içi müzik endüstrisinin giderek yaygınlaşması, hatta araç içi eğlence sistemlerine kadar gelmesi formatın kullanımını yavaş yavaş düşürüyor. Bu hizmetlerde kullanılan formatlar özel geliştirildi ve çok farklı. Sadece uygulama kullanarak dinlenebiliyor.  Donanım Haber  

KAYNAK : STAR GAZETESİ