Binali Yıldırım: Avrupa telaşlandı, meselenin ciddiyetinin ancak farkına vardılar

AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Yunanistan sınırındaki sığınmacı ve göçmenlerle ilgili olarak, “Avrupa telaşlandı. Meselenin ciddiyetinin ancak farkına vardılar.” sözlerini kullandı.

İHA’nın aktardığına göre, Çankırı Ilgaz AK Parti İlçe Başkanlığı 7’nci Olağan Kongresi’nde konuşan Yıldırım, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

AK Parti’nin 18 yıllık başarısının gizli kahramanlarının “AK Kadınlar” olduğunun altını çizen Yıldırım, “AK Parti durup dururken kurulmadı. AK Parti’yi millet kurdu. O günleri 2000 yılından sonra doğan gençlerimiz bilmez ama daha öncesinde Türkiye büyük bir ekonomik kriz içerisine girdi.” dedi.

Türkiye’nin bir gecede yarı yarıya fakirleştiğini ve 23 bankanın battığını hatırlatan Yıldırım, şunları kaydetti:

“Umutlar yok oldu. 18 yıl geçti ama nasıl geçti. Kolay geçmedi. Bir yandan vesayet odaklarıyla bir yandan hızımızı kesenlerle mücadele ederken kalan vakitlerle de millete hizmet ederek geçti. Geride bıraktığımız eserler bunun en güzel şahididir.”

“ESED’İN, GELİŞEN DÜNYADA BASKI REJİMİNİ SÜRDÜRMESİ MÜMKÜN DEĞİL”

Suriye meselesinin ardından Avrupa’nın telaşlandığını aktaran AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, “Suriye işinden, göçmenler meselesinden bilen de bilmeyen de konuşuyor. Suriye işi 2011’den itibaren kontrolden çıktı. 2011’e kadar Suriye’de ne vardı” Baba Esad rejiminden sonra Türkiye’nin normalleşmesini ve orada yaşayan insanların en temel taleplerini barışçıl yollarla karşılamasını bekliyorduk.” diye konuştu.

Baas rejiminin bir etnik kimlik üzerine dayalı olduğunu, gelişen dünyada her şeyin görüldüğünü ve bu dünyada böylesi bir baskı rejimini sürdürmenin mümkün olmadığını belirten Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunun için telkinlerimizi, tavsiyelerimizi yaptık. Cumhurbaşkanımız, başbakanlığı döneminde defalarca muhataplarımıza bunu anlattık hatta öyle bir noktaya geldi ki sınırı bile kaldırdık. Daha sonra ne oldu. Onlar masum taleplerini dile getiren Suriye’nin güneyindeki kendi vatandaşları üzerine silahlarla bombalarla müdahale etti. Ondan sonra ülke karıştı. Yılların getirdiği birilik ve sonunda iç savaş patladı. İç savaş patlayınca yine bedelini masumlar, sivilleri, çocuklar, korunmasız insanlar ödedi.”

Yaşananların sonucunda Türkiye’ye doğru bir göç dalgasının gelmeye başladığını kaydeden Yıldırım, “Peki ne yapacaktık” Ölümden kaçan, canlarını kurtarmak için her şeyini bırakan insanlara yüz mü çevirecektik” Kapımızı mı kapatacaktık” Biz 83’teki Kırım Harbinden beri topraklarından olan bütün insanlara kucak açmışız. Onlar sığınacak güvenli liman görmüş bu toprakları.” sözlerini kullandı.

Türkiye’nin devleti ve milletiyle “tarihinizin, kültürünün ve inancının gereğini yaptığını” vurgulayan Binali Yıldırım, şunları söyledi:

“Darda, zorda kalan insanlara kucak açtık, evimizi açtık ekmeğimizi paylaştık. Biz, bize yakışanı yaptık. Ancak bizim bu hareketimizi alkışlamakla, sırtımızı sıvazlamakla beraber yük alma noktasında hiç kimse bekleneni yapmadı. Ama buna rağmen biz gereken neyse yapmaya devam ettik.”

“ESED, VATANDAŞINI SİLAHIYLA GÖZÜNÜ KIRPMADAN YOK EDEN BİR REJİMDİR”

Esed rejiminin İdlib sahasından 4 milyon insanı söküp atmak istediğini ifade eden AK Parti İzmit Milletvekili Binali Yıldırım, “Ne için” Kendi kafasına göre, etnik yapısına göre yeni bir Suriye inşa etmek, farklı düşünenleri ülkeden söküp atmak için.” dedi.

Suriye’de iç savaş başladığından bu yana 1 milyon insanın hayatını kaybettiğini hatırlatan Yıldırım sözlerine şöyle devam etti:

“Halbuki Esad 30 yıl boyunca vatandaşından vergi toplayarak silah aldı, uçak, helikopter her türlü silahı aldı. Bu insanlar silahların kendilerine yöneleceğini ve onları yok edeceğini nereden bilebilirlerdi” İşte zalim yönetim budur. Vatandaşını silahıyla gözünü kırpmadan yok eden bir rejimdir.”

Suriye nüfusunun yarısının ülkeyi terk ettiğini, 4 milyona yakınının Türkiye’de olduğunu ve bir 4 milyonun daha alınamayacağını vurgulayan Yıldırım, “Yapacağımız iş çok basit. Senin topraklarında bize gelmeye hazırlanan 4 milyona gerekli yeri açacağız. Çünkü bu topraklar onların hakkıdır, onların hür ve bağımsız yaşayacağı yerlerdir dedik.” diye konuştu.

“ORTA DOĞU’DA KURULAN 100 YILLIK OYUNU BOZDUK”

Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı  ve Bahar Kalkanı harekatlarının bu sebeple gerçekleştirildiğinin altını çizen Binali Yıldırım, şunları kaydetti:

“(Bu operasyonları) sınırlarımızın güvenliğini sağlamak için yapıyoruz. Vatandaşımızın mal ve can emniyetini sağlamak için yapıyoruz. Oyunu bozduk. Orta Doğu’da 100 yıldır kurulan oyunu bozduk. Oyunu bozan ülkenin adı Türkiye, liderin adı da Recep Tayyip Erdoğan’dır.”

“AVRUPA, MESELENİN CİDDİYETİNİN ANCAK FARKINA VARDI”

Türkiye’nin ateşkes sağlandıktan sonra açık kapı politikası uygulamaya başladığını belirten Yıldırım, “Göçmenler girerken de çıkarken de (kapı) açık. Şimdi kapılarımızı da açtık ama farkı gördünüz. Avrupa’ya gidenlere yapılan muameleyi gördünüz. Kapıları açtık, herkes iradesiyle gidiyor. Avrupa telaşlandı, anca uyandılar, meselenin ciddiyetinin ancak farkına vardılar.” sözlerini kullandı.

Avrupa’nın sığınmacı ve göçmenler kapılarına dayanıncaya kadar işi ciddiye almadıklarını anlatan Yıldırım, şunları söyledi:

“Kapılarına dayanıncaya kadar laylaylom, şimdi de yetiş ya Erdoğan diye pazartesi Brüksel’e çağırdılar. Cumhurbaşkanımız Brüksel’de 18 Mart 2016 da yapılan anlaşma masaya yatırılacak. Şimdi göçmenler Yunanistan’ın kapısına dayandığında işin ciddiyetine yeni vardılar. Pazartesi toplantıda önemli adımlar atılacağını bekliyoruz.”

KAYNAK : AKŞAM GAZETESİ