Belgesel izlemek mutlu ediyor

Hayvan belgeselleri izlemenin mutlu ettiği ve akıl sağlığına iyi geldiği ortaya çıktı. ABD’de yapılan araştırmaya göre belgesel izleyen deneklerin öfke ve streslerinin azaldığı, hayranlık, neşe ve mutluluk duygularının arttığı gözlendi.

Belgesel izlemek mutlu ediyor

ABD’li bilim insanlarının gerçekleştirdiği “Gerçek Mutluluk Projesi” isimli araştırmaya göre; hayvan belgeselleri izlemek hem insanları mutlu ediyor hem de onların akıl sağlığına iyi geliyor. 7 bin 500 kişi ile gerçekleştirilen araştırmada deneklerin haber, dramatik film ve belgesel izlerken duygu durumları incelendi.

BBC’nin haberine göre; Belgesel gösterilen deneklerin öfkeleri ve stresleri azalırken hayranlık, merak, neşe ve mutluluk duygularının arttığı gözlendi. Araştırmacılar “Mutluluk duygusunun temellerinin zevk alma ve hayranlık duyma olduğunu biliyoruz. İnsanlar hayranlık duygusu hissettiğinde, stresi daha kolay yönetmeye yatkın oluyor” diye konuştu.

Google’dan Afrika vahşi yaşam belgeseli!

Birçoğumuz vahşi yaşam parklarında yaşayan hayvanları görmeyi, onların hayatlarını, aile yapısını ve yaşayışlarını incelemek ister. Peki, şartlar elverse dahi buna kim cesaret edebilir? Adı üzerinde vahşi hayvanların da bulunduğu bu parklarda gezmek büyük cesaret ister. İşte bu alanda bir çalışma yapan Google, sizleri Kruger Ulusal Parkı’nda gezintiye davet ediyor, hem de oturduğunuz yerden, bilgisayarın başında… Street View uygulamasının çalışma alanını genişleten Google, Afrika’da bulunan bu doğal parkı karış karış görüntülemiş. Aynı uygulamada sanki İstanbul’un sokaklarını geziyormuş gibi, canınız istediği vakit Afrika’da bir safariye çıkabiliyorsunuz.Tek tıkla dünyayı gezin! Gezintiye çıkmak için daha fazla vakit kaybetmek istemeyenler burayı tıklayabilir. Kruger Ulusal Parkı’na dair bilgilere ulaşmak isteyenlerle devam edelim… Afrika kıtasının en büyük milli parkı olarak kabul edilen Kruger Doğal Yaşam Parkı, 19,485 kilometrekarelik devasa bir alan üzerine kurulmuş (doğu-batı arası 65 kilometre / kuzey-güney arası 360 kilometre). Parkın kuzeyinde Zimbabwe, güneyinde ise Mozambik ülkeleri bulunuyor. Şimdi gelelim hayvan çeşitliliğine… Kruger Ulusal Parkı’nda toplam 517 kuş türü yaşıyor. Bunlardan 253 tür parkın yerlisi, 117 tür göçmenler, 147 tür ise göçebelerden oluşuyor. Bir safarinin olmazsa olmazlarından sayılan ve Big Five (Büyük Beşli) olarak adlandırılan hayvan türlerinin hepsinin bu parkta yaşadığını söyleyelim. Bu hayvanlar sırasıyla aslan, leopar, fil, bufalo ve gergedan olarak biliniyor. 2009 yılına ait verilere göre bu parkta yaşayan hayvan sayısı şu şekilde belirtilmiş:- 27.000 Afrika bufalosu- 350 siyah gergedan- 7.000 – 12.000 beyaz gergedan- 200 çita- 3.000 su aygırı- 1.500 aslan- 14.612 antilop- 11.672 fil- 5.114 zürafa- 90.000 ceylan Parkta ayrıca kara mamba (bilinen en saldırgan ve zehirli yılan türü) ve 3000’den fazla timsah olmak üzere 114 sürüngen türüne de ev sahipliği yapıyor. Bununla birlikte Kruger Ulusal Parkı’nda yaklaşık 50 farklı balık türü yaşıyor.Tanıtım videosu:

Bir insanlık dramı belgeseli: Bir Yudum Su

Dukka Medya tarafından hazırlanan Bir Yudum Su belgeseli, Afrika’nın bir köyünde yaşayan üç çocuğun hayatını mercek altına alıyor. Yaşamın temel ihtiyacı olan su için, bir köyün mücadelesi tüm gerçekliğiyle izleyiciye yansıyor. Dünyanın bir ucunda berrak su ile tanışmamış küçük bedenlerin çamurlu su ile verdikleri hayat mücadelesi ve onların bu zorlu süreci 90 dakikalık film boyunca işleniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen belgesel film, hem suyun kıymetini hatırlamak hem de susuzluğun ne ölçüde zor olduğunu kavratabilmek amacıyla hazırlanmış. Belgeselin çekimleri, kuraklığın en çetin olduğu ve susuzluk sebebiyle insanların öldüğü Afrika’da gerçekleşiyor. Gerçek insanların ve gerçek mekânların kullanıldığı belgeselde hem dünyadaki susuz kalmış bölgelere dikkat çekilirken hem de suyun insanlık için öneminin altı bir kez daha çiziliyor.Susuzluk konusunda duyarlılığı sağlamak istiyorlar Dukka Medya Genel Müdürü aynı zamanda Bir Yudum Su belgeselinin yapımcısı Ömer Faruk Yazıcı, dünyanın önemli bir yarasına bu belgesel vesilesiyle dikkat çekildiğini belirterek “Yer yüzünde içme suyu bulamadığı için hayatını kaybeden insanların olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Öyle bir çaresizlik ki, bunu ancak yaşayan bilir. Fakat Bir Yudum Su belgeseli sayesinde bu çaresizliği bir nebze olsun anlatabilmek gayretiyle yollara düştük ve Afrika’da çekimlerimizi tamamladık. En büyük heyecanımız susuzluk ve açlıkla baş başa kalmış insanlara el uzatanların sayısını arttırmak. Susuzluk konusunda duyarlılığı sağlamak ve ülkemizdeki su kullanımının kıymetini bilmektir” dedi.’Gözyaşlarımız kameralarla buluştu’ Belgesel, 2 hafta hazırlık 5 hafta çekimler olmak üzere 7 haftada tamamlandı. Çekimler esnasında oldukça duygusal anlar yaşandığını belirten Bir Yudum Su Belgeseli Yönetmeni Suat Emuce “Daha önce yaptığımız işlerden elbette çok farklı. Adeta hayat mücadelesi verilirken bir dramı kayda almak bizim için oldukça zordu. Fakat yaptığımız işin kıymetini bildiğimiz için gayretli bir şekilde ekip olarak çalıştık. Öyle sahneler vardı ki çekimler esnasında yüreğimiz dayanamadı. Her istediğimiz anda kolaylıkla ulaşabildiğimiz berrak su o insanlar için bir hayalden ibaret. Onların suya ulaşmak için verdikleri mücadeleye ve ulaştıkları suyun çamurdan olduğuna şahit olduğumuzda gözyaşlarımız kameralarla buluştu” dedi.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ