Anayasa maddelerinin görüşmelerine geçiliyor

TBMM Anayasa Komisyonu’nda ​anayasa değişikliği teklifinin maddelerinin görüşmelerine geçilmesi kabul edildi. CHP’lilerin itirazları ise komisyonda gerginlik yaşanmasına neden oldu.

Anayasa maddelerinin görüşmelerine geçiliyor

TBMM Anayasa Komisyonu, anayasa değişikliği teklifinin tümü üzerindeki görüşmelerine 5. gününde devam ediyor.

AK Parti milletvekillerinin, geneli üzerindeki görüşmelerde yeterlilik önergesi vermesi üzerine teklifin maddelerine geçilmesi oylanarak kabul edildi.

CHP’li vekiller tartışma çıkardı

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ve CHP milletvekilleri, bunun üzerine ayağa kalkarak itiraz etti.

Kanunların her yerde çiğnenebileceğini ancak hiç çiğnenmeyecek yerin Meclis olduğunu ifade eden Altay, “Geçmişte 4 artı 4 artı 4’e de böyle yapıldı, parlamento tarihinde kara gün olarak yazıldı. Önerge gelebilir. Baştan beri tutumunuz; biraz muhalefeti konuşturalım. Grup Başkanvekili olarak daha tümü üzerinde görüşlerimi belirtmedim. Yaptığınız siyasi eşkiyalıktır, gümrükten mal kaçırma mantığıdır.” diyerek teklifin maddelerine geçilmesine karşı çıktı.

CHP’li Altay masadaki su şişesini fırlattı

AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Kemalettin Yılmaztekin, Altay’a laf atarak, yumruğunu bir kaç kez sıraya vurdu. Bunun üzerine Altay, “Bana lan deme… Bana mı diyorsun, senin Allah belanı versin…” diyerek, masadaki plastik su şişesini Yılmaztekin’e doğru fırlattı.

AK Parti’li milletvekilleri de Altay’a “Eşkiya sensin” diye karşılık verdi. AK Parti ile CHP’li milletvekilleri arasında karşılıklı laf atmaların devam etmesi üzerine Komisyon Başkanı Şentop, milletvekillerini sakin olması konusunda uyardı.

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da bu komisyonun aldığı karara eşkiyalık deme hakkına kimsenin sahip olmadığını belirtti. Elitaş, CHP milletvekillerinin yaptıklarının, alışkanlık olduğunu ifade ederek, herkesten fazla sakin olması gerekenin grup başkanvekili olduğunu kaydetti.

Altay, AK Parti’nin tahriklerine rağmen olay çıkmasına izin vermeyeceklerini kaydederek, “Elitaş sana da küfür etseler sinirlenir, su atarsın. Buraya kendime küfür ettirmeye gelmedim.” dedi.

Üzgün de olduğunu dile getiren Altay, “Bu hamlenizi pazartesi bekliyordum acelenizi anlamadım.” diye konuştu.

Şentop da tarihin en uzun süren geneli üzerindeki görüşmeler olduğunu kaydetti.

02:15 dk24 Aralık 2016Internet Haber Merkezi / IHAMeclis Komisyonu’nda tartışma çıktı

TBMM Anayasa Komisyonunda, anayasa değişikliği teklifinin maddelerine geçilmesi tartışmaya yol açtı.

AK Parti 18 maddelik ‘Cumhurbaşkanlığı kılavuzu’ hazırladı

AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığı, “Cumhurbaşkanlığı sistemi”nin her yönüyle anlatıldığı 18 maddelik bilgilendirme kılavuzu hazırladı. Kılavuz, AK Parti Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı imzasıyla ilk olarak milletvekillerine gönderildi.AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, 21 Aralık Çarşamba günü, TBMM Anayasa Komisyonunda görüşülmesine başlanan AK Parti ile MHP’nin üzerinde uzlaştığı, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” konusunda istişarelerde bulunmak üzere milletvekilleriyle bir araya gelmişti.Yapılan istişarelerde gündeme gelen konular ışığında, teklifin gerekçeleriyle AK Parti teşkilatına anlatılması amacıyla AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığınca, Cumhurbaşkanlığı sisteminin her yönüyle anlatıldığı kılavuz hazırlandı.Referandum öncesi sahaya inecek milletvekillerine ve teşkilatlara yönelik kılavuzla, Cumhurbaşkanlığı sisteminin en doğru şekilde halka anlatılması için ilk adım atılmış oldu. Başkanlık sistemine neden ihtiyaç duyulduğunun 18 maddede özetlendiği kılavuzda, mevcut sistemin sıkıntıları, yeni sistemin avantajları madde madde anlatılırken, diktatörlük eleştirilerine de cevap verildi.Kılavuzun ilk bölümünde “Anayasa değişikliğine neden ihtiyaç var?” sorusuna yanıt aranırken, ikinci bölümde değişikliğin neler getirdiği maddeler halinde özetlendi.AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı imzasıyla milletvekillerine gönderilen kılavuzla, referandum sürecinde “söylem birliği” sağlanmasının da amaçlandığı öğrenildi.Kılavuzun 18 başlığıAK Parti’nin hazırladığı kılavuzda, mevcut sistemin sıkıntıları, yeni sistemin avantajları şu 18 başlık altında anlatılıyor:”Türkiye’nin Anayasa sorunu”, “Anayasa yapmak, millete ait tekel bir haktır”, “1982 Anayasası sistem karmaşası içeren bir Anayasadır”, “2007 referandumunda millet iradesini ortaya koymuş, oyunu bozmuştur”, “Yürütmeyi iki başlı olmaktan kurtarmak gerekir, gelecekte muhtemel devlet krizini ortadan kaldıran bir değişiklik”, “Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı güçlendiriliyor”, “Ülkemizde cumhurbaşkanlığı seçimleri krizlerle anılmaktadır”, “367 dayatması ve cumhurbaşkanının halkoyu ile seçilmesi”, “2007 Anayasa değişikliği hükümet sistemini başkanlık sistemine yaklaştırmıştır”, “Türkiye’de rejim sorunu yoktur”, “Fiili durum eleştirileri haksız ve dayanaksızdır. Cumhurbaşkanı Anayasa’da var olan yetkilerini kullanıyor”, “Bugün uyum var, sistem krizi yok”, “Anayasa’da mümkün olana uygun yürütme modeli belirlemek zorunludur”, “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, kuvvetler ayrılığı ilkesine en uygun hükümet sistemidir”, “Diktatörlük eğilimi olmayan bir hükümet sistemi”, “Önerilen model, hükümet kurma sorunlarını ortadan kaldırmaktadır”, “Üniter yapımızı koruyarak Türkiye’ye özgü bir hükümet sistemi’, “Önerilen sistemde seçimlerin denetleyici üstünlüğü esas alınmıştır.”Anayasa değişikliğine yönelik eleştirilere de cevap verilen kılavuzda, “2007 referandumu hükümet modelinin, başkanlık modeli yönünde tahkim ettiği, evrilen bu noktadan geriye dönüş olamayacağı, ilerlemenin başkanlık sistemi noktasında olması gerektiği” vurgulandı.”En önemli özelliği, yürütmeyi iki başlı olmaktan çıkarması”Anayasa değişikliği teklifinin en önemli özelliğinin, yürütmeyi iki başlı olmaktan çıkarması olduğuna dikkat çekilen kılavuzda, “Cumhurbaşkanının halkoyu ile seçilmesi nedeniyle halka karşı siyasi sorumluluğunun bulunması ve geniş icrai yetkileri nedeniyle gelecekte, yürütmenin diğer tarafı olan başbakan ve bakanlar kurulu ile yaşanabilecek muhtemel devlet krizini ortadan kaldıran bir değişikliktir.” denildi.Kılavuzda, değişiklik teklifine göre, yürütme yetkisinin halkoyu ile seçilen cumhurbaşkanına ait olacağı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:”Cumhurbaşkanı bu yetkisini yardımcıları ve parlamento dışından atayacağı bakanlar ile kullanacaktır. Yasama yetkisi ise münhasıran Mecliste olacaktır. Cumhurbaşkanının, yasa teklif etme yetkisi olmayacaktır. Yasama yürütmeden tamamen ayrı, kuvvetler ayrılığı ilkesine daha uygun bir hükümet sistemiöngörülmektedir. Anayasa değişikliği teklifi ile yargı alanında da önemli değişiklikler yapılmaktadır. Öncelikle yargı bağımsızlığı ilkesine ‘tarafsızlığı’ şeklinde ekleme yapılarak yargının tarafsızlığına ayrıca vurgu yapılmaktadır.”Kılavuzda, “2007 yılında gerçekleştirilen anayasa değişikliği ile cumhurbaşkanının görev ve yetkileriyle, yasama ile yürütme arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlerde bir değişiklik yapılmamış olması, cumhurbaşkanına tanınan yetkiler nedeniyle zaten ‘zayıf parlamenter sistem’ olarak anılan hükümet sistemimizi ‘yarı başkanlık sistemine’ çevirmiş, ‘başkanlık sistemine’ yaklaştırmıştır.” değerlendirmesinde bulunuldu.”Türkiye’nin rejim sorunu yoktur”Türkiye’nin rejim sorununun, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Yıldırım’ın vurguladığı gibi “1923’te bittiği” hatırlatılan kılavuzda, şunlar kaydedildi:”Cumhuriyet, milletimizin en kıymetli kazanımıdır ve Türkiye’nin rejimi demokratik bir cumhuriyettir. Demokratik cumhuriyetlerin genel olarak üç tür hükümet modeli vardır, parlamenter hükümet modeli, başkanlık ve yarı başkanlık hükümet modelleri. Hükümet sistemleri-modelleri prototip değildir. Ülkeler, dünya ve ulusal uygulamaları dikkate alarak, geçmişin birikim ve pratiklerini gözeterek, millete ait egemenliğin nasıl somutlaşacağını, pozitif kurallarla şekillendirirler. Bu bakımdan teklifle, başkanlık yürütme modelinin, ‘Cumhurbaşkanlığı sistemi’ olarak isimlendirilmesi, son derece isabetli bulunmaktadır. Gerçekten bu tanım, ‘başkanlığı’ aşkın, daha kuşatıcı bir içeriğe sahiptir. Devlet başkanı, devletin başıdır. Devlet dediğimiz yönetim aygıtını, millet inşa eder. Cumhurbaşkanı ise cumhurun, milletin başı demektir.””Fiili durum eleştirileri haksız ve dayanaksızdır”Kılavuzda, halk tarafından seçilen cumhurbaşkanının halka karşı siyasi sorumluluğu olduğuna işaret edilerek, “Anayasa’da yürütme ile ilgili olan yetkilerin önceki cumhurbaşkanları tarafından kullanılmaması nedeniyle alışık olmadığımız şekilde Sayın Cumhurbaşkanımızın anayasal yetkilerini kullanması bazı çevrelerde ‘fiili durum’ eleştirisine yol açmıştır. Oysa söz konusu olan fiili durum değil kaynağını mevcut Anayasa’dan alan yetkilerin kullanılmasından ibarettir. Ayrıca 2007 anayasa değişikliği ile Cumhurbaşkanı’nın ikinci defa aday olabilme hakkı ona icraat yapma yükümlülüğü getirmektedir.” denildi.”Bugün uyum var, sistem krizi yok”Kılavuzda, günümüzde sistem krizi yaşanmamasının nedeninin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kurucu lideri olduğu AK Parti’nin, parlamentoda çoğunlukta bulunması ve Başbakan Binali Yıldırım ile uyumlu bir çalışma sergilenmesi olduğu belirtildi.”Şu andaki uyumun sonsuza kadar devam edeceğini düşünebilir miyiz?” sorusuna, şöyle yanıt verildi:”Farklı bir siyasal tabloda çıkması muhtemel gerilimlerin anayasal mekanizmalar içinde çözümü çok zor olacaktır. Parlamenter sistemde bile 2001’de Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Bülent Ecevit arasında çıkan gerilimin ülke ekonomisine nelere mal olduğunu unutmamamız gerekir. Halkın seçtiği ve yürütme ile ilgili yetkileri olan Cumhurbaşkanı ile yürütmenin başında bulunan halkın seçtiği Başbakan adeta bir arabanın direksiyonundaki iki şoför gibidir. Farklı siyasi eğilimlerde oldukları ya da aralarında uyum olmadığı takdirde direksiyonun farklı taraflara çevrilmesi durumunda o arabanın devrilmesi mukadderdir.””Kuvvetler ayrılığına en uygun sistem”Demokrasi ve cumhuriyetin en bariz özelliğinin, yasama, yürütme ve yargının birbirinden bağımsız olması yani “kuvvetler ayrılığı” ilkesi olduğuna işaret edilen kılavuzda, yürütmenin, yasamanın içinden çıktığı parlamenter sistemde kuvvetler ayrılığının zayıf olduğu vurgulandı. Yürütmenin ayrı, yasamanın ayrı seçildiği başkanlık sisteminin ise kuvvetler ayrılığı ilkesine en uygun sistem olduğu savunuldu.Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde parlamentonun daha güçlü olduğuna dikkat çekilen kılavuzda, “Parlamentonun koyduğu kanunlar çerçevesinde icrai görev yapabilen, parlamentonun onayladığı bütçe ile sınırlı olarak halka hizmet eden, seçimle gelip seçimle gidecek olan cumhurbaşkanın ‘diktatör’ olacağını iddia etmenin mantıki hiç bir izahı yoktur.” değerlendirmesi yapıldı.”Koalisyon ihtimali yoktur ve istikrar üretir”Çok partili demokratik siyasi hayatta parlamenter hükümet sistemi nedeniyle her 1,5 yıla bir hükümet düştüğüne işaret edilen kılavuzda, şu ifadelere yer verildi:”Bu da siyasi istikrarsızlığa ve ekonomik krizlere yol açmakta, ekonomik krizler güvenlik sorunlarını tetiklemekte, güvenlik sorunları vesayet kurumlarını güçlendirmekte, vesayetçi anlayış belli aralıklarla darbelere yol açmakta, demokrasimizi zayıflatmakta, ülkemizin iç sorunları ile boğuşması nedeniyle, dış politikada etkisizleştirmektedir. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde ise koalisyon ihtimali yoktur ve istikrar üretir. İstikrarın sonucu da kalkınmadır, halkın refahının artması, ülke ekonomisinin katlanarak büyümesi demektir.Üniter yapımızı koruyarak, dünya uygulamalarındaki aksaklıkların da giderildiği ülkemize uygun bir hükümet modelini, bunun adı başkanlık ya da Cumhurbaşkanlığı sistemi olsun fark etmez, bunu Meclis takdir edecek ve milletimiz de uygun bulursa onaylayacaktır. ‘Eyvah’ dedirtecek fırsat kayıpları yerine, fırsatları geleceğe aktaracak rasyonel yapılanmayı tercih etmek zorundayız. Anayasa değişikliğini Cumhurbaşkanımızın şahsına hapsetmeden, çocuklarımızın geleceğini düşünerek, daha geniş bir yaklaşım sergileyerek, gelecekte muhtemel kriz tehlikesini ortadan kaldıralım, Cumhuriyetimizi güçlendirelim.””Bu sistemde beklentileri karşılayamamanın kılıfı yoktur”Kılavuzda, cumhurbaşkanlığı sisteminde yürütmenin başı konumunda olan cumhurbaşkanının ve yasama organının genel seçimle belirlendiği aktarılarak, şunlar kaydedildi:”Yasama ve yürütme erkleri arasında oluşabilecek çekişmelerin çözümünün aracı da seçimdir. Bu sistemde beklentileri karşılayamamanın kılıfı yoktur. Yürütmenin başı olan cumhurbaşkanı, yardımcılarını ve bakanları ile üst düzey yöneticileri atama, geniş alanları kapsayacak şekilde kararname çıkarma yetkisi ve bütçe yaparak Meclise sunması gibi temel yetkiler, yürütmenin egemenliğinin sahibi millete bahanesiz hesap vermek zorunluluğunun göstergeleridir.”

Başkanlık sisteminin nasıl işleyeceğini Başbakan Yıldırım açıkladı

Başbakan Binali Yıldırım, Ankara’daki il başkanları toplantısında önemli değerlendirmelerde bulunuyor.Başbakan Yıldırım’ın açıklamasından öne çıkan başlıklar şöyle:”Terörün Türkiye’yi vesayet altına almasına asla izin vermeyeceğiz. AK Parti, demokrasimizin sigortasıdır. AK Parti hareketi, birlik ve beraberliğimizin güvencesidir. İlk günden itibaren her bir vatandaşımızın derdiyle dertlendik. ‘Biz güvendeyiz’ diyemezlerSaldırıların ardından Rus Büyükelçi’ye düzenlenen alçakça suikast ile Almanya’daki saldırı, terörü doğru zeminde değerlendirme ihtiyacını ortaya koydu. Teröre karşı hiç bir ülke ‘biz güvendeyiz’ diyemez. Türkiye’nin maruz kaldığı saldırıları, Türkiye’nin meselesi olarak görmek hatadır.Halep’ten tahliye kolay olmadıHalep’te 40 bin civarında sivil, ateşin içinden alınarak daha emniyetli yerlere nakledilmiş durumda. Bu kolay olmadı. Yoğun diplomatik baskımızla bu insanların imdadına yetişmeyi başardık. Çalışmalar devam ediyor. Masumların yarasını sarmak, onların can güvenliğini sağlamak için Türkiye olarak başından beri her türlü desteği veriyoruz. Barışa kurşun sıkmak için birileri her türlü çabayı gösterdi. Biz inancımızın gereğini yapıyoruz.Avrasya Tüneli şimdiden 5 ödül aldı. Büyük bir proje. Bu alanda istikrarın getirdiği hizmetin ne demek olduğunu bütün dünyaya gösterdik.316 imzayla teklifimizi verdikYeni Anayasa sürecinde Bahçeli’nin çıkışıyla yeni süreç başladı. 10 Kasım’da Bahçeli’yle görüştük ve işin çerçevesini çizdik. 10 Aralık’ta da teklifimizi Meclis’e verdik. AK Parti grubu olarak 316 imzayla teklifimizi verdik. MHP lideri Bahçeli’nin çağrısıyla ivme kazanan yeni anayasa sürecinde takvim nasıl işledi? Sizin için derledik: https://t.co/AFN3UFjTxn pic.twitter.com/ym202PtTxv— Yeni Şafak Gündem (@YS_Gundem) 5 Aralık 2016 AK Parti 14 yıldır her zor anda, ülkenin sorunlarını çözen bir parti oldu. Bu anayasa şüphesiz, 21 maddeden 18 maddesi esasa ilişkindir. 3 maddeyse geçici maddedir. Bunlar yürürlük ve intikal maddeleridir. Bir de ibare değişiklikleri var. Mevcut Anayasa’nın 69 maddesinde uyum değişikliği yapmak durumunda kaldık. Bir günde seçimi tamamlıyorsunuzSistemde Başbakan ve Bakanlar Kurulu yok. Hükümet sistemi değişiyor. Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu var. Bir de Meclis var. Aynı gün yapılan seçim var, Belediye Başkanlığı gibi. Belediye Meclisi de diğer sandıkta seçiliyor. Cumhurbaşkanını seçiyorsunuz ayrı oy veriyorsunuz. Meclis üyelerini de aynı anda seçiyorsunuz. Bir günde seçimi tamamlıyorsunuz. Cumhurbaşkanı yürütmeyle ilgili her türlü kararı Cumhurbaşkanı Kararnamesi’yle alabiliyor. Hukukta 367’yi gördükten sonra ne söyleseler aslında yadırgamamak lazım.Vergiyi kanunla koyuyor, bütçeyi Meclis onaylıyor. Magna Carta’dan beri bütçe Meclis’in işi. Yeni şehirler kurmak, yeni belediyeler açmak kanunun işi. Cumhurbaşkanının görevi değil.Sayın Bahçeli’nin ülke için gösterdiği bu hassasiyet, siyaset üstü duruşu önemliydi.Bu anayasa koalisyonlar dönemini kapatıyor.

Anayasa randevusu

AK Parti’de anayasa değişikliği seferberliği başlatıldı. Başbakan Binali Yıldırım, teşkilatla görüşecek, anayasa değişikliğini ‘diktatörlük’, ‘Türkiye’nin parçalanması’ gibi kara propagandaya karşı atılacak adımları ve çalışmaları anlatacak.Başbakan Binali Yıldırım, bugünden itibaren iki gün boyunca teşkilatıyla bir araya gelerek, Meclis maratonu başlayan anayasa değişiklik teklifi ile ilgili hassasiyetlerini dile getirecek. Yıldırım bugün AK Partili milletvekilleriyle bir araya gelecek. 316 imzayla Meclis’e sunulan teklifin detayları ve önümüzdeki süreçte yürütülecek çalışmalar konuşulacak. Yıldırım, milletvekillerinden, gerekirse ev ev dolaşarak düzenlemelerin anlatılmasını ve referandum için hazırlık yapılmasını isteyecek.MYKY’DA DEĞERLENDİRİLECEKYıldırım, daha sonra MKYK ve MYK üyeleriyle bir araya gelecek. Yıldırım, yarın genişletilmiş il başkanları toplantısı yapacak. Yurt genelinde yürütülecek çalışmalar da bu toplantılarda şekillenecek. Teklifin son şekli, adım adım halka anlatılacak. Salon toplantıları, TV ve radyo yayınları, sosyal medya, kitapçıklar ve broşürlerle halkın bilgilendirilmesi hedefleniyor. Bu süreçte sık sık kamuoyu araştırmalarıyla halkın Anayasa değişiklik teklifine bakışı ölçülecek.Geçmişten bu yana dile getirilen diktatörlük, eyalet sistemi ve federatif yönetim, Türkiye’nin parçalanması gibi kara propagandaya yönelik aydınlatma seferberliği yapılacak.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ