Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Yarışması sonuçlandı

Bu yıl 3’üncüsü düzenlenen “Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Yarışması”nın ödülleri sahiplerini buldu. “Kamil İman Kamil İnsan” başlığıyla düzenlenen yarışmanın ödül töreni, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, törende yaptığı konuşmada, “Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Yarışması”nın çok önemli bir noktaya geldiğini söyledi. Avcı, bu tip yarışmalarda sıralama yapmanın zorluklarını bildiğini ve bu ağır yükün altına girdikleri için jüri üyelerini ayrıca tebrik ettiğini dile getirdi.

Nabi Avcı’dan gençlere kitap önerisi

Gençlere, Ayşe Şasa’nın “Yeşilçam Günlüğü” kitabını tavsiye eden Avcı, “Efendimiz, dünyayı teşriflerinin esbab-ı mucibesini, güzel ahlakı tamamlamak olarak tarif ediyor. ‘Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim’ buyuruyor. Bu sebeple, Siyer Vakfı tarafından 3 yıldır düzenlenen ve sinema sektöründe Efendimiz’in örnek ahlakı, emin şahsiyeti, mücadele ve mücahedelerle geçen hayatının anlaşılabilmesi, onun bizlere vaaz ettiği ahlakın anlaşılabilmesi ve bu konularda bir şuur oluşmasını sağlayacak filmler üretilmesini teşvik eden bu yarışmayı, çok mühim, çok anlamlı buluyoruz. O sebeple Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, bu yolda gayret sarf eden bütün genç arkadaşlarıma, ‘niyet hayr, akıbet hayr’ düsturuyla hayırlı çalışmalar, başarılar niyaz ediyorum” diye konuştu. Konuşmasının ardından Kültür ve Turizm Bakanı Avcı’ya, Siyer Vakfı Başkanı Mehmet Kaya tarafından plaket takdim edildi.

“Kur’an-ı Kerim az sözle çok şey anlatıyor”

Siyer Vakfı Kurucusu Muhammed Emin Yıldırım da Kur’an-ı Kerim’in az sözle çok şey anlattığını belirtti.

Kur’an-ı Kerim’in içindeki tekrarların, farklı şeyleri vurguladığını aktaran Yıldırım, “Mesela Rahman Suresi o muhteşem ahengiyle 78 ayeti o sürede 31 kez ‘Böyle iken Rabbinizin hangi nimetini yalanlarsınız’ diyerek, aynı şeyi tekrar ediyor gibi görünmüşse de farklı şeylere dikkat çeker” ifadelerini kullandı.

Yıldırım, Bakara Suresi’nin 134. ayeti ile ilgili de şunları söyledi:

“Sizden öncekilerin yaşadıkları iyilikler size örnektir ama sadece onlara anlatırsanız, onların yaptıklarını sadece meclislerinizde kullanırsanız, işin bir boyutunu yerine getirmiş olursunuz. Sizden öncekilerin yaşadıkları kötülükler, hatalar da sizin için ibrettir. Onları da sadece konuşmanız işin bir boyutudur. Siz iyilikleri örnek alıp, yeniden bir kez daha o iyilikleri üretmek, kötülüklerden ibret alıp, o kötülükleri o yanlışları yapmama adına bir hassasiyetle yürümek zorundasınız.”

Sözlerin ve eylemlerin de mevsimleri olduğuna dikkati çeken Yıldırım, “Bu mazlum ümmet, 250 senedir bazı şeyleri dillendiriyor ama insanlığın ufkuna, aziz İslam’ın aslında vermek istediği mesajları, tam anlamıyla yansıtamıyor. Birilerinin artık her sahada o aziz İslam’ın şanına yakışır bir biçimde, bu manada temsiliyet makamının doldurularak, temsiliyet makamının hakkı yerine getirilerek güzellikler ortaya koyması gerekiyor. Bu iş ilahiyat sahasında olacağı gibi edebiyatta da olmalı, sinemada olduğu gibi şiir ve sanatta da olmalı” ifadelerini kullandı.

143 film başvurdu

Siyer Vakfı Başkanı Mehmet Kaya ise Hz. Muhammed’in daha iyi anlaşılması için vakıf kurduklarını ve bu konuda birçok önemli proje yürüttüklerini ifade etti.

Projenin her geçen yıl büyüdüğüne vurgu yapan Kaya, “Hz. Peygamber Efendimiz’in ve onun eliyle yetişen sahabelerin hayatından kendimize örnekler çıkarabilmemiz ve bu örnekliği anlatabilmemiz için, bugünün şartlarını göz önünde bulundurarak bir dil kullanmak zorunda olduğumuzu ve bu konuda en önemli araçlardan birinin de sinema olduğunu ifade etmeliyim” dedi.

Kaya, ilk sene 50 filmin başvurduğu yarışmanın bu yıl uluslararası kategoride düzenlendiğini ve yarışmaya birçok ülkeden 143 filmle başvuru yapıldığını belirtti.

Birincilik Kırgızistan’a

Kırgızistanlı yönetmen Kasiet Djoldoshbekova,

Yarışmaya başvuran filmler arasından 15’i, danışma ve ön seçici kurulunda bulunan Abdulhamit Güler, Bedir Acar, Bünyamin Yılmaz, İhsan Kabil, Mehmet Kaman ve Yalçın Parmaksız tarafından finale bırakıldı.

Yarışmanın kazananları, finale kalan 15 film arasından, Hocakulu Narliyev’in başkanlığında toplanan ve Nazif Tunç, Elif Eda Karagöz, Firdevs Azizi, Gülcan Tezcan, Hasan Kaçan, Mustafa Demirci, Nasır Khemir ile Nihad Kresevljakovic’den oluşan jüri tarafından belirlendi.

“3. Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Yarışması”nda, Kırgızistanlı yönetmen Kasiet Djoldoshbekova, “Yalnızlık” adlı filmiyle, 25 bin lira değerindeki birincilik ödülüne layık görüldü.

“Hayat Bu” adlı filmiyle ikinci olan Elif Yüksel 15 bin lira ödülün sahibi olurken, “Heny” adlı filmiyle üçüncülük ödülü verilen Mehmet Nişancı da 10 bin lira para ödülü aldı.

Yarışmada “Sponsor Özel Ödülü”ne “Bir Şey Yap Güzel Olsun” filmiyle Ömer Dişbudak, “Siyer Vakfı Özel Ödülü”ne ise “İz” filmiyle Suriyeli yönetmen Alaa Khweled değer bulundu.

“Jüri Özel Ödülü”ne “Öz’ün Öz’ü” filmiyle Talha Genç layık görülürken, mansiyon ödülünün sahibi ise “Zübde” adlı filmiyle Kerime Nur Ejderoğlu oldu.

Bir santimetrekarede Klasik Türk hat sanatı

Dünyanın sayılı mikro heykeltıraşlarından Necati Korkmaz, hat eserlerini mercimek tanelerinin üzerine işledikten sonra bir santimetrekare boyutunda katalog yaptı.Mikro heykeltıraş ve hattat Necati Korkmaz, yaptığı açıklamada, Gubari hat sanatında belirli kurallara bağlı kalarak gözle görülemeyecek kadar küçük ölçekte yazmak gerektiğini dile getirdi.Mercimek tanesi üzerine yazabilmek için tilki bıyığının tek kılını fırça yerine kullandığını anlatan Korkmaz, şunları kaydetti:”Klasik Türk hat sanatının en önemli örneklerini yarım mercimek tanelerinin üzerine işledik. Bunlardan bir santimetrekare boyutunda katalog yaptık. Mikro boyutta eserler oluşturuyoruz ve gözle görülmüyor. Bunun için mikroskop ve büyüteç kullanmak durumunda kalabiliyorsunuz. Yine mikro boyutta heykel çalışmaları da yapıyorum. Onları da örümcek kılının en sertiyle işliyorum. Örümcek bacağındaki kılları kazıma aparatı olarak kullanıyorum.” Büyük dikkat isteyen bir iş yaptığını, işin nefes kontrolü, göz ve el koordinasyonu istediğini belirten Korkmaz, şöyle devam etti:”Boyasından fırçasına ve kağıdına her malzemeyi kendiniz üretmelisiniz. Avrupa’dan veya başka bir yerden getiremiyorsunuz, tabiattan topluyorsunuz. Sanayi ürünü bir fırça ile benim yazdığım yazıyı yazamazsınız. Mutlaka doğadan diken, kıl ve benzeri parçaları bulmanız gerekiyor. Çok zevkli bir sanat. Bir şey ürettiğinizde kendinizi özel hissediyorsunuz. Yaptığınız eseri sergilediğiniz zaman, hayretle bakıyorlar, inanamıyorlar. ‘Bunu bir Türk yapmış olamaz’ diyenler de oluyor ama Allah’a şükür biz yapıyoruz.”Bu sanatta hataya yer yokKorkmaz, çalışmalarının zarar görmesi halinde baştan başlaması gerektiğine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:”Bu sanatta hatanın dönüşü yok. Toplu iğnenin başına İstanbul Yeni Cami ve güvercinleri çalışıyordum. Başımdan düşen bir kılın mikroskop altında uçuşunu gördüm. ‘Eyvah’ dedim. Gitti caminin minarelerinden birini kırdı. Üç buçuk ay uğraşmıştım, minarenin kırılışına bakakaldım.” Dünyanın en küçük Kur’an-ı Kerim’i de Korkmaz’ınKişisel yeteneklerin ön plana çıktığı bir sanatı icra ettiğini vurgulayan Korkmaz, şunları kaydetti:”Yaptığımız işin bir kursu yok. Yine de ben ilgi duyan gençlere bunu anlatmaya çalışıyorum. Özellikle geleneksel sanatlarımıza ilgi duymalarını çok istiyorum. Öğrenmeye gelen gençlere yardımcı oluyorum. Ancak şundan kaygılıyız; şimdi gençler fazla sabırlı değiller. Gençler çok hızlı üretip, tüketmek istiyorlar. Tabii bu durumun da bizim işimizde yeri yok. Bu işte sabır ve aşk gerekiyor. Bu dönemin sanatı değil gibi duruyor.”Korkmaz, daha önce yaptığı çalışmalarda, dünyanın en küçük Kur’an-ı Kerim’ini yazmış, Allah’ın 99 ismini mercimek tanesine sığdırmış ve besmeleyi saç teline yazmayı başarmıştı.Kapadokya’nın gizemli yer altı şehirleri Sabri Ülker Merkezi’nden çığır açacak iki buluş

Bütün yollar kitaba çıkar

Pozitif Fuarcılık ve Basın Yayın Birliği iş birliğinde, 19 ülkeden 300 yayınevinin katılımı ile organize edilecek 4. Uluslararası CNR Kitap Fuarı 24 Şubat tarihinde kapılarını açıyor. 5 Mart tarihine kadar devam edecek fuara Alfa, Martı, Can, Nesil, Timaş, Ephesus, Epsilon, Tübitak, Profil, İnkılab, Beyaz Balina, İz, Kırmızı Kedi, Yeditepe, Ötüken, Yakamoz, Edam, Yapı Kredi Yayınları, İş Bankası Yayınları, Semerkand, Damla, Tezkire, İnsan, Diyanet, Sedir, Pegasus gibi yayınevleri okurlarla buluşacak.ONUR KONUĞU HASAN AYCINCNR EXPO Yeşilköy’de tüm ulaşım araçlarına yakın bir lokasyonda düzenlenmesi nedeni ile kısa bir sürede kitapseverlerin ajandasına girmeyi başaran CNR Kitap Fuarı’nda okuyucuları çeşitli sürprizler bekliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İstanbul Büyük Şehir Belediyesi ve KOSGEB tarafından desteklenen fuarda, konferans, kitap tanıtımı, imza günleri, söyleşiler, çocuk etkinlikleri, dinletilerle birlikte binin üzerinde kültür etkinliği düzenlenecek. Kendisine has tarzı ile dikkat çeken, çizgileriyle insanları düşünmeye sevk eden büyük usta Hasan Aycın, CNR Kitap Fuarı’nın onur konuğu olacak. Söyleşi, sohbet, imza günlerinde sevenleri ile bir araya getirilecek Hasan Aycın’ın birbirinden değerli kitapları ve çizimleri de fuarda sergilenecek.15 Temmuz okumalarıYurt içi ve yurt dışından yüzlerce yazarı konuk etmeye hazırlanan CNR Kitap Fuarı’nın bu yılki teması “15 Temmuz” olacak. Temaya uygun olarak fuarda pek çok etkinlik gerçekleştirilecek. Anadolu Ajansı’nın sponsorluğunda kurulacak 15 Temmuz Fotoğraf Sergisi’nin CNR Kitap Fuarı’nda yoğun ilgi görmesi bekleniyor. Fuarda, Türkiye’nin En Uzun Gecesi 15 Temmuz, 15 Temmuz Ruhu Işığında Ayasofya gibi pek çok söyleşi ve paneller düzenlenecek.

KAYNAK : Yenişafak