AB’den teröre karşı kınama var işbirliği yok

Türkiye’de yaşanan terör saldırılarının ardından yaptığı açıklamalarda terör saldırılarını kınayan ve teröre karşı işbirliği mesajı veren AB, icraata gelince adım atmıyor. Adalet Bakanlığı’nın AB üyesi ülkelere terör örgütleri PKK, FETÖ ve DHKP-C üyelerinin iadesi için yaptığı 292 başvurunun sadece 11 tanesi kabul gördü.

AB’den teröre karşı kınama var işbirliği yok

AB üyesi ülkeler son dönemde Türkiye’de yaşanan terör saldırıları karşısındaki tutumları ile ‘terörizme’ karşı yaklaşımlarını da ortaya koydu. Beşiktaş’ta yaşanan saldırılar karşısında ‘terör’ ifadesine yer vermeyerek saldırıyı kınayan AB yetkilileri, Kayseri saldırısını da kınamakla yetindiler. Türkiye’ye yönelen terör saldırıları karşısında zaman zaman işbirliği mesajı da veren AB üyesi ülkelerin izlediği politikalar ise tam aksini söylüyor. Terör örgütleri PKK, FETÖ ve DHKP-C üyeleri birçok Avrupa ülkesini kendilerine üs edinirken, AB üyesi ülkelerde Türkiye’nin iade taleplerini kabul etmeyerek teröre sahip çıkıyor.

Kayeseri’de yaşanan terör saldırısından sonra Avrupa Birliği’nin Türkiye Delegasyonu, saldırıyı kınadı ve “Bu alçakça terör saldırısında hayatını kaybedenler için en derin üzüntülerimizi ve başsağlığı dileklerimizi paylaşıyoruz. Halkı ve hükümeti ile Türkiye’nin yanında yer alıyoruz.” açıklamasında bulundu. Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland da “Avrupa Konseyi, bu zor zamanda Türkiye ve Türk halkının yanındadır. Terör saldırıları durmalıdır.” dedi. Bunun dışında bir çok AB oluşumu ve ülkesi kınama ve taziye mesajları yayınladı.

Son 10 yıldır İngiltere, Fransa, İtalya, Belçika ve Avusturya, PKK’lıların iadesine ilişkin hiçbir talebi kabul etmedi.

AB’den bu açıklamalar gelirken, terörle mücadele konusunda attıkları adımlar ise pek parlak değil. Adalet Bakanlığı tarafından, her saldırı sonrası taziyelerini ileten Avrupa Birliği üyesi ülkelerden 2007 ile 2016 yılları arasında PKK, DHKP-C ve FETÖ üyesi oldukları tespit edilen 292 kişi için yapılan iade talebinin büyük çoğunluğu kabul edilmezken, sadece 11’inin iadesi kabul edildi.

AB üyesi ülkeler son 10 yıldır Türkiye’nin terör örgütleri PKK, DHKP-C ve FETÖ mensubu teröristlerin iade talebini kabul etmiyor.

Aljazeere’da yer alan bir haberde İngiltere, Fransa, İtalya, Belçika ve Avusturya, PKK’lıların iadesine ilişkin hiçbir talebi kabul etmediği belirtiliyor.

Hiçbir DHKP-C üyesi iade edilmedi
AB ülkelerinden 2007-2016 tarihleri arasında DHKP-C üyesi oldukları tespit edilen 61 kişinin iadesi istenirken, bugüne kadar hiçbiri kabul edilmedi. Yunanistan 25, Almanya 14, Hollanda 5, Fransa 4 ve Belçika 2 DHKP-C’linin iade taleplerinden hiçbiri kabul etmedi.
2007’den beri 6 PKK’lı iade edildiSon 10 yılda PKK üyesi oldukları gerekçesiyle AB üyesi 20 ülkeden 217 iade talebinde bulunuldu. Fransa’dan talep edilen 28 PKK’lının hiçbir Türkiye’ye iade edilmezken, Belçika’dan talep edilen 26’lı PKK’lıdan da hiçbiri de iade edilmedi. Hollanda ve İtalya’dan iadesi talep edilen 11’er PKK’lının iade talepleri de kabul edilmedi. Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, İngiltere ve İsveç de Türkiye’nin iadesini istediği hiçbir PKK’lıyı vermedi. AB üyesi ülkeler PKK’lıların iadesine ilişkin 217 iade talebinden sadece 6’sını kabul etti. Almanya son olarak 2007 yılında PKK’lı olduğu iddiasıyla iadesi talep edilen 2 ismi iade ederken 2008 yılından bugüne kadar hiçbir PKK’lı iade etmedi. Romanya 3 ve Hollanda 1 PKK’lıyı Türkiye’ye iade etti.
Sadece 5 FETÖ mensubu hakkında iade kararı

15 Temmuz gecesi darbe girişiminde bulunan Fetullahçı örgüt üyesi oldukları tespit edilen kişilerle ilgili ise AB ülkelerine 14 iade talebinde bulunuldu. Yunanistan 5 kişinin iadesine ilişkin talebi redederken, 3’inin iadesi yönünde karar verdi. Romanya 2 örgüt üyesinin iadesi yönünde karar verirken, Almanya, Bulgaristan ve Polonya iade konusunda olumlu cevap vermedi.

Avrupa: Terörün ini!

Suriye başta olmak üzere Ortadoğu coğrafyasında yaşanan terörist faaliyetler etkisini her geçen gün artırırken, Türkiye’yi de etkisi altına almaya kalkışan bu planların arkasındaki odaklar daha da netleşiyor. Avrupa ülkelerinin terör örgütlerine yönelik tutumu korkunç bir manzarayı gözler önüne seriyor. Avrupa’nın terör örgütlerine yönelik ortaya koyduğu tavır iki farklı yansımasıyla madalyonun iki farklı yüzünü akıllara getiriyor. PKK. ve DEAŞ Terör örgütü DEAŞ’a yönelik olarak her platformda kınayıcı mesajlarda bulunan ve gerek Avrupa’da gerekse Suriye’de askeri müdahaleler gerçekleştiren Avrupa ülkeleri, PKK ve uzantısı olan PYD’ye ise ‘müttefik’ gözüyle bakıyor. Avrupa’da PKKTürkiye’de ve Suriye’deki uzantısı PYD’yle Ortadoğu’da terör estirmeye kalkışan PKK’nın Avrupa ülkelerinde ‘vizesi’ bulunuyor. Teröristler Avrupa ülkelerinde hükümet destekli programlar düzenleyebiliyor ve etkinlik alanları kurabiliyor. Özel izinle açılan çadırlarda PKK bölücü faaliyetleri için örgüt sempatizanı ararken, örgütün paçavrası eve elebaşı Öcalan’ın posterleri dalgalandırılıyor. PKK, Avrupa’daki yapılarına yasal görünüm verebilmek için ‘demokratik Kürt toplum merkezleri’ ve ‘halk meclisleri’ gibi adlar adı altında resmi izinler alarak yapılanıyor. Avrupa’nın bu desteğinin arka planında ekonomik bir sürecin de işlediği ortaya çıktı. Avrupa Birliği (AB), PKK’yı terör örgütü olarak kabul etmesine rağmen, örgüte kıta çapında serbest propaganda ve finans faaliyeti alanı sağlıyor. Türk istihbarat kaynakları, örgütün Avrupa’dan, organize suç faaliyeti gelirleri hariç yıllık 30 milyon avro topladığını bildiriyor. -Belçika: Yavaş yavaş yargılıyorÖzdemir Sabancı suikastı faillerinden, DHKP-C üyesi Fehriye Erdal’ın, Türkiye’de işlediği suçlardan dolayı Belçika’daki yargılama süreci yıllar sonra başladı. Yıllar süren süreç Türk Adalet Bakanlığı’nın sürekli gündeminde olurken, yapılan girişimler ve düzenlemeler kapsamında Belçika olumlu bir adım atmadı. İade sürecini tıkayan Belçika, terör örgütü mensubu Erdal’a adeta kalkan oldu.Erdal 1996 yılında Özdemir Sabancı’nın uğradığı suikastin faillerinden biri olarak yargılanıyordu. İddiaya göre Fehriye Erdal bir TIR’ın kasasında Türkiye’den Belçika’ya kaçtı. Belçika’nın Knokke kentinde 1999 yılında çıkan yangın sonucunda sahte pasaportla yakalanan Erdal bir yıla yakın bir süre cezaevinde kaldıktan sonra serbest bırakıldı. 2000 yılında ev hapsine alınan Erdal için Türkiye iade talebinde bulunmuş ancak Belçika bu talebi reddetmişti.Belçika, Avrupa’nın teröre karşı ikircikli tutumunun sembol ülkesi konumunda. Nedeni ise NATO’nun merkezine Brüksel’de ev sahipliği yapıyor oluşu. Bu noktada terörle mücadele etme faaliyetleri planlayan NATO’nun birkaç kilometre yakınlarındaki PKK faaliyetleri tabloyu daha net açıklıyor.-Almanya: Dosyaları unuttuPKK ile bağlantılı 106 derneğe ev sahipliği yapan Almanya, örgüte karşı herhangi bir yaptırımda bulunmuyor. Almanya’daki Türk vatandaşların tepkilerini çeken hükümet, PKK’ya yardım etmekte çekinmiyor. Türkiye’nin ise Almanya’daki terör yapılanmasıyla mücadelede türlü girişimleri sürüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Başbakanı Angela Merkel’in arasında geçen bir diyalog her şeyi gözler önüne seriyor. Merkel’e dört bin kişilik bir liste verdiğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha sonra Merkel’e bu dosyaları sordum. Merkel, dört bin kişilik bir listenin dört bin beşyüzü bulduğunu söylediğini’ ifadelerini kullandı. PKK’nın finans merkezleriPKK, Avrupa’daki finans faaliyetlerini başta Almanya olmak üzere, Fransa, İsviçre, Avusturya, Hollanda, Belçika, İsveç, Norveç, Danimarka’da yürütüyor. Terör örgütüne maddi kaynak toplanmasında önde gelen kuruluş, bu ülkelerde bürosu bulunan sözde “Kürt Kızılayı” (HSK).-İsveç: PKK terör örgütü değilİsveç’te Sosyal Demokrat Parti-Yeşiller Partisi koalisyon hükümetine dışardan destek veren Sol Parti, geçtiğimiz haftalarda skandal bir öneriye imza attı. Sol Parti, ABD’nin başını çektiği koalisyona PKK’nın destek verdiği gerekçesiyle örgütün, AB terör listesinden çıkarılmasını istedi. İsveç geçen ay da PYD’nin temsilcilik açmasına izin vermişti.-Avusturya: TSK’ya ambargoya kalkıştılarAvusturya Meclisi, Türkiye’ye askeri teçhizat ve malzeme ihracatının engellenmesini talep eden önergeyi kabul etti. AB üyesi ülkelerin dışişleri ve savunma bakanlarının geçen hafta Brüksel’de yaptığı toplantıda, “Türkiye ile üyelik müzakereleri durdurulsun” çağrısında bulunan tek ülke de Avusturya’ydı.-Avrupa ParlamentosuPKK/PYD’li teröristler, Avrupa Parlamentosu’nda aktif bir şekilde faaliyetler yürütüyor. Örgüt mensupları Parlamento binasına kolaylıkla giriş yaparken, konuşmalara katıldığı da net bir şekilde gözleniyor. Bu noktada Avrupa Parlamentosu’ndan terörle mücadele alınında yapılacak çalışmaların meşruluğu çok net bir tartışma konusu.FETÖTerör örgütü FETÖ de Avrupa’nın türlü alanlarda en büyük desteğini alan örgütlerden biri. 15 Temmuz darbe girişiminde bulunan FETÖ, hain girişimin başarıyla püskürtülmesinin ardından Avrupa’dan destek görmeye devam ediyor. Yunanistan kendisine sığınan firari darbecileri iade etmemek için türlü alternatifler geliştirirken, diğer Avrupa ülkeleri de FETÖ’cülere sığınma hakkı tanıyor. Video: Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Batı’ya terör tepkisi

Batıdan PKK’ya silah desteği

1984’ten beri Türkiye’de terör saldırıları gerçekleştiren PKK’nın güçlenmesinde en büyük destek Batılı ülkelerden geliyor. PKK’nın Kandil yapılanmasından sonraki en büyük güç merkezi Avrupa ülkelerinde bulunuyor. Birçok Batılı ülke NATO müttefikleri Türkiye’yi terörle mücadele yalnız bırakmasının yanı sıra son dönemde DEAŞ ile mücadele adı altında terör örgütü PKK/PYD’ye silah ve mühimmat desteği sağlıyor. Batı, PKK’lıların eğitilmesi için bölgeye çok sayıda asker gönderiyor. Bu konuda en büyük rolü ABD üstlenirken, Almanya, Fransa ve İngiltere de PKK/PYD’ye bu konuda doğrudan ya da dolaylı yoldan destek sağlıyor.Bush: Ya bizdensiniz ya düşman 11 Eylül saldırılarından sonra, ABD ve Batının en büyük önceliği ‘terörizm ile mücadele’ oldu. Afganistan’da terör örgütü El Kaide’yi yok etme yemini eden ABD, bütün dünyadan da destek istiyordu. Bush’a göre terörle mücadelede ABD’nin yanında olmayanlar terörün yanında yer almış gibi kabul edilecekti. Afganistan’ı işgal eden ABD, ‘terörizm ile mücadeleyi’ yeni bir evreye taşındığının da mesajını verdi. Bush’un bir sonraki hedefi El- Kaide’yi desteklediğini iddia ettiği Saddam’ın liderliğindeki Irak oldu. Irak, hiçbir zaman elinde bulunmayan ancak ABD’nin varlığına dünyayı inandırdığı ‘Kimyasal silah’ tehdidi gerekçesiyle işgal edildi. Bush PKK’ya operasyonları engelledi 2003 Irak işgalinden sonra bölgenin büyük bir kaosa sürüklenmesine neden olan ABD, ulusararası aktörlerden ve Türkiye’den ‘terörizme’ destek isterken, 1984’ten bu yana Türkiye’yi hedef alan terör örgütü PKK’ya da yeni bir alan açtı. Bu dönemde, Türkiye’nin Kuzey Irak’a yönelik operasyonlarını sık sık engelleyen de Türkiye’nin ‘müttefiki’ olan ABD oldu. Bush döneminde Irak’ta ortaya çıkan otorite boşluğunu da kendisi için bir fırsat olarak gören terör örgütü PKK, Irak’ın kuzeyinde bulunan Kandil ve diğer bölgeler üzerinden Türkiye’ye saldırılarını yoğunlaştırdı. Batılı ülkelerin zımni rızası ile gerçekleşen bu saldırılar karşısında Batı sadece ‘kınamakla’ yetindi. Batı için terörizm ile mücadele etmek zaruriydi ancak, kimin terörist olduğu Batılı başkentlerin bakış açısına göre değişiyordu. Video: ABD’den PKK’ya silah sevkiyatı! 20 Ekim 2014: ABD yönetimi Kobani’de PKK/PYD’ye silah desteği vermeye başladı. Uçaklarla bölgeye askeri mühimmat indiren ABD, sebep olarak ise terör örgütü DEAŞ ile mücadeleyi gösterdi. ABD’nin PKK/PYD’ye verdiği silahlar, PKK’nın 2015 yılında Türkiye’de başlattığı saldırılarda kullanıldı.10 Aralık 2014: Almanya terör örgütü DEAŞ ile mücadele adı altında terör örgütü PKK/PYD’ye silah yardımı yapmaya başladı. DEAŞ’ın elindeki silahlar BatınınObama döneminde ABD bölgeden çekilmeye başladığında arkasında üç parçaya bölünmüş olan bir Irak bıraktı. Afganistan’da bitirilemeyen tam tersine filizlenerek büyüyen terör örgütleri ise büyük bir kırılma yaşayan Irak’ta da kendilerine yeni bir alan buldu. PKK, bu dönemde yeni silahlar ve büyük finansal kaynaklarla Türkiye’ye dönük saldırılarını yoğunlaştırdı. Irak işgali DEAŞ’ı ortaya çıkardı Bu dönemde, ABD ordusu ise 2003 işgali sonrası feshedilen ve daha sonra yeniden kurulan Irak ordusuna uçak, tank, top başta olmak üzere büyük bir askeri malzeme ve mühimmat bıraktı. Ancak, Irak’ın bölünmüşlüğü gittikçe derinleşti ve yeni terör örgütleri ortaya çıktı. Ülkedeki otoroite boşluğu da bu krizin derinleşmesine neden oldu. Terör örgütü DEAŞ, böylesi bir ortamda 2004’ten sonra o dönemki ismi ile “Tanzim Kaide el-Cihad fi Bilad er-Rafideyn” ismi ile ortaya çıktı. ABD’nin Irak’tan çekilmesinden sonra daha da güçlenmeye başlayan ve ismini değiştiren DEAŞ, Irak ordusunun tek bir kurşun atmadan kaçtığı Musul’u Haziran 2014’te işgal ettiği. DEAŞ, sadece kenti işgal etmekle kalmadı, Irak ordusuna ait askeri depoları da ele geçirdi. Bu depolardan büyük bir orduya yetecek miktarda silah edinen teröristlerin kullandığı silahlarda ABD ve Batı menşeiliydi. 15 Ekim 2015: ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, ABD’nin PKK/PYD’ye silah desteğinin devam edeceğini açıkladı. Kirby açıklamasında, “DEAŞ’a karşı etkin bir biçimde mücadele eden bu grupları uygun bir biçimde desteklemeye devam edeceğiz” dedi.5 Aralık 2015: Terör örgütü PKK/PYD’nin saflarında 100 Alman’ın olduğu tespit edildi.Irak ve Suriye havzasında Batılı ülkelerinin silahları ile terör estiren DEAŞ’ın bölgesel ve küresel bir tehdide dönüşmesinden sonra, uluslararası aktörlerin de temel hedefi ‘DEAŞ ile mücadele’ oldu. ABD liderliğinde DEAŞ ile mücadele için Uluslararası Koalisyon oluşturulurken, ABD için DEAŞ ile mücadelenin ana unsuru da bir diğer terör örgütü PKK/PYD oldu. Obama, ABD askerini yeniden savaşa göndermeyeceğini deklare ederken, ABD’de ‘seküler bir güç’ olarak tanımladığı PKK/PYD’yi silahlandırdı.ABD PYD’ye 7 helikopter silah indirdi: Hedef Fırat Kalkanı ABD PKK/PYD için büyük çaba sarfettiTerör örgütü DEAŞ’ın kontrolünde bulunan Kobani’nin kurtarılması için PYD’yi kullanan uluslararası alanda PKK/PYD’nin meşru bir aktöre dönüşmesi için de büyük bir çaba harcadı. Terör örgütleri arasında ayrım yapan Batı, basın üzerinden de PKK/PYD ile ilgili pr çalışması başlattı. Batı basınına göre Türkiye’de kentlerde hendek kazan, sivil halkı katleden ve canlı bombalarla büyük bir yıkıma neden olan terör örgütü PKK/PYD, birer ‘özgürlük savaşçısıydı.’ Terör örgütü DEAŞ ile mücadelede büyük bir rol üstlenmiş ve seküler bir aktördü. DEAŞ ile mücadelede de en fazla organize olan örgüttü. 9 Nisan 2016: ABD ordusu, Suriye’Nin Haseke bölgesinde bulunan terör örgütü PKK/PYD’ye silah desteği sağladı.27 Ağustos 2016: PKK/PYD, Türkiye’nin Suriye’de başlattığı Fırat Kalkanı Harekatına katılan Türk askerlerine Alman tanksavar füzeleri ile saldırdı.21 Eylül 2016: Obama yönetimi, terör örgütü PKK/PYD’ye doğrudan silah yardımı yapma kararı aldı.Batı basını uzun yıllar boyunca PKK/PYD’nin propagandasını yaparken, Batılı ülkeler de terör örgütü PKK/PYD’nin temsilcilerini ve üyelerini başkentlerinde ağırlıyordu. Obama’nın DEAŞ ile Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk ise Obama’nın talimatı ile birçok defa Suriye’ye gelerek Salih Müslim ve diğer PKK/PYD’li teröristlerle görüştü. ABD’nin PKK/PYD’li teröristleri eğitmek için bölgeye gönderdiği ABD’li askerler ise PKK/PYD saflarında fotoğraflarla görüntü veriyordu. Batının desteği ile Türkiye’nin güney sınırında bir terör koridorunun inşasına hız verildi. 8 Kasım 2016: ABD ordusu PKK/PYD’ye havadan silah yardımı yaptı.14 Kasım 2016: Obama, görevini devretmeden önce PYD’nin silahlandırılmasına hız verdi. ABD’nin terör örgütüne hava savunma ve anti-tank füzeleri vereceği açıklandı.10 Aralık: ABD, PKK/PYD’li teröristlerin eğitimi için 200 asker göndereceğini açıkladı.Fransa’dan terör örgütüne diplomatik karşılamaFransa Cumhurbaşkanı Hollande ise Elysee Sarayı’nda terör örgütü PKK/PYD temsilcilerine büyük bir diplomatik karşılama düzenledi. Avrupa Parlamentosu da terör örgütünün Avrupa sorumlularını ve PKK/PYD üyelerini parlamentolarında ağırladı. Bu dönemde Türkiye’ye dönük başlayan yoğun terör saldırılarının ana aktörü ise PKK/PYD olarak öne çıktı. PKK/PYD’li teröristlerle görüşmeden çıkan Batılı liderler ise, NATO müttefikleri Türkiye’ye yönelik saldırıları ‘kınadıklarını’ ve ‘terörizm ile mücadelede’ Türkiye’nin yanında olduklarının mesajını veriyordu. Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden teröristleri ‘terör örgütleri listesine’ aldıklarını ilan eden Batı, diğer taraftan terör mensuplarını parlamentolarında ağırladı. Askeri üs: ABD, terör örgütü PKK/PYD’nin kontrolünde bulunan Kobani’ye askeri üs kurmak için çalışmalara devam ediyor. İnşaatı devam eden üssün yakın zamanda kullanıma açılacağı belirtiliyor. Twitter’da terör estiriyorlar PKK yandaşları İngiliz parlamentosunu bastı Firari HDP’li Sarıyıldız Fransa’nın ‘onur vatandaşı’ oldu ‘YPG’yi silahlandırarak ateşle oynuyoruz’ Avrupa terörün ev sahibi PKK’nın silahları ABD’den gidiyor

AB, PKK sorusuna cevap veremedi

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başsözcü Yardımcısı Alexander Winterstein, İstanbul’da yaşanan terör saldırısına ilişkin, “AB yetkililerinin ilk açıklamalarında terör kelimesini kullanmamasının nedeni neydi? AB tarafından terör saldırısına ilişkin resmi açıklama yapılması neden 15 saat sürdü? PKK’nın AB terör örgütleri listesinde bulunduğu göz önünde tutulduğunda, AB üyesi ülkeleri, PKK’nın eylemlerine karşı somut karşılık vermeye çağırıyor musunuz?” sorusuna yanıt vermedi.Bu sorunun AB siyasi liderlerine yöneltilmesi gerektiğini anlatan Winterstein, AB’nin resmi açıklamalarında “terör” kelimesinin yer aldığını söyledi.Avrupa’da PKK’nın saldırısı yüceltildiWinterstein, bir başka gazetecinin,”Kısa süre önce düzenlenen AB internet terörü forumuna dikkatinizi çekmek istiyorum. Terörü övmek ve doğrulamak, Avrupa genelinde bir suç unsurudur. Fransa’da onlarca kişinin sırf terörle ilgili internet sitelerini ziyaret ettikleri için geçen ay gözaltına alındıklarını gördük.Türkiye’ye döndüğümüzde ise cumartesi gecesi PKK’nın saldırısı sonrası da yüzlerce PKK sempatizanı Avrupa genelinde bu saldırıyı yüceltip kutladılar. AB’ye aday bir ülkedeki terör saldırılarını kutlayan bu insanlar için artık Avrupa’nın bir adım attığını görebilecek miyiz?” sorusuna, “Biz, AB olarak daha önce PKK ile ilgili açıklama yaptık. Bizim Avrupa’da ve dünyada nerede olursa olsun teröre karşı güçlü kararlılığımız var.” cevabını verdi.Terörle bağlantılı insanlar için yaptırım görecek miyiz?Winterstein, Genişlemeden Sorumlu Komiser Hahn ile ilgili, “Yakın zamanda terörle bağlantılı 3 kişiyle görüştü. Bir PKK’lı teröristin cenazesini omuzlayan bir vekil, diğeri PKK’ya silah sağlayıp güvenlik güçlerini köşeye sıkıştırmakla suçlanan bir kişi daha var, o da Kuzey Irak’taki PKK inlerinde 5 yıl kalan biri. Bu Avrupa Birliği’nin yeni genişleme yaklaşımı mı? Yoksa, bu terörle bağlantılı insanlar için bir yaptırım görecek miyiz? AB yeni bir genişleme konsepti benimseyecek mi?” sorusuna karşılık, “AB Komisyonu’nun PKK ve terörle mücadelesi açıkça ortada.” demekle yetindi.”Terör” diyemedilerÖte yandan 44 kişinin yaşamını kaybettiği İstanbul’daki terör saldırısı sonrasında AB kurumlarının yetkilileri, tepkilerini göstermek için ilk saatlerde sosyal medya açıklamalarını yeterli gördü. Saldırının üzerinden saatler geçmesine rağmen AB tarafından resmi bir açıklama yapılmadı. Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, AB Komisyonunun Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn attıkları twitlerde “terör” kelimesini kullanmadı.”Terör” kelimesi içeren resmi AB açıklamasının yapılması saldırılardan 15 saat sonra gerçekleşti.Aynı AB kurumları ve yetkilileri, Paris, Brüksel ve Nice terör saldırılarından sadece dakikalar sonra tepki vermişti.Avrupa: Terörün ini! HDP imza atmamışsa PKK yapmıştır İngiliz basını PKK’yı görmedi Türkiye’ye saldırdı AB’nin taziye mesajları hükümsüz

İsveç’ten PKK’ya para desteği

Terör örgütü PKK’ya her fırsatta destek açıklaması yapan ve hain terör eylemlerini üstü kapalı kınama mesajları ile geçiştiren Avruğa Birliği (AB) üyesi ülkeler, örgüte para yardımını artık devlet eliyle açıkça yapıyor. PKK’ya maddi destek veren AB üyesi ülkelere, İsveç de eklendi. Devlet Gençlik Örgütü olarak İsveç’te faaliyet yürüten MUCF (Myndigheten för ungdoms-och civilsamhällesfrågor), terör örgütü PKK’ya 447 bin 319 İsveç Kronu (SEK) para yardımında bulunarak teröre maddi destek sağladı. Para, PKK’nın İsveç yapılanması tarafından açılan ve terör faaliyetleri yürüten Kurdiska Râdet isimli örgüt derneğine verildi. FOTOĞRAFLAR OFİS MERKEZİNDEPKK’nın ofisi Kurdiska Râdet, İsveç’in başkenti Stockholm’un merkezinde 44-46 numaraları sokakta bulunuyor. Bina içerisinde teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın posterleri, PKK’lı teröristlerin fotoğrafları ve örgütün sözde bayrakları ile flamaları sergileniyor. İsveç devletinden gelen maddi yardım ile ayakta duran PKK’nın ofisi, ek olarak farklı yöntemlerle karşılıksız maddi destek de alıyor. Öte yandan PKK’nın yayın organı olarak bölgede faaliyet yürüten Dicle News de, bu yardımlardan faydalanıyor. KÜLTÜR YARDIMIYMIŞ!MUCF, PKK’ya yaptığı maddi desteği skandal bir açıklama ile savunuyor. İsveç kurumu, teröristlerin fotoğraflarının sergilendiği ve terörist eylemlerin savunulduğu Kurdiska Râdet’i kültürel bir dernek olarak gördüğünü söylüyor. Maddi yardımlar ile İlgili yapılan açıklamada, ‘kültürel faaliyetlere destek’ ve ‘organizelerini devam ettirebilmeleri için yardım’ ifadeleri geçiyor. TÜRK FEDERASYONLARINA 20 YILLIK YARDIM KESİLDİKurdiska Râdet’in başkentin göbeğinde bulunan merkez ofisinin haricinde, 5 şehirde daha örgütü ve ofisi bulunuyor. Bu kadar ofis açılmasının arka planında ise, devlet eliyle yapılan yardımların daha yüksek miktarlarda olması amaçlanıyor. Örgüt üyelerinin bazılarının kendi ev adreslerini de, ofis olarak kayıt ettirdiği belirtiliyor. PKK’ya desteğini açıkça ilan eden İsveç, yaklaşık 20 yıldır maddi destek verdiği Türk federasyonlarına yardımı da kesti. İsveç kurumları, 2016 yılı içerisinde Türklere yönelik kesilen yardımları sudan bahaneler ile meşrulaştırmaya çalışırken, tepki giderek büyüyor. Ülkede bulunan Türk federasyonları skandala yönelik adımlar atarken, meşru taleplerin sürekli geri çevrildiği ve resmi olarak yapılan açıklamalarda somut sebep açıklanmadığı öğrenildi. TERÖR ÖRGÜTÜ PYD DE OFİS AÇMIŞTIPKK’nın Suriye kolu PYD de geçtiğimiz aylarda İsveç’in başkenti Stockholm’de ofis açmıştı. Terör örgütünün ofisinin açılış törenine iktidar ortağı Yeşiller’in Dış Politika Sorumlusu Valter Mutt katılmış, teröristlerin İsveç’te ofis açmasının kendilerini sevindirdiğini söylemişti. İsveç Savunma Bakanlığı gelen tepkiler üzerine ofis açıldığını yalanlamıştı. Fakat ortaya çıkan fotoğraflar, terör örgütü PYD’nin ofis açtığını kanıtlamıştı. Öcalan tişörtüyle bastılarPKK sempatizanları, Avrupalı Türk Demokratlar Birliğinin (UETD) İngiltere şubesinin İngiliz parlamentosunda düzenlediği toplantıda ortalığı karıştırdı. Toplantıya dinleyici olarak giren bir grup PKK yandaşı, toplantı sırasında Türkiye karşıtı slogan attı. Terör örgütü elebaşının fotoğrafının yer aldığı tişörtler giyen terör örgütü yandaşlarının toplantı salonundaki sloganlarının duyulmasıyla İngiliz polisi duruma kısa sürede müdahelede bulunarak, olayın büyümesini engelledi. Göstericilere salondan ayrılması çağrısı yapan polis, toplantıdan çıkılmaması halinde gözaltına alınacakları uyarısında bulundu. Bir süre salondan çıkmamak için direnen PKK yandaşları, polis tarafından dışarı çıkarıldı. Bu arada, terör örgütü sempatizanlarından bazıları UETD Siyasi İşler Başkanı Merve Demir’e hakaret ederek saldırdı. Avrupa terörün ev sahibi Avrupa: Terörün ini! PKK Avrupa’dan topluyor Türkiye’de harcıyor PKK’yı Avrupa finanse ediyor

AB’den PKK savunması

AB Komisyonu, Genişlemeden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn’ın kaçak HDP’lilerle görüşmesinin, AB-Türkiye ilişkileri açısından faydalı olduğunu iddia etti.AB Komisyonu Sözcüsü Maja Kocijancic, Hahn’ın yürütülen terör soruşturmalarında ifade vermeye gitmediği için hakkında gözaltı kararı alınan ve terör örgütü PKK’ya silah taşıdığına dair görüntüleri ortaya çıkan HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ve terör faaliyetleri sebebiyle kırmızı bültenle aranan HDP’nin Avrupa Temsilcisi Eyüp Doru ile görüşmesine ilişkin soruları yanıtladı.Kocijancic, “AB’nin terörle mücadele yöntemi bu mu, yoksa Türkiye’yi üyelik talebini askıya almaya mı zorluyorsunuz?” sorusunu, “AB Komisyonu, Türkiye’deki demokratik yollarla seçilmiş tüm siyasi güçlerle görüşüyor. Bu, AB-Türkiye ilişkileri ile ülkedeki istikrarlı siyasi iklime yardımcı ve faydalı” şeklinde savundu. “PKK terör listesinde”AB Sözcüsü, “AB, PKK’nın terör örgütü olduğunu söylüyor. Ancak PKK’nın Avrupa’nın her yerinde faaliyetleri var. Söylediklerinizle yaptıklarınız birbiriyle çelişmiyor mu?” sorusu üzerine “AB, PKK’yı terör örgütleri listesine ekledi ve bu kararı 28 üyenin oybirliğiyle aldı. Şiddeti ve PKK’nın saldırılarını düzenli olarak kınıyoruz. Bunu da bizim çok sayıdaki açıklamamızdan görebilirsiniz.” dedi.AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn, dün kaçak HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ile terör örgütü faaliyetleri sebebiyle kırmızı bültenle aranan HDP’nin Avrupa Temsilcisi Eyüp Doru ile görüşmüştü.AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Hahn’ın kaçak HDP’liler ile görüşmesini eleştirerek, “Bu, ‘Biz Türkiye ile ilişkilerin kötüleşmesini istiyoruz’ demektir. Burada bahane üretmektir, bunlar hiçbir şekilde kabul edilebilir tutumlar değildir. Dolayısıyla herkes bu büyük stratejik ilişkinin nasıl doğru yolda ilerleyeceğine kafa yormalıdır.” demişti.Kaçak HDP’li Doru AB Komisyonunda

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ