900 yıllık tarih yerle bir oldu

Tarihi ve mimari dokusuyla açık hava müzesi görünümünde olan Mardin’in en eski yapılarından biri olan Hüsamiye Medresesi’nin büyük bir bölümü bakımsızlıktan ve ilgisizlikten dolayı çöktü. Mehmet Selim Parlakoğlu adlı vatandaş, “Tarihi kentimiz Mardin’in yıkılmaya yüz tutmuş bu nadide eseri, 1100 yıllarının başlarında Hüsamettin Timurtaş tarafından yaptırılmış olan bu mekanda pek kimsenin bilmediği Hüsamiye Medresesi vardır. Ayrıca Mardin’de 3 meçhul sahabeden birisi olan Muhammed Faris Hazretleri de burada yatmaktadır. Bu da pek kimse tarafından bilinmez. Bu bilinmezlik, bu yapılara sahip çıkılmasının en büyük nedenlerinden biridir” dedi.

Medresenin pek bilinmediğini ve keşfedilmeyi beklediğini kaydeden Parlakoğlu, “Birçok medrese bilinirken maalesef Hüsamiye Medresesi hala keşfedilmeyi bekliyor. Ayrıca burada Hüsamettin Timurtaş’ın mezarının da olduğu söylenir. Bu da belgelerle sabittir. Osmanlı kaynaklarından edindiğimiz bilgilere göre, bir de mescit vardır burada. Eskiden hükumet erkanı gelip Cuma namazlarını burada eda ederlermiş” diye konuştu.

“Miraslara sahip çıkılmasını bekliyoruz”

Yaklaşık 30 ay önce hem İl Kültür Turizm Müdürlüğüne hem de Müze Müdürlüğüne başvurduklarını aktaran Parlakoğlu, şunları kaydetti:

“Bu sahipsiz mekanımız kimse tarafından bilinmediğinden gerekli restore işlemlerine başlanmamıştır. Kültür Müdürlüğü ve Müze Müdürlüğüne yaptığımız girişimler maalesef yaklaşık 30 aydır bürokratik engellere takılmıştır. Burada oturan insanlar, bu tarihi mekanın kurtulması için tapularını devlete hibe etmişlerdir. 6 ay önce sağlam olan duvar bile yıkıldı. Bu duvarlar birbirini takip edecek ve bir tarih gözler önünde yok olacak maalesef. Mardin’e tarih ve kültür kenti diyoruz ama bu nadide kültür mekanına sahip çıkamıyoruz. Buranın her tarafı tarih. Medrese eyvanın önünde havuz vardı, ama çocuklar düşmesin diye o havuz toprakla kapatılmış. Bu miraslara sahip çıkılmasını bekliyoruz.”

01:57 dk30 Aralık 2016Internet Haber Merkezi / IHAMardin’de 900 yıllık tarih yok oluyor

Mardin’de bulunan 900 yıllık Hüsamiye Medresesi’nin büyük bir bölümü bakımsızlıktan çöktü. Tarihi ve mimari dokusuyla açık hava müzesi görünümünde olan Mardin’in en eski yapılarından biri olan Hüsamiye Medresesi’nin büyük bir bölümü bakımsızlıktan ve ilgisizlikten dolayı çöktü.

Tarihi yapılar restore ediliyor

 Yozgat Valiliği ile birlikte Yozgat merkez ve Akdağmadeni ilçe belediyesi hazırladıkları projelerle mülkiyeti kamuya ait yapıları restore ettiriyor. Özel mülkiyetteki yapıların restoresine yönelik proje hazırlanmasına ise Kültür ve Turizm Müdürlüğü danışmanlık hizmeti ile destek veriyor.Yozgat il merkezinde kamuya ait tarihi yapılardan Çapanoğlu Büyük Cami, Çarşı Hamamı, Cephanelik gibi yapılarla birlikte 4 konağın restoresi tamamlandı, Askerlik Şubesi, Miralay Şerif Bey Konağı binalarının restorasyonuyla ilgili hazırlıklar tamamlandı, çalışmalara bu yıl başlanacağı bildirildi. Tarihi Yozgat Lisesi binasının ise çevre düzenlemesi çalışması tamamlandı. Akdağmadeni ilçesinde bulunan kamuya ait 12 tarihi binalardan kilise, cami, eski askerlik şubesi, eski PTT binası, eski hapishane gibi yapılar restore ettirildi, diğerlerinin restore ettirilmesine yönelik proje hazırlandı.Yozgat merkez ve ilçelerinde bulunan 60 özel mülkiyetteki sivil mimari yapıların restore edilmesine yönelik çalışmalar da devam ediyor. Bu yapılardan 35’inin restore edilmesine yönelik hazırlanan projeden 14’ünü Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın vermiş olduğu mali destekle restore edildi. Bu yıl ise Şefaatli ilçesindeki bir konağın restoresinin yapılacağı kaydedildi. Özel mülkiyete ait tarihi konak ve evlerin restoresine yönelik proje hazırlanıp, bakanlık tarafından hibe destek verilmesine yönelik bürokratik çalışmalar konusunda Yozgat Müze Müdürlüğü’nde oluşturulan ekip tarafından danışmanlık hizmeti veriliyor. Tarihi konak ve evlerin kişiler tarafından restore edilmesine yönelik hazırlanan projenin maliyetinin yüzde 60 kadarını bakanlık karşılıyor.YAPILARA BELEDİYE TALİPYozgat Belediye Başkanı Kazım Arslan, il merkezindeki tarihi dokunun korunup, gelecek nesillere aktarılmasına yönelik başlatılan çalışmalar kapsamında özel mülkiyetteki yapılara talip olduklarını söyledi. Bazı tarihi konak ve evlerin belediyeye geçtiğini hatırlatan Arslan, bu tarihi yapıların önemli bölümünün Çapanoğlu Büyük Cami çevresinde bulunduğunu hatırlattı. Arslan, “Aşağı Nohutlu Mahallesi’nden başlayıp, Yozgat Müzesi, Karslıoğlu Konağı, Divanlıoğlu Konağı’nı kapsayan bölgede tarihi bir doku var. Buradaki yapıların restore ettirilip, yıkılamayacak durumdaki diğer yeni binalara da dokuya uygun giydirme yaparak, Yozgat’ın eski tarihi görünümünü burada oluşturmayı düşünüyoruz. Bu yönde çalışmalarımız ve özel mülk olan yapıların mirasçılarıyla görüşmelerimiz devam etmektedir” diye konuştu. 

Arkeoloji Müzesi Zeugma’yı geride bırakacak

Hatay Arkeoloji Müzesi teşhir ve tanzim sorumlusu restoratör Celaleddin Küçük, AA muhabirine, kısa süre önce bir bölümü açılan müzeye yoğun ilgi gösterildiğini söyledi.Müzenin, 32 bin metrekaresi kapalı 52 bin 700 metrekare olduğunu ifade eden Küçük, şöyle konuştu:”Müzede, günümüzden 42 bin yıl önce başlayan ve 20. yüzyıla kadar devam eden kronoloji oluşturuldu. Üçağız Mağarası, Tell Kurdu, Tel Tayinat ve Tel Aççana höyüklerinin küçük örnekleri de yer alıyor. Bu çerçevede ziyaretçiler, zaman tüneline girip bütün dönemleri görebiliyor. Sonunda 20. yüzyıla ulaşıyor. Burada insanların eserlerin içine girmesi sağlanıyor. Bunun için bir takım canlandırmalar yapıldı. Ziyaretçi, bu sayede kendini o eserin parçası gibi hissediyor, dokunuyor. Bu anlamda özel bir müze. Müzenin yarısı açıldı. Yaklaşık bin 400 metrekare mozaik sergilenmekte. Mozaiklerin birçoğu ilk defa sergileniyor.”Dünyanın en büyük mozaik müzesinin, 2 bin 462 metrekare mozaik sergilendiği Gaziantep’teki Zeugma Mozaik Müzesi olduğunu hatırlatan Küçük, tamamlandığında yaklaşık 3 bin 500 metrekare mozaiğe ev sahipliği yapacak Hatay Arkeoloji Müzesi’nin dünyanın en büyük mozaik koleksiyonuna sahip olacağını sözlerine ekledi.Hatay’daki Tayinat Höyüğü’nde 2012 yılında Toronto Üniversitesi’nden Prof. Dr. Timothy Harrison başkanlığındaki kazıda bulunan, bir elinde mızrak, diğerinde başak tutan ve milattan sonra 9. yüzyılda Tayinat’ta hüküm süren Kral Suppiluliuma’ya ait 1,5 metrelik heykel de müzede yer alıyor. Sakallı, bukleli saçlı, kollarında özel bileklikler bulunan heykel, müzenin yanı sıra kentin tanıtım yüzleri arasında de yerini alıyor.

KAYNAK : Yenişafak