30 fırtınalı gün

ABD başkanlığına adaylığı gibi seçilmesi de sürpriz olan Donald Trump, dünyanın en güçlü koltuğunda bir ayı tamamladı. Beyaz Saray’daki ilk görev gününe imzaladığı tartışmalı kararnameler ile hızlı başlayan ABD’nin 45. Başkanı, o günden bugüne açıklamaları ve icraatları ile tartışılmaya devam ediyor.

30 fırtınalı gün

ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray’daki koltuğuna oturalı tam bir ay oldu. Trump 30 günlük Beyaz Saray macerasında birçok tartışılacak karara imza attı. ABD’nin yeni başkanı ayrıca, seçim öncesi “iyi ilişkiler” vadettiği Rusya nedeniyle zor zamanlar geçirdi. Kabinesinin Rusya ile ilişkileri medya tarafından mercek altına alınan Trump, ilk otuz günde, Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn’in istifası ile büyük darbe aldı. Trump istifa sonrası, sızıntılara ve medyaya karşı adeta savaş başlattı. Başkan, Rusya sürecine paralel olarak, 7 Müslüman Ülkeye yönelik getirdiği vize yasağı nedeniyle de zor günler geçiriyor. Vize yasağı ülkedeki pekçok mahkeme tarafından iptal edilirken, ABD içinde ve dışındaki gösteriler de hız kesmeden devam ediyor. ABD’de vize yasağı konusunda Yargı’yı aşamayan Beyaz Saray, yasağı daha teknik düzeyde ele alacak bir kararname ile karşı hamle yapmayı planlıyor. ABD Başkanı Trump, kabinesi için seçtiği bakan adaylarının Senato onay sürecinde de zorlanıyor. Senato’daki Cumhuriyetçi kanadın da kimi zaman aday bakanlar aleyhine çalışması, oylamaları bıçak sırtında seyretmesine sebep oluyor. Öyle ki Çalışma Bakanı adayı Andrew Puzder, Senato’da aleyhine oluşan hava nedeniyle, oylamaya girmeden adaylıktan çekildiğini duyurdu. Eğitim Bakanı adayı Betsy DeVos ise Başkan Yardımcısı Mike Pence’in müdahalesi sonucunda onay alabildi. Trump, görevindeki otuz gün boyunca 374 tweet attı. İşte, hem ABD’yi hem Dünya’yı etkileyen ve rüzgar gibi geçen otuz günden satır başları.

Senatoda bıçak sırtı süreç

20 Ocak’ta göreve başlayan Trump’ın kabinesi için aday gösterdiği isimlerin çoğu Senato’da yapılan oylamalarda kılpayı onay alarak görevlerini devraldı.

Adalet Bakanı adayı Jeff Sessions 47 hayır oyuna karşı 52 evet,
Sağlık Bakanı adayı Tom Price 47 hayır oyuna karşı 52 evet,
Hazine Bakanı adayı Steven Mnuchin 48 hayıra karşı 53 evet,
Dışişleri Bakanı adayı Rex Tillerson 43 hayır oyuna 56 evet,
Çevre Koruma Ajansı Başkanlığı’na aday olan Scott Pruitt 46 hayıra 52 evet oyuyla Senato’dan onay aldı.

Telefon trafiği

Başkan Trump, üç Körfez ülkesi (Kuveyt, Katar, Irak) liderleri ile yaptığı telefon görüşmelerinde, İran’ın bölgedeki yıkıcı faaliyetlerini durdurmak için liderlerden işbirliği istedi.

Trump, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de 45 dakikalık bir görüşme yaptı. Görüşmede, iki liderin terörizmin her türüne karşı birlikte mücadeleye devam etme konusundaki kararlılıklarını teyit ettikleri bildirildi. Erdoğan-Trump görüşmesi sonrası, CIA Başkanı Mike Pompeo’nun ilk resmi ziyaretini Türkiye’ye yapması dikkat çekti.

ABD Başkanı, en kötü telefon görüşmesini Avustralya Başbakanı Malcolm Turnbull ile gerçekleştirdi. Yaklaşık 1 saat sürmesi planlanan telefon görüşmesinde, eski Başkan Barack Obama döneminde iki ülke arasında varılan mülteci anlaşması konusunda tartışma çıkınca, Trump, Turnbull’un suratına telefonu kapadı ve görüşme sadece 25 dakika sürdü.

Derin darbe

Trump’ın kabinesinde en çok konuşulan isim ise şüphesiz Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn oldu. Flynn görevinde henüz bir ayı doldurmadan istifa etmek zorunda kaldı. Flynn’in, ABD Başkanı Trump, göreve resmen başlamadan önce Rusya’nın Washington Büyükelçisi Sergey Kislyak ile yaptığı telefon konuşmaları ortaya çıkmıştı. Telefon görüşmeleri mercek altına alınan ve bunların içeriği konusunda Beyaz Saray’ı yanıltmakla suçlanan Flynn, bir mektup yayınlayarak istifa etti.

Medya ile savaş

ABD Başkanı Donald Trump, kabinesine ilişkin sızıntı haberleri sonraası ülkedeki büyük medyaya savaş açtı. Trump, Twitter hesabından yayınladığı mesajda, “Yalancı medya benim değil, ABD halkının düşmanı” dedi. ABD Başkanı’nın ‘yalancı medya’ tanımına ise 5 medya kuruluşu giriyor: New York Times, NBC, ABC, CBS ve en büyük medya devlerinden CNN.

Füze denemeleri

Trump’ın göreve başlamasından sonra iki ülke balistik füze denemesi yaptı. İlk olarak İran, Ocak ayının sonunda orta menzilli balistik füze denemesi gerçekleştirdi. Füze denemesine karşı Trump, İran’ın “ateşle oynadığını” belirtti. Şubat ayının ortalarında ise bu sefer Kuzey Kore, Japonya Başbakanı Şinzo Abe Washington’dayken bir balistik füze denemesi yaptı. Trump, Kuzey Kore’ye karşı yüzde yüz Japonya’nın yanında olduğunu açıkladı.

Tek Çin’e geri dönüşKampanya döneminde ve başkanlık koltuğuna oturduktan sonra birçok kez ABD ile Çin arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin yapısından rahatsız olduğunu ifade eden Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yaptığı telefon görüşmesiyle söylem değiştirdi ve “Tek Çin Politikası”na bağlı kalacağını açıkladı. Başkanlık seçimi döneminde “Tek Çin politikası”, Güney Çin Denizi ve Tayvan meselesi gibi Çin’in hassas olduğu konularda bu ülkeye yönelik suçlayıcı açıklamalar yapan Trump’ın söylemlerine ilişkin Pekin yönetimi “kaygı duyulduğunu” bildirmişti.Rusya ile Kırım gerginliğiSeçim sürecinde, ABD’nin klasik Rusya politikası dışında açıklamalar yapan Trump, resmi olarak göreve başlamasından sonra, ilgili söyleminden uzaklaşarak, Obama döneminde gelişen Rusya politikasına dönüş yaptı. Trump yönetimi, Rusya’nın Kırım’ı ilhakı sona ermeden, ülkeye yönelik yaptırımların kaldırılmayacağını belirtirken, Ukrayna’ya tam destek verdi.Vize yasağı yargıya çarptı

Başkan Trump’ın, Müslüman 7 ülke vatandaşlarına 3 ay boyunca vize yasağı getiren kararnamesi yargıdan geri döndü. 29 Ocak Pazar günü, New York federal yargıcı söz konusu kişilerin sınır dışı edilme sürecini durdurdu. New York’tan sonra California, Virgina, Washington, Massachusetts eyaletlerindeki federal mahkemeler de benzer bir karar aldı. 30 Ocak’ta, Washington Başsavcısı Robert Ferguson ve Minnesota eyaleti Başsavcısı Lory Swanson da kararname hakkında suç duyurusunda bulunarak kararnamenin askıya alınmasını istedi. Aynı gün, 16 eyaletin başsavcısı başkanlık kararnamesini kınayan ortak bir bildiri yayımladı. 3 Şubat Cumartesi günü ise başkent Washington Federal Yargıcı James Robart, kararnamenin uygulamasının ülke genelinde durdurulmasına karar verdi. ABD Adalet Bakanlığı aynı gün San Francisco’daki Temyiz Mahkemesi 9. Dairesine Yargıç Robart’ın kararını temyiz etti. Ancak çok kısa süre sonra temyiz mahkemesi bakanlığın başvurusunu reddetti.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ